Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 818 sayılı Borçlar Yasası'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve manevi giderim istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 28/02/2012 gün ve 2011/675-2012/3051 sayılı ilamıyla düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, usulsüz kredi kullandırılması nedenine dayalı tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 28/02/2012 gün ve 2011/675-2012/3051 Esas-Karar sayılı ilamı ile; hüküm altına alınan tazminat tutarına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi istenilmiş iken olay tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olmasının doğru olmadığı gerekçesi ile düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasında Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, trafik kazası nedeniyle, destekten yoksun kalma tazminatının dava dışı sürücünün sigortacısından poliçe bedeli oranında tahsili istemine ilişkindir. ...Sulh Hukuk Mahkemesince, 24/01/2012 tarihli bilirkişi raporuna göre tazminat miktarının 75.045,21-TL olarak hesaplandığı, alacak miktarının tamamının çekişmeli olması nedeniyle belirlenen miktarın görev sınırının üzerinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın alacağın son kısmına ilişkin olduğu ve görevin belirlenmesinde bu kısma bakılacağını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 1086 sayılı HUMK.'...

        DAVANIN KONUSU : Alacak, Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 14.10.2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 14.10.2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat istemlerine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı yanca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı tarafça eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve tazminat istemli davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar karşı davılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ise de, dosyanın incelenmesinde istinaf başvuru ve karar harcının yatırılmadığı anlaşılmıştır. İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak, tazminat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak ve tazminat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağı ve hor kullanma tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesi ile kira alacağı ve hor kullanma tazminatının tahsilini talep etmiş,davalı vekili, davalının yerleşim yerinin Kadıköy olduğunu ve kira sözleşmesi ile ... Mahkemelerinin yetkilendirildiğini belirterek yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili (...) ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Taraflar arasında 01/05/2009 başlangıç tarihli, onbeş yıl süreli yazılı kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....

            Maddesinin "Kanun sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır" hükmü de kanunun ruhunun uygulamada dikkate alınması gerektiğini belirtmektedir. Kanun metninin kaleme alınış şekli itibarı ile anlatım ve ifade yerleşiminin tam olmadığı görülse de “konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” dava açılmadan önce denilmek sureti ile kriter olarak alacak ve tazminat talebi öngörülmüştür. Kanun alacak ve tazminat davası ibaresini bilinçli olarak tercih etmemiş bu tür taleplere ait dava türü ayırt etmeksizin arabuluculuğa başvurmayı dava şartı olarak düzenlemiştir. Gerekçeden ve metinden sadece alacak ve tazminat istemli davaların dava şartı arabuluculuk dava şartına bağlandığı sonuç çıkmamakta, alacak ve tazminat istemleri hakkındaki açılacak tüm davaların arabulucuk dava şartına bağlı olduğunun hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Eda davası veya tespit davası ayrımı arabulucuğa ilişkin anılan düzenlemede yer almamaktadır. İİK.'...

              tazminat isteklerini alacak olarak nitelemesini ve bunun da hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, sonuç olarak yerel mahkemenin iş bu tümden red kararının usul ve yasaya aykırı olup ortadan kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının verdiği zarardan dolayı müvekkilinin açtığı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100 TL maddi, 4.000 TL manevi tazminat ödenmesinin hüküm altına alındığı ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini iddia ederek saklı tutulan 6.160 TL maddi tazminatın 17.10.2003 tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, ... 2....

                Anılan maddenin gerekçesinde, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde belirtilen davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurma zorunluluğu getirilerek bu uyuşmazlıkların temelinden, çok daha kısa süre içinde, daha az masrafla ve tarafların iradelerine uygun bir şekilde çözülmesinin amaçlandığı belirtilmiştir. Madde metninde "...konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında..." denilmek suretiyle, talep sonucu eda istemi niteliğinde olan, alacak ve tazminatın ödenmesine ilişkin ticari davalarda, davadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak belirlendiği anlaşılmaktadır....

                  Anılan madde fıkrasında, karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacının, iddianın genişletilmesi yasağına tâbi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabileceği hüküm altına alınmış, madde gerekçesinde de "karşı tarafın verdiği bilgiler ve sunduğu delillerle ya da delillerin incelenmesi ve tahkikat işlemleri sonucu ---------- belirlenebilme hali açıklanmıştır. Davacının alacağının miktar veya değerini belirleyebilmesi için elinde bulunması gerekli bilgi ve belgelere sahip olmaması ve bu belgelere dava açma hazırlığı döneminde ulaşmasının da -------- mümkün olmaması ve dolayısıyla alacağın miktarının belirlenmesinin karşı tarafın elinde bulunan bilgi ve belgelerin sunulmasıyla mümkün hale geleceği durumlarda alacak belirsiz kabul edilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu