Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin kanıtlayamadığı, sözleşme çerçevesinde ödenen bedelden davacıya fatura karşılığı teslim edilen 21.476 TL'nin mahsubu ile bulunan 138.524 TL'nin iadesi gerektiği, davalı ...'ın davalı şirket yetkilisi olarak sözleşmede imzası bulunduğu, sözleşmeye konu iadesi gereken mal bedelinden şahsen sorumlu olduğunu gösterir bir delil ve belge sunulmadığı gerekçesiyle davalı ...'a yönelik davanın pasif husumet yokluğundan reddine, diğer davalı şirket yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı ...vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalılardan - ...... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden .....'...

    Davalı vekili, müvekkili bankanın sözkonusu devre mülk satışı işleminde taraf olmadığını, kredi kartı kullanımından doğan sorumluluğun kart hamiline ait olduğunu, müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, davanın husumetten reddi gerektiğini, zira davacının ayıplı hizmet nedeniyle bedel iadesi talebini hizmeti satın aldığı davadışı şirkete yöneltmesi gerektiğini, davanın iyiniyet ve hakkaniyet kurallarına aykırı olduğunu beyanla, davanın reddini talep etmiştir....

      Ancak davacı tarafından satın alınan iki adet ayıplı halı ile iki adet yolluk bulunduğundan davacıdan iki adet yolluk için de bedel iadesi talebinin bulunup bulunmadığı sorularak, şayet tüm halılar için iade talebi var ise, bir bütünlük ve uyum içinde birlikte kullanmak üzere satın alındığı gözetilerek, ayıplı bulunmayan yolluklar için de bedel iadesine karar verilmelidir. Mahkemece, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usül ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 4.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dava konusu aracın direksiyon simidinin kavlama yapması üzerine 18/06/2010 ve 16.08.2010 tarihlerinde ... kapsamında iki kez değiştirildiği,dosya kapsamından anlaşıldığı gibi aldırılan bilirkişi raporunda,yararlanmanın sürekli engellenmediği de açıkça belirtilmiştir.Dolayısıyla az yukarıda açıklanan yönetmeliğin 14/a maddesi gereğince, ücretsiz değiştirilme, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebilme koşulu oluşmamıştır.Bu halde,mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle davanın kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 17.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı dava açarken 4.000,00 TL manevi tazminat, 2.800,00 TL verilen paranın iadesi ve icraya konu olan yediemin deposu alacağı ile aracın değer kaybı yönünden belirsiz alacak davası açtıklarını belirtip, yargılama sırasında mahkemeye sundukları 15.05.2016 tarihli bedel artırımı dilekçelerinde 17.575,00 TL olan talebin 3.737,00 TL daha artırdıklarını beyan ederek buna ilişkin harç yatırdıkları tespit edilmiştir. Bu taleplerin ayıplı hizmet nedeniyle ödenen iş bedelinin iadesi, manevi tazminat, yediemin ücretine ilişkin takip sonucu ödenmek zorunda kalınılan bedel, araç tamir bedeli ile yıpranma ve değer kaybı kalemlerinden oluştuğu anlaşılmaktadır. Mahkemece aracın çalışır duruma gelmesi için gereken bedelin 6.000,00 TL olduğu ve 2.500,00 TL yedek parça bedelinin bulunduğu belirtilerek toplam 8.500,00 TL'ye hükmedilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, depozito bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyanın incelenmesi sırasında mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu belirlenen bedel ile idarece daha önce yatırılan bedel arasındaki 6.240,58 YTL.lik farkın yatırılması konusunda Akbank Adliye Şube Müdürlüğüne yazılan 7.3.2008 günlü yazıya cevaben gönderilmiş dekonta rastlanılmamıştır. Mahkemece fark bedelin (6.240,58 YTL) davalı adına yatırıldığına dair banka dekontu getirtilip dosya içerisine konulduktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

                  Davalı, kullanım hatası bulunduğunu belirterek davanın reddini dilemiş, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacı dava konusu aracı 8.9.2005 tarihinde satın almış, 28.11.2008 tarihine kadar araçta arıza meydana geldiğine dair bir delil sunamamıştır. 28.11.2008 ve 4.9.2009 tarihlerinde meydana gelen arızalırın ise ... süresi geçmiş olmasına rağmen davalı tarafından ücretsiz olarak giderildiği hususuda tartışmasızdır. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/2 maddesi gereğince, tüketici ayıplı malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....

                    Bu arızalar üretimden kaynaklı ayıp niteliğinde olmadığından arızaların giderilmesi için ödenen bedelin iadesi arızanın garanti süresi içeresinde meydana gelip gelmemesine bağlı olacaktır. Bu arızalar aracın garanti süresinden sonra meydana gelmiştir. Arızalar ayıp kaynaklı olmadığı da anlaşılmakla arızaların giderilmesi için ödenen bedelin iadesi de mümkün değildir. Bu sebeple davanın tümden reddi gerekmektedir. Davacı davasını ıslah etmiştir ve misli ile değişim yahu bedel iadesi olarak talep ettiği ve harca esas değeri olarak gösterdiği 601.677,50 TL olan dava değerinin ıslah dilekçesi sunmak suretiyle 7.805,54 TL tamir ve onarım bedeli talebi olarak değiştirmiştir. Talep edilen şeyden daha azını istemek için ıslaha gerek yoktur. Zira misli ile değişim yahut bedel iadesi aracın değeri kadardır. Seçimlik haklar olan bu haklar dışında talep değiştirilerek arızanın onarım bedelinin istenmesi talebin daraltılmasıdır talebin daraltılması için de ıslaha gerek yoktur....

                      UYAP Entegrasyonu