WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu madde kapsamında değerlendirilebilecek olan kapitale dönüşen faiz alacağı, ancak paranın faiz geliri elde etmek amacıyla ödünç verilmesi veya herhangi bir şekilde bir süre borçluda kalması üzerine faiz ödenmesinin öngörüldüğü hallerde söz konusu olabilir (HGK. 31.03.2004 tarih ve 2004/12- 163 Esas, 2004/184 Karar).Bu durumda; takip konusu ilamda belirtilen kamulaştırma bedel tespit davasında işletilen kanuni faiz alacağı, ayrıca istenebilir ise de bu alacağa faiz hesaplanması mümkün değildir. Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının niteliği gereği kendisini vekil ile temsil ettiren taraflar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmekte olup, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine, 6459 sayılı Kanun'un 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca işletilen bu faiz alacağı kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının fer'i niteliğindedir....

Bu sözleşme nedeniyle 6183 sayılı yasada öngörülen gecikme cezası istenemez. Ancak çoğun içinde az vardır kuralı uyarınca bu aboneliğe ilişkin alacağının geç ödenmesi halinde yasal oranda gecikme faizi istenebilir. Mahkemece bu sözleşme nedeniyle davalının yasal oranda faiz isteyeceği kabul edilerek, bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle davacı alacağı belirlenerek bulunacak miktara hükmedilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Birinci bent gereğince davacının tüm davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 500.00 YTL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda dökümü yazılan 0.90 YTL kalan harcın davacıdan alınmasına, 22.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Ancak; 1-Dava; kamulaştırılan taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istemine ilişkin olup;mahkemece kamulaştırma bedelinin tespitine karar verildiğine göre tespit edilen kamulaştırma bedelinin davalıya ödenmesi ile taşınmazın idare adına tesciline karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru değildir. Ayrıca; 2-.. 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasanın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir....

      GEREKÇE: Dava; icra dosyasına konu edilen bakiye kira bedeli fatura alacağının geç ödenmesi nedeniyle uğranılan munzam zarar alacağının tahsili istemine ilişkindir. Dosyaya sunulan .... İcra Müdürlüğünün 2019/... Esas sayılı dosyasına ait ödeme emrinin tetkikinden; alacaklı ... SAN. TİC. TUR. İTH. İHR. LTD. ŞTİ. Tarafından ... A.Ş. Aleyhine 350.751,99 TL asıl alacak, 31.668,58 TL işlemiş faiz, 33.820,08 TL asıl alacak, 3.414,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 419.655,55 TL üzerinden, 08/10/2019 tarihli 350.751,99 TL tutarlı 21/07/2017 tarihli kira sözleşmesi uyarınca düzenlenmiş Ekim 2019 asıl kira faturasının eksik ödenen kısmı ve 28/10/2019 tarihli 33.820,08 TL tutarlı 21/07/2017 tarihli kira sözleşmesi uyarınca düzenlenmiş Ekim 2019 alt kira faturasının eksik ödenen kısmına ilişkin takip başlatıldığı görülmüştür. TTK nun 4....

        Ferda Yeşiltepe; ihale alacağı yönünden bkz. Ano İnşaat ve Ticaret Ltd. Şti.; vergi iadesi alacağı yönünden bkz. Akel Gıda San. ve Tic. A.Ş., B. No: 2013/28, 25/2/2015; deprem nedeniyle tazminat yönünden bkz. Abdulhalim Bozboğa, B. No: 2013/6880, 23/3/2016). Sonuç olarak başvurucunun maaşından kesintilerin yapıldığı tarihlerden ödemenin yapıldığı tarihe kadar geçen süredeki enflasyon oranları dikkate alındığında mülkiyet hakkı kapsamında değerlendirilen söz konusu alacakların enflasyon oranları karşısında önemli ölçüde değer kaybına uğratılarak ödendiği anlaşılmaktadır. Buna karşın başvurucuya herhangi bir faiz ödemesi ise yapılmamış, faiz ödenmesi yönündeki başvurucunun talebi de idari ve yargısal makamlarca reddedilmiştir....

          Davalı borçlu 13.01.2009 tarihli ihtarname ile kira sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini ve anahtarın teslim edildiğini, borcunun bulunmadığını, işlemiş ve işleyecek faiz miktarı ve oranlarının fahiş olduğunu bildirerek borca itiraz etmiştir. Davacı alacaklı, davalı kiracının 13.01.2009 tarihinde sözleşmedeki ihbar koşuluna uymadan taşınmazı tahliye ettiğini, kira farkı, ortak gider borcu, ihbar şartı nedeniyle ödenmesi gereken kira ve ortak gider nedeniyle takip başlatıldığını belirterek 28.399 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına karar verilmesini istemiştir....

            Zira, bedelinin tamamı ödenmiş pay tali yükümleri bir yana bırakacak olursak, pay sahibi açısından her hangi bir malvarlıksal borç içermemekte dolayısıyla sahip olduğu alacak hakkı niteliğindeki haklarından ötürü devri yukarıda açıklandığı üzere alacağın temliki hükümlerine göre gerçekleşir. Ancak bedeli tam olarak ödenmemiş pay için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. Çünkü bedeli tam ödenmemiş pay, pay sahibi dışında malvarlıksal borç niteliğindeki taahhüt edilen pay bedelinin ödenmesi borcunu içerir. Anonim ortaklıklarda pay sahibinin asli borcu, taahhüt ettiği payların karşılığını oluşturan edimin ifasıdır. Bu kural hem nakdi hem de ayni sermaye taahhüdü için geçerlidir. Pay sahiplerinin taahhüt ettikleri payların karşılığını oluşturan edimi ifa etme borçları, ortaklık dışında da bir alacak hakkı teşkil eder....

              ettirilemeyeceği görüşünde olması halinde ise, iptal edilmeyen 14.05.2016, 27.05.2017 ve 29.04.2018 tarihli genel kurullarda alınan faiz kararları uyarınca ödenmesi gereken işlemiş faiz alacağının 4.058,33 TL; (ancak, sayın Mahkemece söz konusu genel kurullarda alınan faiz kararlarının da geçerli olmadığı görüşüne varılması halinde, 4.058,33 TL tutarındaki faiz borcundan da davalının sorumlu olmayabileceğinin düşünülebileceği), şerefiye taksitlerinin geç ödenmesinden kaynaklı olarak faiz alacağının 6,43 TL, çevre bedeli taksitlerinin geç ödenmesinden kaynaklı olarak faiz alacağının 63,50 TL, iskan ve tapu taksitlerini geç ödenmesinden kaynaklı olarak faiz alacağının 1.300,49 TL, genel kurul kararları gereği ödenmesi gerekip de, geç ödenen ek / ara ödemelerden dolayı faiz alacağının 919,40 TL olması gerektiği hesaplanmış olduğu bildirilmiştir....

                Davacılar vekili müvekkillerinin aylık ödemesinin ardından faiz alacaklarının tahsili için 15.12.2017 tarihinde Kuruma başvuru yaptığını, bu durumun faiz alacağının hemen istendiğini gösterdiğini, ayrıca faiz alacağının asıl alacaktan bağımsız olarak devam ettiğini, ilk derece mahkemesince verilen red kararının hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Dava faiz alacağının tahsili istemine ilişkindir. Bir borç ilişkisi, asıl hakla birlikte bazı ferî hakları da içerir. Borç ilişkisinin içerdiği asıl hak, alacak hakkı; ferî haklar ise, cezai şart, faiz, kefalet, rehin, hapis hakkı gibi haklardır. Ferî haklar, borç ilişkisinin içerdiği alacak hakkının bir kısmı, bir parçası değildir. Asıl borca bağlı, asıl borç mevcut ve geçerli olduğu sürece geçerli olup, asıl alacak ile birlikte doğar; varlığını sürdürür, onunla birlikte sona ererler....

                Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; geç ödeme nedeniyle oluşan zararın hesabında esas alınan iş bedelinin KDV hariç olmak üzere hesaplanmış olmasının hatalı olduğunu, mahkemenin 25/11/2019 tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamayı dikkate alarak hüküm kurduğunu ancak bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olup, bu konudaki itirazlarının dikkate alınmadığını, sözleşmede iş bedelinin 1.383.000,00 TL + KDV şeklinde kararlaştırıldığını, KDV dahil ödenmesi gereken tutanın tevkifat kesintisinden sonra 1.507.470,00 TL olup, geç ödeme nedeniyle oluşan zararın hesaplanmasında iş bedelinin KDV hariç miktar üzerinden hesap yapılmasının hatalı olduğunu, işin ifa edildiğini, 16/11/2012 tarihli faturanın KDV dahil toplam 1.507.470,00 TL olarak kesildiğini, bedel içerisinde KDV 'nin bulunduğunu, bu fatura bedelinin geç ödenmesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, KDV'nin faturanın kesilmesi ile birlikte vergi dairesine ödendiğini, davalının faturaya itirazının olmadığını, faturanın geç ödenmesi...

                  UYAP Entegrasyonu