Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında kooperatif üyeliğinin devrine dair sözleşme imzalanmış olup, uyuşmazlık bu sözleşmeden kaynaklanan alacak için başlatılan takip nedeniyle borçlu bulunulmadığının tesbiti istemine ilişkindir.Davanın bu niteliğine göre; inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir.Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanını Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesine, 10.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifçe ihraç edildiğini, bu kararın yok hükmünde olduğunu, kooperatif yetkilisi olarak hareket eden ...'ın hisse ve üyeliğini devretmesi nedeniyle kooperatif üyeliğinin düştüğü gibi, yöneticilik sıfatının da sona erdiğini, bu nedenle tasarruflarının ve altına imzasını attığı tüm kararların hukuken yok hükmünde olduğunu, 20.06.2009 tarihinde yapılan genel kuruldan müvekkil ve diğer üyelerin haberdar olamadıklarını, 17.07.2009 tarihli ve 28 nolu kararının da olağanüstü toplantı şartları oluşmadan yapıldığını, ...'nın yönetim kurulu üyesi olmadığını, yine kararda yönetim kurulu üyesi olarak adı geçen...'nın da usulüne uygun yetkilendirilmiş yönetim kurulu üyesi olmadığını, müvekkiline hisse devirlerinin bizzat kooperatif yönetim kurulu başkanı... tarafından yapıldığını, hisse devirleri yapılırken tapu alınıncaya kadar kooperatif giderlerinin ...'...

      -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifçe ihraç edildiğini, bu kararın yok hükmünde olduğunu, kooperatif yetkilisi olarak hareket eden ...'ın hisse ve üyeliğini devretmesi nedeniyle kooperatif üyeliğinin düştüğü gibi, yöneticilik sıfatının da sona erdiğini, bu nedenle tasarruflarının ve altına imzasını attığı tüm kararların hukuken yok hükmünde olduğunu, 20.06.2009 tarihinde yapılan genel kuruldan müvekkil ve diğer üyelerin haberdar olamadıklarını, 17.07.2009 tarihli ve 28 nolu kararının da olağanüstü toplantı şartları oluşmadan yapıldığını, ...'nın yönetim kurulu olmadığını, yine kararda yönetim kurulu üyesi olarak adı geçen ...'nın da usulüne uygun yetkilendirilmiş yönetim kurulu üyesi olmadığını, müvekkiline hisse devirlerinin bizzat kooperatif yönetim kurulu başkanı ... tarafından yapıldığını, hisse devirleri yapılırken tapu alınıncaya kadar kooperatif giderlerinin ...'...

        Bu hükümler karşısında Cumhurbaşkanlığına seçilen Başbakanın Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği ile birlikte Başbakanlık görevi de kendiliğinden sona erecektir. Başbakanlık görevinin kendiliğinden sona ermesi Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinin sona ermesinin tabii bir sonucu olup bu konuda açık bir hükmün aranmasına da gerek bulunmamaktadır....

          Davalı tarafından, kooperatif üyeliğinin 2008 yılında dava dışı ... ... devredildiği, bu hususun davacı kooperatife bildirildiği, bu nedenle, devir tarihinden sonraki aidat borcundan sorumlu olmadığı savunulmuştur. Davalı tarafından, Beyoğlu 37.Noterliği'nce düzenlenen 11/08/2014 tarih, ... yevmiye nolu ihtarname ile, kooperatifte bulunan 2 nolu bağımsız bölüme ilişkin kooperatif payının 21/12/2006 tarihinde devredildiği, kooperatife herhangi bir aidat borcunun bulunmadığı belirtilerek, pay devrine ilişkin resmi işlemlerin yapılması davacı kooperatife ihtaren bildirilmiş ve ihtarname 28/08/2014 tarihinde kooperatif başkanına tebliğ edilmiştir. Uyuşmazlığa esas teşkil eden 2 nolu daireden kaynaklanan üyeliğin dava dışı ... ... 'a devrinin kabulüne dair bir karar bulunmadığı bilirkişi raporu ile sabittir....

            Noterliğinin 22.05.2017 tarihli ve 18253 yevmiye no.lu hisse devir sözleşmesi ile devraldığını, müvekkilinin kooperatif üyeliğinin işlenmesini noter yolu ile davalı kooperatife bildirdiğini, davalı kooperatif yönetiminin 14.06.2017 tarihli ve 648 no.lu kararı ile devreden üyenin devir tarihi itibariyle alacak-borç ilişkisi konusunda mutabakat olmadığından, devreden üyenin kooperatife müracaatı ile mutabakat sağlanmasını müteakiben taleplerin değerlendirileceğinin bildirildiğini, davalının üye kaydını yapmaması üzerine işbu davanın açıldığını ileri sürerek müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : İlk derece mahkemesi'nce "...Dava tarihi olan 14.07.2014 tarihinde davacının kooperatif üyesi olduğu, dava sırasında davacının kooperatif üyeliğinden istifa ettiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. Taraflar kooperatif üyeliğinden istifa eden davacının genel kurulun iptali istemiyle açılan davaya devam edip edemeyeceği konusunda uyuşmazlık vardır. Her şeyden önce davacının kooperatif üyeliğinin istifa ve bu istifanın 26.07.2016 günlü yönetim kurulu kararı ile kabul edilmekle davacının kooperatif üyeliğinin sona erdiği açık olup, dava sırasında üyeliğinin sona erdiğini davacıda kabul etmektedir. Davacı dava açtığı tarihte üye olduğunu, dava şartının yerine geldiğini, daha sonra üyelikten istifa etmekle bu sıfatının sona ermeyeceğini iddia etmektedir. Ne var ki, genel kurulun iptali istemli davayı kimlerin açabileceğini Kooperatifler Kanunun 53. Maddesinde sayılmıştır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  ın davalı kooperatif ile iletişime geçtiği, irtibatının devam ettiği ya da aidat ödemesi yaptığı yönünde dosya kapsamında herhangi bir bilgi, belge veya tespitin bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacılar, murisleri ...'ın kooperatif üyesi olduğu, mevcut üyeliğinin ölümü ile kendilerine geçtiğini iddia ederek, delil olarak kooperatif üyelik kayıt belgesi ile üyelik aidat ödeme makbuzu sunarak, murislerinin davalı kooperatif üyelik kaydının davalı olduğunu, sunulan 3 adet ödeme makbuzunun da üyelik aidatı ödeme belgesi olduğunu iddia ederek,üyeliğin miras intikali yoluyla kendileri adına tespitini talep etmişler ise de, davacılar murisleri ...'ın kooperatif üyeliğini ispat edemedikleri gibi, her ne kadar savunmanın genişletilmesi yasağına aykırı olarak yargılama aşamasında toplanan delillere göre ortaklığın murislerine murisin babası ...'dan intikal ettiğini, bu intikal nedeniyle de üyeliklerinin tespiti gerektiğini belirtmişler ise de, davacıların murisleri ...'ın babası ...'...

                    - K A R A R - Davacı vekili, davacı müvekkilinin davalı kooperatifte denetim kurulu üyesiyken haksız olarak kurul üyeliğinden çıkarıldığını öne sürerek kooperatif tarafından alınan 10.02.2016 tarihli yönetim kurulu kararının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının kooperatif üyelerinin borcuna kefil olduğunu ve borçların ödenmediğini, ana sözleşmenin 52.maddesi uyarınca denetim kurulu üyeliğinin münfesih olduğunu öne sürerek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının denetim kurulu üyeliğinin herhangi bir ihtar, ihbar yapılmaksızın sona erdirildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu