yetkili olduğu, davacı her ne kadar hayat sigortası primi adı altında ----- tutarında yapılan prim tahsilatının da iadesini talep etmiş ise de davalı bankanın kredi borçlusuna hayat sigortası yaptırmasındaki asıl amacının kredi borcunun teminat altına alınması olduğu, ancak belli bir prim ödeme borcu getirmekle birlikte hayat sigortası kapsamına alınmasında sigortalanan davacının da bir menfaatinin olduğu, sözleşme kapsamında davalıdan tahsil edilen hayat sigortasına ilişkin primlerin davalıdan tahsil edilmesinin mümkün olmadığı -------tarafların tacir olması nedeniyle ve sözleşmenin tacir sıfatıyla davacı tarafından imzalanması nedeniyle davacının sözleşme ile hüküm altına alınan hesap işletim ücreti ve masraf ve komisyonlara itiraz edemeyeceği ve bunları davalıdan talep edemeyeceği sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacıların murisi Mehmet Zeki Mirzaoğlu'nun 10/03/2017 tarihinde davalı bankadan Kobilere Halden Anlayan Kredi Kampanyası adı altında 100.000,00- TL tutarında taksitli ticari kredi kullandığı, murisin 14/07/2017 tarihinde vefat ettiği, kredinin Hayat Sigortasından karşılanması gerektiği iddiasıyla kredinin Hayat Sigortası kapsamında kaldığının tespiti, 71.306,38- TL için davalı bankaya borçlu olmadıklarının belirlenmesi, kredi sözleşmesi nedeni davalı tarafça tahsil edilen 28.306,38- TL'nin iadesi talep edilmiş olup, davalı taraf murisin kredi için yapılacak hayat sigortası primlerini yüksek bulması nedeni ile sigorta talep etmediğini, hayat sigortası yapılmadığını davanın reddini savunmuştur....
Arasında 1 yıl süreli hayat sigortası sözleşmesinin akdedildiğini, müvekkili davalı banka tarafından hesapta olmadığının sigorta şirketine bildirildiğini, sigorta şirketinin de müteveffayı bilgilendirerek hesapta para olmadığı takdirde sözleşmenin feshedileceğini bildirdiğini, tüketici ile müvekkili banka arasında imzalanan ''konut destek kredisi sözleşmesi'' ile tüketici ve sigorta firması arasında akdedilen ''hayat sigortası sözleşmesi'' birbirlerinden tamamen ayrı sözleşmeler olduğunu, hayat sigortasının olmamasının veya yenilenmemesinin ticari teminat kredisini geçersiz kılmasının söz konusu olmadığını, davacıları murisi ile müvekkili davalı banka arasında akdedilen Konut Destek Kredisi Sözleşmesi hak ve yükümlülükleri ile bağımsız bir sözleşme olduğunu, hayat sigortasının yapılıp yapılmaması veya hayat sigortasının herhangi bir şekilde yenilenmediği iddiasının kesinlikle Konut Destek Kredisi sözleşmesi ile ilgili olmadığını, kredi sözleşmesinin selahiyetini etkilemediğini, hayat sigortası...
Davalı vekili, müvekkili şirkete hayat sigortası sahibinin vefat etmiş olması nedeniyle vefat tazminatı bedelinin ödenmesi için başvuruda bulunulmadığını, davacıların murisinin ING ... A.Ş Kredi Grup Hayat Sigortası Başvuru formunun sağlık beyanı başlığı altında "bilgim dahilinde olan önceki ve mevcut rahatsızlıklarım nedeniyle oluşacak tazminat tutarlarına ... tarafından ödenmeyeceğini kabul ediyorum." beyanında bulunup buna ilişkin formu imzaladığını, davacılar murisinin sözleşmenin yapılması sırasında beyan yükümlülüğü maddesini ihlal ettiğini, sigortalı müteveffanın sözleşmeden kaynaklı beyan yükümlülüğünü ihlal etmiş olması nedeniyle müvekkili şirket nezdinde vefat tazminatı ödeme koşulları oluşmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur....
in 08/03/2011 tarihinde öldüğü, ... ile davalı banka arasında yapılan kredi sözleşmesi incelendiğinde, kredi borçlusuna hayat sigortası yaptırılacağına dair bir hüküm olmadığı gibi yapılan hayat sigortasının süresinin dolumundan itibaren davalı banka tarafından kendiliğinden yenileneceğine dair de bir hüküm bulunmadığı, esasen kredi veren bankaların rizikonun gerçekleşmesi halinde kendi alacaklarını garanti altına almak üzere kredi borçlusunun hayatını sigorta şirketlerine sigorta ettirmekte oldukları, bunun ise yasal mevzuat çerçevesinde zorunlu bir uygulama olmayıp kredi veren bankanın tasarrufunda olduğu, davacıların murisi ...'in hayat sigortası bitiş tarihi olan 25/12/2010 tarihinden sonra ölmesi nedeniyle ölüm tarihi itibariyle murisin hayat sigortasının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili, temyiz etmiştir....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kredi borçlusunun hayat sigortası ile sigortalanması talebinde bulunmasına rağmen hayat sigortası yapılmaması sebebiyle davacıyı borçtan kurtaran bir davalı kusurunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda, sözleşmenin ekinde bulunan 11.02.2013 tarihli başlığı hayat sigortası talep ve beyan formunda ve hayat sigortaları bilgilendirme formunda davacının murisinin kredi sebebiyle hayat sigortası talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece davalının dava konusu olayda sorumluluğun bulunmadığının tespitine ilişkin alınan bilirkişi raporuna göre; temlik eden davalı bankanın murisin kullanmış olduğu kredi nedeniyle hayat sigortasını yapmayı talep ettiği ve buna dair Hayat Sigortası Bilgilendirme formu ve Met Life Emeklilik ve Hayat A.Ş....
Davalı Banka, sözleşmenin 8.3 maddesine göre hayat sigortası yaptırma yükümlülüğünün kredili müşteriye ait olduğunu, hayat sigortasını yenileme mecburiyetinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar, murislerinin davalı Bankadan kullandığı konut kredisi nedeniyle hayat sigortası yaptırdığını, murislerinin 11.07.2012 tarihinde vefat ettiğini, hayat sigortasının yenileme döneminde davalı Bankanın yenileme yapmadığı gibi uyarıda da bulunmadığını bildirerek oluşan zararlarının tahsili ve bakiye kredi borcu yönünden borçlu olmadıklarının tespiti için eldeki davayı açmışlardır. Davalı Banka, aralarındaki sözleşme hükümlerine göre hayat sigortası yaptırma yükümlülüğünün davacıların murisine ait olduğunu, murisin yenileme yolunda bir talebinin bulunmadığını savunmuştur....
Dosya kapsamı incelendiğinde, kredi sözleşmesi kurulması aşamasında, davalı tarafından hayat sigortası işlemleri başlatıldığı, ancak hesapta yeterli bakiye bulunmaması üzerine hayat sigortası işlemlerinin iptal edildiği anlaşılmaktadır. Davalının sigortanın iptaliyle ilgili miras bırakanı ilgili yönetmelik gereği (....yeterli düzeyde bilgilendirmediği, bunun ise miras bırakan ve dolayısıyla mirasçılar aleyhine bir duruma sebebiyet verdiği açık olmakla birlikte, miras bırakanın hayat sigortası yapılmasını takip ve işlemlerin yerine getirilmesini kontrol sorumluluğu olduğunun kabulü gerekir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, hayat sigortasından kaynaklı tazminat davasıdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır....
nun 10/03/2017 tarihinde davalı bankadan Kobilere Halden Anlayan Kredi Kampanyası adı altında 100.000,00-TL tutarında taksitli ticari kredi kullandığı, murisin 14/07/2017 tarihinde vefat ettiği, kredinin Hayat Sigortasından karşılanması gerektiği iddiasıyla kredinin Hayat Sigortası kapsamında kaldığının tespiti, 71.306,38-TL için davalı bankaya borçlu olmadıklarının belirlenmesi, kredi sözleşmesi nedeni davalı tarafça tahsil edilen 28.306,38-TL'nin iadesi talep edilmiş olup, davalı taraf murisin kredi için yapılacak hayat sigortası primlerini yüksek bulması nedeni ile sigorta talep etmediğini, hayat sigortası yapılmadığını davanın reddini savunmuştur....