TÜRK MİLLETİ ADINA 1-a)Sanık hakkında ... 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 28.10.2004 tarih ve 834/128 sayılı kararı ile 765 sayılı TCK.nun 258/1,647 sayılı Yasanın 4 ve 6. maddeleri uyarınca verilen ve 10.03.2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılan cezasının tekerrüre esas olduğu anlaşıldığı halde, verilen cezanın 5237 sayılı TCK.nun 58/6-7 maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, b-Sanıkla mağdur arasında araç alım satımından kaynaklanan hukuki nitelikteki anlaşmazlığın haksız tahrik nedeni olarak kabul edilemeyeceğinin düşünülmemesi, Aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın kasten insan öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ve tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre...
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ: 27/04/2021 Her ne kadar İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ tarafından verilen 02/02/2021 tarih ve 2021/74 Esas 2021/73 Karar sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize gönderilmiş ise de; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, ticari olmayan araç satımından kaynaklandığı, bu tür davalar sonucunda verilen hüküm ve kararların istinaf inceleme görevinin, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25.06.2020 tarihli 564 ve 586 sayılı iş bölümleri kararları gereği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18/19/46.Hukuk Dairelerine ait bulunduğu anlaşılmakla, dava dosyasının görevli daireye gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Dosyanın istinaf incelemesi bakımından görevli İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 18....
- K A R A R - Davacı; davalı tarafından aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığını, takip konusu senedin araç alım satımından kaynaklanan bakiye 4.500,00 TL'lik borca karşılık davalıya boş olarak teminat amacıyla verildiğini, söz konusu borcun ödendiğini, ancak bedelsiz kalmasına rağmen senedin anlaşmaya aykırı doldurularak takibe konduğunu, davalıya borcu olmadığını belirterek davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; takip konusu senedin kambiyo vasfında olup sebepten mücerret olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı tarafın ikinci elden satın aldığı araçtaki ayıbın gizli ayıp olmadığını, davacının ikinci el araç alım satımından kaynaklı bu ayıptan kaynaklı ayıba karşı tekeffülden dolayı alacaklı olup olmadığı , davalı tarafın da ikinci el araç satımından dolayı ayıplı bir araç satıp satmadığı, satmış ise sorumluluğunun ve tutarının ne olduğuna ilişkindir. Davacının aracı satın alırken ayıplı olduğunu bilmediğine göre, davalı taraf ise satış öncesinde davacıya aracın ağır hasarlı olduğu konusunda bilgilendirdiğini veya davacının bu hususu bildiğini ispatlayamamış olduğundan satışa konu araç ayıplı olup satıcı ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur. Dosya kapsamı itibariyle satıcının TBK'nun 225. maddesinde düzenlenen ağır kusurundan da bahsedileceğinden, araçtaki arza durumunun ancak motorun açılması ile tespit edildiğinden....
Davacı vekili, müvekkiline temlik edilen İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün 2005/1591 sayılı dosyasındaki takibin kesinleşmesinden sonra davalı borçlunun zamanaşımı itirazı sonucu icra mahkemesince icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, takip konusu alacağın ödenmediğini, İİK’nun 33/a maddesine göre bu davayı açtığını ileri sürerek, 25.000 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece keşideci ile lehtar arasındaki mal alım satımından kaynaklanan temel ilişkinin davacı tarafından ispatlandığı, keşideci borçlunun zamanaşımı dışında borcun ödendiğine ilişkin bir savunma bulunmadığı, keşideci ve lehtar arasındaki temel ilişkiden kaynaklanan alacağın zamanaşımına uğramadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takip borçlusu davalının, icra mahkemesine başvurması üzerine icra mahkemesince zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle İİK 33/a maddesi uyarınca takibin geri bırakılmasına karar verilmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davadışı ... isimli araç kiralama şirketiyle akdetmiş olduğu sözleşme kapsamında sözleşmenin bulunduğu sayfadaki bonoyu da boş şekilde imzalayarak teslim ettiğini daha sonra kiraladığı aracı hasarsız şekilde teslim etmesine rağmen sözleşmeyi almayı unuttuğunu araç kiralama şirketini arayarak boş senedi müvekkili yanında çalışan ...'a vermesini istediğini, ...'ın ise senedi aldığını ve yırtarak imha ettiğini söylediği halde aksine senedin lehdar hanesine kendi adını yazarak davalıya ciro ettiğini ve davalının müvekkili aleyhine takibe konu yaptığını ve böylece bononun bedelsiz bulunduğunu belirterek anılan bonodan dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitiyle, senedin iptaline ve %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıyla bir ilişkisi bulunmadığını, oto alım satımından kaynaklanan ticari ilişki nedeniyle senedin davadışı lehdar ...'...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 30.7.2009 Nosu : 316-414 - K A R A R - Dava, hususi oto alımı satımından dolayı araç üzerine konulan rehnin kaldırılması istemine ilişkin olup, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 29.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, ticari nitelikteki araç satımından kaynaklanmakta olup, davacı satıcı şirketin tamir servisinde yapılan işlemlerin garanti kapsamında kalıp kalmadığı ihtilaflı bulunmaktadır. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmesine, 21.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
vekil tayin edilmiş, vekaletnamede, "... ile aramızdaki oto alım satımından doğan veya bu şahıstan nakden almış olduğum para borcum sebebiyle ve en fazla da bu borcumun 35.000.000.000 TL Otuzbeşmilyar TL'lık miktarı ile sınırlı olmak üzere..." ifadesine de yer verilmiştir. Davalının savunmasına göre, davacının vekaletnamedeki bu beyanı borç ikrarıdır. Vekaletnameye konu vekalet akdi, davacı ile, dava dışı avukat ... arasında kurulmuş olup, davalı, akdin tarafı değildir. Vekaletnamede yer alan "oto alım satımından doğan veya bu şahıstan nakden almış olduğum para borcum.." şeklindeki ikili ve seçenekli ibare nedeniyle, vekaletnamedeki ifade kesin, kayıtsız ve şartsız bir borç ikrarı olarak kabul edilemez. Bu nedenle, vekaletnamedeki bu ifadeden lehine hüküm çıkaran taraf, alım satımdan kaynaklanan veya nakden verilen alacağı ispat etmekle yükümlüdür. Davacı, ... 24....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin narenciye satımından kaynaklanan bakiye alacağının tahsili için başlatılan icra takibinin, davalı borçlunun itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaliyle takibin devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı adına çıkartılan tebligata rağmen duruşmaya gelmemiş ve cevap vermemiştir....