"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye-Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağı ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Sözleşmede aylık kira 900,00 TL olup, her ay peşin ödeneceği ve özel şartlar 8.maddesinde “kira dönemi sonunda akit yenilendiğinde yeni dönem kira artış oranı yıllık enflasyon oranı kadar artırılacağı” kararlaştırılmıştır. Kira bedeli artırımına ilişkin bu düzenleme Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre belirli ve muayyen olmadığından kira artırım oranının belirgin olduğu kabul edilemez. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 01.08.2010 ve 01.08.2011 tarihlerinde başlayan yeni dönemde kira miktarının ne kadar olduğu noktasındadır. Sözleşme hükümlerine göre kira bedelinin artırımının belirli ve muayyen olmadığına, davacı tarafından da söz konusu yeni dönemlere ilişkin kira tespit davası da açılmadığına göre aylık kiranın 900,00 TL olduğu kabul edilerek sonuca gidilmesi gerekirken ortada belirli ve muayyen bir artış oranı varmışçasına yeni dönem kiralarının endeks uygulanmak suretiyle belirlenmesi ve bulunan bu miktara göre hüküm kurulması doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
ödenmediğine yönelik bir iddia bulunmadığı, davacı taraf davalı ile kiraya veren arasında başka bir alacak ilişkisi bulunduğunu iddia etmediğinden "kira alacağı" açıklaması bulunmaksızın yapılan ödemelerin de kira borcunun ödenmesine ilişkin olduğunun değerlendirildiği, davalı kiralayanın takip tarihi itibariyle kira borcu bulunmadığı gerekçesi ile davacının itirazın kaldırılması, tahliye, icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tahliye, alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, temerrüt sebebiyle kiralananın tahliyesi ile 18000 TL kira alacağının tahsiline ilişkindir. Mahkemece, tahliye davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, kira alacağı ispatlanamadığından alacak davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının mesken vasıflı taşınmazında 2005 yılından beri kiracı olduğunu, ihtar tebliğine rağmen 2005 yılı ağustos ayından 2010 yılı ağustos ayına kadar aylık 300 TL'den toplam 18000 TL kira borcunu ödemediğini, bu sebeple de davalının temerrüde düştüğünü ileri sürerek kiralanandan tahliyesini ve kira alacağının tahsilini talep etmiştir....
Mahkemece, taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi olmadığı, TBK'nun 310.maddesi uyarınca yeni malikin, kira sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülükler bakımından kiracının temerrüdünü sağlayabilmesi bakımından satın almayı öncelikle kiracıya bildirmesi, kira bedelinin kendisine ödenmesi noktasında yazılı ihbarnamede bulunması, bu ihbara rağmen kira bedeli ödenmediği takdirde yazılı ihtarname çekmek ve konut ve çatılı işyeri kiraları bakımından yasal süre olan 30 günlük süre vermesi ve bu süre sonunda kira bedelinin ödenmemesi koşullarının sağlanması gerektiği, davacının bu koşulu yerine getirmediği, davalılar tarafından kabul edilen 1.250,00 TL üzerinden 2 aylık kira bedelinin icra dosyasına yatırılmış olup, davalıların kabulü itibari ile 01.05.2014 tarihi ile taşınmazın tahliye edildiği 30.06.2014 tarihleri arasında toplam işleyen kira miktarının 2.500,00 TL olduğu, bu miktarın da davalılar tarafından icra dosyasına yatırıldığı, davanın alacak davası olduğu, itirazın iptaline ilişkin...
Davalı yargılama aşamasında ise aylık kira parasına karşı çıkmış ve aylık kira bedelinin 996,51 TL değil, 800 TL olduğunu savunmuştur. Davalı, taşınmazın tahliye edildiğini ve anahtar teslimini yazılı belge ile kanıtlayamamıştır. Bu nedenle, 2012 yılının Ocak ve Şubat ayları kira paralarının tahsiline karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Taraflar arasında yazılı bir kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Davacılar aylık kira parasının 996,51 TL olduğunu iddia ederek icra takibi başlatmışlar davalı ise kira parasına karşı çıkmıştır. Bu durumda kira parasını davacı taraf kanıtlamalıdır. Yıllık kira parası dikkate alındığında, HUMK'nun 288.maddesi gereğince kira parasını davacılar ancak yazılı belge ile kanıtlayabilir. Davacılar, takip konusu aylık kira parasını yazılı belge ile kanıtlayamamışlardır. Ancak, davacıların miras bırakanı olan önceki malik ile davalı arasında görülen ......
alacağının bir kısmı kefillerin sorumlu olduğu dönemi kapsadığı, bu durumda icra takibine konu edilen kira bedellerinden, kefillerin sorumlu olduğu kira alacağı belirlenerek, kefiller yönünden de bu miktar üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, hükme esas alınan kira sözleşmesinde, aylık kira bedellerinin her ayın 15'i ila 17'si arasında ödeneceğinin kararlaştırıldığı, kira bedellerinin ödeme günü belli ve muayyen olduğundan vade tarihinden itibaren kira alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
alacak ve yine ----- kira bedellerine ilişkin talep ettikleri alacağın ---- kayıt numarasında talepte bulunulan alacaklarla mükerrer olduğunu, takiplerinde olan ve alacak kayıt talebinde gösterdikleri ----dosyasındah talep ettikleri------ dönemleri kira bedellerine ilişkin alacak ile ---- dosyasında talep ettikleri----- kira bedellerine ilişkin alacağın ----- kayıt numarasında talepte bulunulan alacaklarla mükerrer olmadığını, işbu icra takiplerinin takip talepleri ve kapak hesaplarının, ------ ----- haksız şekilde reddedilen alacak kayıt talepleri ekinde bulunduğunu, alacak kayıt talebinde olan ----- no.lu kaydın ekinde bulunan takip taleplerindeki kira alacaklarını talep ettikleri aylar ile -----no.lu alacak kaydının ekinde bulunan takip taleplerindeki kira alacaklarını talep ettikleri aylar incelendiğinde bahsi geçen icra takiplerine konu alacaklarda mükerrerlik olmadığının ortaya çıkacağını, müvekkili şirketin alacağının kayıtlarda da görüleceği üzere sabit olduğunu, müflis şirketten...
Davalı kiracı borçlu şirket vekili, icra takibine yaptığı itirazında kira sözleşmesine, imzaya, kiracılık ilişkisine ve aylık kira bedeline açıkça itiraz etmediğinden, taraflar arasındaki kiracılık ilişkisi ve aylık kira bedeli takip talebindeki belirtilen miktar olarak kesinleşmiştir. 2004 Sayılı İİK.nun 63. maddesi gereğince borçlu takibe yaptığı itirazı ile bağlı olup, İcra Mahkemesinde yapılan yargılama aşamasında itirazını değiştirmez ve genişletemez. Bu nedenle kira sözleşmesine ve aylık kira miktarına itiraz etmeyen davalı kiracı şirketin, talep konusu yapılan kira bedellerinin tamamını ödediğini İİK.nun 68.maddesinde sayılan belgelerle kanıtlaması gerekir. Davalı kiracı şirket takip talebinde talep edilen kira borcunu ödediğine ilişkin bir kısım ödeme dekontları sunmuştur. Mahkemece, ödenen kira bedellerinin ne kadar olduğunun hesaplanması için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....
KARAR Davacı alacaklı 01.07.2009 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 19.01.2016 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile 15.01.2013 – 15.01.2016 tarihleri arası kira alacağı ve işlemiş faizinden 28.12.2015 tarihinde yapılan 70.000,00 TL tutarındaki tahsilat düşülmek suretiyle 36.153,55 TL’nin tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçlu şirkete 21.01.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu şirket 26.01.2016 tarihli itiraz dilekçesinde, ödeme emrinde hangi ayların ne kadar kira bedeli olduğunun açık olmadığını, kira sözleşmesine konu borç 70.000 TL olarak ödenmekle, alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun kalmadığını, hangi aylara ne kadarlık kira ile kendilerine böyle bir borcun tahakkuk ettirildiğinin belli olmadığını ileri sürerek alacak miktarına, faizine, faiz oranına ve ferilerine itiraz etmiştir....