Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı; davalı tarafından aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığını, takip konusu senedin araç alım satımından kaynaklanan bakiye 4.500,00 TL'lik borca karşılık davalıya boş olarak teminat amacıyla verildiğini, söz konusu borcun ödendiğini, ancak bedelsiz kalmasına rağmen senedin anlaşmaya aykırı doldurularak takibe konduğunu, davalıya borcu olmadığını belirterek davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; takip konusu senedin kambiyo vasfında olup sebepten mücerret olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Davacı tarafın ikinci elden satın aldığı araçtaki ayıbın gizli ayıp olmadığını, davacının ikinci el araç alım satımından kaynaklı bu ayıptan kaynaklı ayıba karşı tekeffülden dolayı alacaklı olup olmadığı , davalı tarafın da ikinci el araç satımından dolayı ayıplı bir araç satıp satmadığı, satmış ise sorumluluğunun ve tutarının ne olduğuna ilişkindir. Davacının aracı satın alırken ayıplı olduğunu bilmediğine göre, davalı taraf ise satış öncesinde davacıya aracın ağır hasarlı olduğu konusunda bilgilendirdiğini veya davacının bu hususu bildiğini ispatlayamamış olduğundan satışa konu araç ayıplı olup satıcı ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur. Dosya kapsamı itibariyle satıcının TBK'nun 225. maddesinde düzenlenen ağır kusurundan da bahsedileceğinden, araçtaki arza durumunun ancak motorun açılması ile tespit edildiğinden....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 30.7.2009 Nosu : 316-414 - K A R A R - Dava, hususi oto alımı satımından dolayı araç üzerine konulan rehnin kaldırılması istemine ilişkin olup, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 29.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi. Aslı gibidir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava, ticari nitelikteki araç satımından kaynaklanmakta olup, davacı satıcı şirketin tamir servisinde yapılan işlemlerin garanti kapsamında kalıp kalmadığı ihtilaflı bulunmaktadır. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 19.Hukuk Dairesinindir. Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan dosyanın Hukuk Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere Hukuk Başkanlar Kuruluna gönderilmesine, 21.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı vekili, müvekkiline temlik edilen İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün 2005/1591 sayılı dosyasındaki takibin kesinleşmesinden sonra davalı borçlunun zamanaşımı itirazı sonucu icra mahkemesince icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, takip konusu alacağın ödenmediğini, İİK’nun 33/a maddesine göre bu davayı açtığını ileri sürerek, 25.000 TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece keşideci ile lehtar arasındaki mal alım satımından kaynaklanan temel ilişkinin davacı tarafından ispatlandığı, keşideci borçlunun zamanaşımı dışında borcun ödendiğine ilişkin bir savunma bulunmadığı, keşideci ve lehtar arasındaki temel ilişkiden kaynaklanan alacağın zamanaşımına uğramadığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Takip borçlusu davalının, icra mahkemesine başvurması üzerine icra mahkemesince zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle İİK 33/a maddesi uyarınca takibin geri bırakılmasına karar verilmiştir....

            - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davadışı ... isimli araç kiralama şirketiyle akdetmiş olduğu sözleşme kapsamında sözleşmenin bulunduğu sayfadaki bonoyu da boş şekilde imzalayarak teslim ettiğini daha sonra kiraladığı aracı hasarsız şekilde teslim etmesine rağmen sözleşmeyi almayı unuttuğunu araç kiralama şirketini arayarak boş senedi müvekkili yanında çalışan ...'a vermesini istediğini, ...'ın ise senedi aldığını ve yırtarak imha ettiğini söylediği halde aksine senedin lehdar hanesine kendi adını yazarak davalıya ciro ettiğini ve davalının müvekkili aleyhine takibe konu yaptığını ve böylece bononun bedelsiz bulunduğunu belirterek anılan bonodan dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitiyle, senedin iptaline ve %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacıyla bir ilişkisi bulunmadığını, oto alım satımından kaynaklanan ticari ilişki nedeniyle senedin davadışı lehdar ...'...

              vekil tayin edilmiş, vekaletnamede, "... ile aramızdaki oto alım satımından doğan veya bu şahıstan nakden almış olduğum para borcum sebebiyle ve en fazla da bu borcumun 35.000.000.000 TL Otuzbeşmilyar TL'lık miktarı ile sınırlı olmak üzere..." ifadesine de yer verilmiştir. Davalının savunmasına göre, davacının vekaletnamedeki bu beyanı borç ikrarıdır. Vekaletnameye konu vekalet akdi, davacı ile, dava dışı avukat ... arasında kurulmuş olup, davalı, akdin tarafı değildir. Vekaletnamede yer alan "oto alım satımından doğan veya bu şahıstan nakden almış olduğum para borcum.." şeklindeki ikili ve seçenekli ibare nedeniyle, vekaletnamedeki ifade kesin, kayıtsız ve şartsız bir borç ikrarı olarak kabul edilemez. Bu nedenle, vekaletnamedeki bu ifadeden lehine hüküm çıkaran taraf, alım satımdan kaynaklanan veya nakden verilen alacağı ispat etmekle yükümlüdür. Davacı, ... 24....

                Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; taşınmaz satımından kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, tüketici mahkemesi sıfatıyla verilmiş olduğundan hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 02.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; tapu harici taşınmaz satımından kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece de uyuşmazlık bu şekilde değerlendirilip, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunmamasına göre, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 30.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma HÜKÜM : Beraat Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Oluş ve dosya içeriğine göre, sanık ... ile katılan ... arasında dükkan alım satımından kaynaklanan bir alacak verecek meselesi olduğu, sanık ...'in olay günü akrabaları olan diğer sanıklar ... ve ...'ı katılan ...'in dükkanına alacağını istemek için gönderdiği, ancak katılan ...'...

                      UYAP Entegrasyonu