Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesince 2020/3416 E.2020/551 K.sayılı ilamı ile davanın geçersiz satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilerek dosya dairemize gönderilmiştir. Bahse konu dosya;da adi ortaklığı teşkil eden davalı şirketler ile davacı arsaında adi ortaklık sözleşmesi mevcut değildir. ,Davacı ile davalılardan T10 Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul pay ortaklığı sözleşmesi uyarınca, Esenyurt ilçesi, 1440 Ada, 15 Parselde inşa edilecek binada 1 adet 3+1, brüt 130- 140 m2 alanlı dairenin-90.000,00 TL'ye davacıya satışı hususunda anlaşmaya varıldığı, sözleşmede; “Temsilci (T10 Ltd. Şti.) bu sözleşmedeki taahhütlerini yerine getirmek için uygun göreceği kişi ve kişilerle ortaklık kurabilir.” hükmüne yer verildiği, davalılar arasında İstanbul 17. Noterliği huzurunda 15.05.2012 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi imzalandığı ve 1440 Ada, 15 parselde proje yapılacağı hususunda anlaşılmıştır....

yazılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ancak tarafları arasında sonuç doğurabileceğini, bu sözleşme, müvekkili gibi taşınmaz üzerinde ipotek nedeniyle ayni hak iktisabını sağlamış üçüncü kişiler açısından geçersiz olduğunu, diğer taraftan yerleşik Yargıtay kararları gereğince adi yazılı satış vaadi sözleşmesinin müvekkili banka ipoteğinden önceki veya sonraki tarihli olması yahut müvekkil banka tarafından bilinip bilinmemesi de sonuca etkili olmadığını, Satış vaadi sözleşmesi nisbi bir şahsi hak doğurur iken ipotek mutlak bir ayni hak olduğunu, Tapu siciline güven ilkesi ve aleniyet ilkeleri gereğince müvekkili banka tarafından tesis edilen ipoteğin nispi hakka karşı terkini mümkün bulunmadığını, iyiniyetli olan Müvekkili Banka'nın tapuya kaydına güvenerek tesis ve tescil ettiği ipotek yönünden ipotek hakkının korunması gerekmekte olup ilk derece mahkemesince taraflar arasında imzalanan ticari kredi sözleşmesi gereği dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'ne...

satışının yapılarak, satış bedelinden müvekkile düşen payın müvekkile ödenmediğini, satış bedellerinin tapuda düşük gösterildiğini, davalı şirketin alacaklılarından mal kaçırmaya yönelik iş ve eylemlerde bulunduğunu beyan ile 12....

    Davalı şirket vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin taşınmaz vaadi sözleşmesi olduğunu, bu sözleşmenin geçerlilik şartınnın resmi şekilde yapılmış olmasına bağlı olduğunu, sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılmış olması nedeniyle geçersiz olduğunu, mahkemece taşınmazın dava tarihindeki değerine hükmedilmiş olmasının hatalı olduğunu, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin mahkemece gözetilmediğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talep doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava, taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı bedel iadesi isteğine ilişkindir....

    BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ: Davacı vekili; taleplerinin tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olmadığını, yazılı sözleşme ile belirlenen cayma bedeline ilişkin davada mahkemenin geçcersiz sözleşme nedeniyle taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkemenin usul ve yasaya aykırı olarak vermiş olduğu kararın kaldırılması gerektiğini bildirerek istinaf itirazında bulunmuştur. GEREKÇE: Uyuşmazlık, geçersiz taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan cezai şartın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda özetlenen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Bilindiği üzere tapuda kayıtlı taşınmazların satışı tapu memuru huzurunda resmi şekilde yapılmalıdır....

    BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ: Davacı vekili; taleplerinin tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olmadığını, yazılı sözleşme ile belirlenen cayma bedeline ilişkin davada mahkemenin geçcersiz sözleşme nedeniyle taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkemenin usul ve yasaya aykırı olarak vermiş olduğu kararın kaldırılması gerektiğini bildirerek istinaf itirazında bulunmuştur. GEREKÇE: Uyuşmazlık, geçersiz taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan cezai şartın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili isteğine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, yukarıda özetlenen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Bilindiği üzere tapuda kayıtlı taşınmazların satışı tapu memuru huzurunda resmi şekilde yapılmalıdır....

      hesaplanması durumunda ---- maddesinde satış bedeli ----- şeklinde belirtilmiş olduğundan (satış bedeli tapu kaydından anlaşılamamakla birlikte) satış bedeli ----- olarak kabul edilirse bu halde sözleşmenin---- talep edilebilecek ceza koşulu bedelinin ------ olarak kabul edilirse de bu halde sözleşmenin-----talep edilebilecek ceza koşulu bedelinin ---- olarak hesaplanabileceği; buna ilişkin -----sayılı fatura bedelinin ise----- şeklinde olduğu, takdir, elbette Sayın Mahkeme'ye ait olduğu, Diğer hususlar yönünden takdirin, münhasırsan Sayın Mahkeme'ye ait olduğu...'' belirtilmiştir....

        Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

          tan kullanılan tüketici kredilerinin bağlı kredilerin refinansmanını yapmadığını, husumet itirazında bulunduklarını, davalı banka ile davacı arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığını, yetki itirazında bulunduklarını, husumetin tüm takyidat lehtarlarına yaygınlaştırılması gerektiğini, arabuluculuk yoluna başvurulmadan açılan davanın özel dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, somutlaştırma ve delillerin gösterilmesi yükümü yerine getirilmediğini, adi yazılı şekilde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerin yalnızca davalı ... karşı ileri sürülebildiğini, şahsı hakka dayalı huzurdaki tescile zorlama talepli dava ile ipoteğin fekki talep edilemeyeceğini, adi yazılı satış sözleşmesinin imza tarihinde taşınmaz üzerinde ipotek bulunduğunu, ipoteğin tesisi esnasında taşınmazın davacıya satıldığının davalı tarafından bilinmediğini, ... firması ile ilgili olarak bankaya sunulan hiçbir mali veride davacıya...

            DELİLLER: Tapu kaydı, Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi, Gayrimenkul ön satış sözleşmesi, Ödeme planı, Dekontlar, Sigorta poliçesi, Kira sözleşmesi, Delil listesi, sunulan ve toplanan deliller, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava, ihtiyati tedbir talepli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, birleşen dava ise taşınmaz üzerindeki tüm haciz şerhlerinin kaldırılması istemine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu