Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, üzerine düşen edimleri yerine getirmesine karşın ... Taksicileri Çalışma Grupları Belgesinde müvekkilinin adının olmadığını gördüğünü, yaptığı incelemede sehven kooperatif hisse devri başlığı atılan belge ile durak hakkını devretmiş olması nedeniyle kooperatif ortaklığının sona erdiğini öğrendiğini, sözleşmede açık şekilde satıma konu durak hattı öncesinde müvekkilinin sahibi olduğu kooperatif hissesini değil durak hattını devrettiği belirtildiğini ileri sürerek, davacının davalı kooperatifin ortağı olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Dosyada mevcut tarihsiz kooperatif yazısında, davacının kooperatif üyesi olduğunun açıkça belirtildiği, ortaklığının kooperatif tarafından kabul edildiği, davacının ihraç veya istifa yolu ile üyeliği sona erdirilmediği, üyeliğinin sona erdiğine dair bir iddia da ileri sürülmediğine göre, davacının, yatırmış olduğu aidatların iadesini ortaklık devam ettiği sürece kooperatif ya da eski yönetim kurulu üyelerinden talep edemeyeceği, henüz zarar doğmadığından, davanın erken açıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi gerekirken ,aynı sonuca yazılı gerekçelerle varılması isabetsiz ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK'nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçe ile onanması gerekmiştir....

      Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ...'in ortağı bulunduğu .......6. kat 45 nolu daireyi alacakları karşılığı devraldığını, devir işleminin kooperatif yetkililerinin huzurunda yapıldığını, devir sonrasında kooperatif yetkilileri olan davalıların peşin satış üyesi olduğuna dair bir belge düzenleyerek verdiklerin, bu yazıda herhangi bir borcunun bulunmadığının belirtildiğini, ayrıca ortaklık senedi düzenlenerek verildiğini, ancak müvekkilinin hiçbir genel kurula çağrılmadığını ve toplantı hazirun cetvellerinde de adının bulunmadığını ileri sürerek, davalı kooperatife üye olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili ve davalı kooperatif temsilcileri, davanın reddini istemişlerdir....

        Mahkemece taraflar arasında takibe konu 15.05.2000 tanzim tarihli 7.000.00 YTL bedelli senet düzenlendiği, bu senet borcunun 10.06.2004 tarihli “protokol” çerçevesinde davacıya ait kooperatif üyeliğinin devri ile sona ereceğinin kararlaştırıldığı, kooperatif hisse devrinin protokol çerçevesinde ismi belirlenen dava dışı ... ... ...’a devrinin yapıldığı, borcun sona erdiği gerekçesiyle davanın kabulüne, icra dosyasına dayanak 15.05.2002 tanzim, 15.06.2002 vade tarihli 7.000.00 YTL bedelli bonodan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, %40 icra inkar tazminatının davacı yararına hüküm altına alınmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

          KOOPERATİF ÜYELİĞİNİN SONA ERMESİ 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 84 ] 1163 S....

            maddelerine uygun şekilde tebliğ edilmediği, Almanya'da yaşaması sebebiyle kooperatif ile uzun süre temas kurmasının davacı aleyhine yorumlanamayacağı gerekçeleriyle, davanın kabulüne ve davacının ortak olduğunun tespitine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ihraç kararının iptali ve üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir. Aidat yükümlülüğü bulunan bir kooperatifte ortağın uzun süre kooperatife uğramaması, aidat borcunun bulunup bulunmadığını takip etmemesi halinde üyeliğinin sona erdiğini ortağın zımnen kabul ettiği, diğer anlatımla üyelik haklarından zımnen vazgeçtiğini benimsediği, eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı ve böyle bir davacının açtığı davanın TMK'nun 2. maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı düştüğü ilke olarak kabul edilmelidir. Somut olayda, dava 20.11.2007 tarihinde açılmış olup davacının yurtdışından dönüşünde 03.11.1999 tarihinde ihraç edildiğini öğrendiği hususu dava dilekçesinde ileri sürülmüştür....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde kanun yararına bozma talep eden ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, davalı kooperatif bünyesindeki taşınmazı üzerinde ipotek tesis edilmesi sebebiyle cebri icra yoluyla Finansbank A.Ş.’ye satıldığını, daha sonra ... isimli şahsa devredildiğini, bunun üzerine kooperatif üyeliğini devretmemesine rağmen üyeliğinin 07.04.2015 tarihli 12 sayılı yönetim kurulu kararı ile ... isimli şahsa devrolunduğunu, alınan yönetim kurulu kararının ana sözleşmeye aykırı olduğunu ileri sürerek, 07.04.2015 tarihli 12 sayılı yönetim kurulu kararının iptali ile kooperatif üyeliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                İzah edilen nedenle mahkememizce davanın kabul nedeni ile kabulüne, davacı aleyhinde davalı Kooperatif Yönetim Kurulu'nun ... tarihli ... karar sayılı ortaklıktan ihraç kararının iptaline karar verilmiş; usul ekonomisi ilkesi gereği ihtarname içeriğindeki borcun miktarı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır. Zira Kayseri ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı davasında, davacı kooperatif, kooperatif üyeliğinden kaynaklı alacakların tahsili için dava açmış olup, söz konusu dosyada bilirkişi raporu alınacak, üyenin kooperatife borcunun olup olmayacağı belirsiz kalmayacaktır. İzah edilen nedenle davanın kabul nedeni ile kabulüne, davacı aleyhinde davalı Kooperatif Yönetim Kurulu'nun ... tarihli ......

                  Davalı ... vekili, kooperatif üyeliğine ait hissesini 03/03/2006 tarihli sözleşme davacıdan devir aldığını, daha sonra bu hisseyi 05/01/2008 tarihli sözleşme ile davacıya sattığını, üyeliğin devri için kooperatife yapılan başvurularının sonuçsuz kaldığını savunarak, 05/01/2008 tarihinde yapmış olduğu kooperatif üyeliğinin devrinin kabulüne, kooperatif üyeliğinin davacıya devredilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının 05.01.2008 tarihi itibariyle kooperatifteki üyeliğinin tespiti talebinde bulunmasına rağmen....Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/360 sayılı dava dosyasında davalı ...'ın dava konusu hisse için kooperatif ortaklığının devam ettiğinin anlaşılması ve davacının bilirkişi incelemesi yapılması yönündeki ara karardan rücu edilmesini talep etmesi karşısında davasını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....

                    in devredilebilir ortaklık hakkına sahip olmadığı devredilebilir bir kooperatif hissesi olmadığı ve dolayısıyla yapılan işlemin ortaklık devri olarak kabul edilmesi ve bu yolla davacının ortaklık hakkı sağlanmasının mümkün olmadığından, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak yapılan satışın, taraflara hak ve borç doğurmayacağından davanın reddine karar verilmiştir. Davacının alacak talebi yönünden yapılan değerlendirmede alacak haklarının nisbiliği ilkesi gereğince alacak hakkının ancak hukuki ilişkinin tarafları arasında ileri sürülebileceği, kural olarak borç ilişkinin dışında bir başka gerçek ya da tüzel kişiye karşı borç ilişkisinden doğan alacak hakkının ileri sürülemeyeceği dava dışı ... ile adi yazılı düzenlenmiş 17/06/2014 günlü sözleşme başlıklı belge gereği dava dışı şahsa yönelik talepte bulunabileceği, davalı kooperatife yönelik kabul edilmiş kooperatif üyeliği bulunmadığı bu kapsamda üyelik hakkından kaynaklı alacak talebi de doğmadığından davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu