Davacı, davalı yükleniciden satın aldığı bağımsız bölümdeki gizli ayıplar nedeniyle HMK 107 kapsamında taşınmaz bedelinde indirim miktarı olarak ileride arttırmak üzere 20.000,00 TL nin tahsili ile ayıplı mal satışından kaynaklı maddi zararlarının tazmini için 20.000,00 TL maddi tazminatın tazmini istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davacının belirsiz alacak davası olarak talep ettiği miktarın talep tarihi itibariyle tüketici hakem heyetlerinin zorunlu görev sınırı dahilinde bir değer göstermiş olduğundan bahisle öncelikle tüketici hakem heyetine başvurması gerektiği gerekçeleriyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Davacının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, Tüketici gerek dava açarken (HMK m.119/1- d) gerekse tüketici hakem heyetlerine başvururken (Yön. m.22) talep sonucunun değerini göstermek zorundadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım, alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım, alacak istemlerine ilişkindir....
Mahkemece, ''Yapılan yargılama, toplanan deliller tarafların iddia ve savunmaları ve tüm dosya kapsamı kapsamı değerlendirildiğinde, davacı taraf davaya konu taşınmazın satışı konusunda davalıya vekalet verdiği, ancak söz konusu taşınmaz satışından doğan satış bedelini davacıya ödenmediği iddia olunmuştur. Burada davacıya taşınmaz satış bedelinin ödendiğini ispat yükü davalı taraf üzerindedir. Davalı ise süresinde davaya cevap dilekçesi sunmamıştır. Süresinden sonra davalı vekilince dosyaya sunulan davacının imzaladığı belgede ise borcu olmadığını yazılı olduğunun görüldüğü, davacıya bu husus sorulduğunda, neye imza attığını bilmediğini ve zaten davaya konu ettiği taşınmaz satışı bedelinin ödenmediğine ilişkin savcılıkta suç duyusunda bulunduğunu belirttiği, Ankara C. Başsavcılığına davacı tarafından verilen şikayet dilekçesinde de dava dışı Ahmet Hamdi ÜÇER'in söz konusu taşınmazın satışından kaynaklı parasını ödemediği ve dolayısıyla suç duyusunda bulunulduğu görülmüştür....
ESAS SAYILI TAKİP DOSYASINA VAKİ İTİRAZLARININ, Ticari Kredi Kartından kaynaklı 196.834,27 TL asıl alacak, 5.173,66 TL işlemiş akdi faiz, 3.476,17 TL işlemiş temerrüt faizi, Taksitli Destek Kredisinden kaynaklı 101.112,05 TL asıl alacak, 1.167,84 TL işlemiş akdi faiz, 1.631,27 TL işlemiş temerrüt faizi, ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2020/596 Esas KARAR NO:2022/529 DAVA:Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) DAVA TARİHİ:02/11/2020 KARAR TARİHİ:17/05/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında davaya konu taşınmazın satışı konusunda öncelikle sözlü olarak anlaşma sağlandığını, sonrasında bu satış işlemine ilişkin bir protokol imzalandığını ve satış bedelinin %5'ine tekabül eden 65.500,00-TL'nin teminat olarak kararlaştırıldığını, bunun üzerine teminatın müvekkili tarafından ödendiğini, anlaşma sonrasında davalının yanıltıcı bilgilerde bulunduğunun anlaşıldığını ve bu nedenle müvekkili tarafından satın alma işleminden vazgeçildiğin, vazgeçme sonrası teminatın iadesinin talep edilmesine rağmen iade edilmediğini belirterek davanın kabulü ile 65.000,00-TL teminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet...
SAVUNMA : Davalı cevap dilekçeside özetle; dava konusu alacak üzerinden harç alınması gerektiğini, alacak tutarının kesin ve net olduğundan davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının beyanlarının gereçeği yansıtmadığını, dava konusu taşınmazın kendi mülkiyetinde olmadığını, taşınmazın maliki olmadığı gibi satışında veya başka bir işleminde herhangi bir ilişkisinin olmadığını, mülkiyetinde bulunmayan eşyanın satışının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının tarafına verdiği paranın kendisinden aldığı ziynet eşyaları karşılığında verdiğini, taşınmaz bedeli olmadığını, alacak verecek üzerinden 12 yıl geçtiğini, alacağın 10 yıllık zamanaşımı süresini geçirdiğini, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir....
SAVUNMA : Davalı cevap dilekçeside özetle; dava konusu alacak üzerinden harç alınması gerektiğini, alacak tutarının kesin ve net olduğundan davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının beyanlarının gereçeği yansıtmadığını, dava konusu taşınmazın kendi mülkiyetinde olmadığını, taşınmazın maliki olmadığı gibi satışında veya başka bir işleminde herhangi bir ilişkisinin olmadığını, mülkiyetinde bulunmayan eşyanın satışının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının tarafına verdiği paranın kendisinden aldığı ziynet eşyaları karşılığında verdiğini, taşınmaz bedeli olmadığını, alacak verecek üzerinden 12 yıl geçtiğini, alacağın 10 yıllık zamanaşımı süresini geçirdiğini, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/745 Esas KARAR NO : 2023/579 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 16/08/2022 KARAR TARİHİ : 30/05/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, İstanbul İli, ... İlçesi, ... ada, ...parselde bulunan .... Outletteki A1/Blok, 10....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı asıl borçlunun davalı bankadan kullandığı tüketici kredisine kefil olduğunu, borcun ödendiğini, davalı bankanın keşide ettiği ihtarname ile kredili mevduat hesabından kaynaklı alacak ve iade edilmeyen çekler nedeniyle alacak talebinde bulunduğunu belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iade edilmeyen çekler nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığını, kredili mevduat hesabından kaynaklı alacak yönünden kefil olarak imzaladığı genel kredi sözleşmesi gereği sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/675 Esas KARAR NO : 2021/991 DAVA : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 01/10/2021 KARAR TARİHİ : 09/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkilnin davalıların oluşturduğu ---- ortaklıktan ----------- Sözleşmesi ile --- nolu bağımsız bölümü satın aldığını, sözleşmenin 13. maddesine göre bağımsız bölümün teslim tarihinin sözleşmenin imzalanma tarihinden itibaren 36 ay olduğunu, sözleşmenin tarafları arasında ------ imzalandığından taşınmazın müvekkile ------tarihinde teslim edilmesi gerekirken ekli teslim tutanağından görüleceği üzere gecikmeden kaynaklı kira hakları saklı kalmak kaydı ile ihtirazi kayıtla 21.04.2021 tarihinde teslim alındığını, teslim alınan taşınmazın müvekkil tarafından kiraya verildiğini, --- 03.09.2021 tarihinde uzlaşmazlıkla sonuçlandığını, arabuluculuktan...