Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL VE ALACAK Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanın kız evlatlarından mal kaçırmak amacıyla 126 ada 3 ve 127 ada 1 parsel sayılı taşınmazları, davalı oğlu ....ile kendisinden sonra ölen oğlu.... devrettiğini, ...ın ölümüyle payının, murisin gelini ve torunu olan diğer davalılara intikal ettiğini, miras bırakanın ölümüne yakın taşınmazların dava dışı ..., ölümünü müteakip ise davalı ...’e temlik edildiğini, satış işlemlerinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, pay oranında iptal tescil olmadığı taktirde bedelinin tespiti ile şimdilik 10.000.-TL’nin davalılardan tahsilini istemişler, aşamada davalarına alacak davası olarak devam ettiklerini bildirmişler, harçlandırılmış ıslah dilekçeleriyle ise 237.293.-TL’ye artırdıkları bedelin sadece yasal mirasçılardan tahsili isteğinde bulunmuşlardır. Davalılar, taşınmazların gerçek bedelleriyle alındığını muvazaa olgusunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır....

    Bu durumda mahkemece davalı alacağının davacı alacağından daha önce doğduğu ve sonraki alacak bakımından muvazaa yaratılamayacağı düşünülmeden, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir. SONUÇ:Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Üçüncü kişiler muvazaa nedeniyle hakları halele uğratıldığı takdirde haksız fiil sorumluluğuna dayanarak muvazaalı hukuki işlemi yapan taraftan zararının tazminini isteyebilir. Haksız fiil işleyen kimse uygun illiyet bağı çerçevesine giren bütün zararlardan sorumludur. Ayrıca muvazaa sebebiyle akdin hükümsüzlüğünün ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması sayılan hallerde muvazaa ileri sürülemez. Ancak muvazalı hukuki muameleyi yapan tarafların muvazaayı birbirine karşı ileri sürmeleri mümkündür. Gerek asıl-alt işveren ilişkisi bulunması ve gerekse muvazaalı ilişki bulunması hallerinde üniversite dışında diğer davalının da 4857 sayılı Kanunun 2.maddesi doğrultusunda sorumluluğunun bulunduğu gözetilmeden sadece üniversite aleyhine hüküm kurulması hatalı olup bu durum kararı temyiz eden davalı Üniversitenin de hak alanını ilgilendirdiğinden bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, 25.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava ve birleşen dava muvazaa nedenli tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, karar Asıl dava ve birleşen dava davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince ; dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemi olarak kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, maddi vakıayı bildimek taraflara hukuki nitelendirme yaparak, olay çözümlemek hakime aittir. İddianın içeriğinden ve ileri sürülüş biçiminden davanın, muris muvazaası ve murisin taraf muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil istemi olduğu anlaşılmaktadır. A- Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür....

        Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesinin önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....

          E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından harç ve vekalet ücreti yönünden istinaf edilmiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki davacı vekilinin sözlü ve yazılı açıklamalarına göre dava niteliği itibari ile TBK'nun 19. Maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öteye gitmemektedir. İİK'nun 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....

          Değerlendirme/ Gerekçe: Uyuşmazlık, davacının muvazaa nedenli fark kıdem tazminatı alacağı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava tarihi 7036 sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 01/01/2018 sonrasına ilişkindir. Zorunlu arabulucuya başvuru dava şartının mevcut olduğu anlaşılmıştır. Daha önce aynı taraflar arasında görülen Zonguldak 2. İş Mahkemesinin 2015/782 Esas, 2015/863 Karar sayılı dosyasında, taraflar aynıdır. Davacı işçi asıl işveren- alt işveren ilişkisine dayanarak ve iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı talep etmiş mahkemece davalılar arasında asıl/ alt işveren ilişkisi bulunduğu kabul edilerek kıdem tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 18/07/2022 tarih 2022/29 Esas sayılı ara kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)İSTEMİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Türk Borçlar Kanunun 19 maddesinde belirtilen muvazaa iddiasına dayalı olarak davalılardan T10 ile diğer davalılar arasında gerçekleşen taşınmaz satışlarının iptali ile davalı T10 adına tapuda tescilini talep etmiş olup, muvazaa iddiasına dayanak olarak ise davalı T10 ile Menemen Aile Mahkemesinde görülmekte olan Boşanma( 2020/34 XX 230/1142 K) ve Mal Rejimi (2020/800 Esas) davalarını göstermiştir....

          Sayılı ilamı ile kesinleşmiş olmakla) 3-Davacının talebi ile bağlı kalınarak 2918 sayılı yasanın 98. maddesi kapsamında kalan 2.092,23 TL ilaç ve hastane gideri nedenli zararına bağlı maddi tazminatın 1.100,00 TL'sinin olay tarihi olan 14.12.2006 tarihinden, 992,23 TL'sinin ıslah tarihi olan 08.06.2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte dahili davalı ... ve davalı ...'tan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 4-Davacının 4.100,00 TL araç hasar nedenli zararına bağlı maddi tazminatın olay tarihi olan 14.12.2006 tarihinden -davalı ... şirketi açısından dava tarihi olan 18.12.2006 tarihinden- itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine (davalı şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğuna), fazlaya ilişkin talebin reddine, (Yargıtay 17. HD.'nin 2015/2847 E., 2015/8414 K....

            Şti. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 13/04/2012 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeniyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 24/10/2013 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, muvazaa nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu