Hukuk Dairesinin 2016/7563 esas, 2019/4751 karar sayılı 14/11/2019 tarihli ilamı; "...Davacı vekili, 18.04.2015 tarihli kooperatif genel kurulunda müvekkilinin ortaklık görevini yerine getirmediğinden bahisle üyelikten çıkarılmasına dair verilen kararın 09.06.2015 tarihli yazı ile müvekkiline 16.06.2015 tebliğ edildiğini, müvekkilinin ortaklıktan çıkarılma gerekçesinin geçerli olmadığını ve soyut ithamlardan ibaret olduğunu, ana sözleşmede gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarma kararı verilemeyeceğini ileri sürerek üyelikten ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının kooperatifi zarara uğrattığını savunarak davanın reddini istemiştir....
İnşaat'ın diğer ortakları bilgilendirmeksizin adi ortaklığı borçlandırdığını, yine diğer ortaklar ile davacı şirketin takip ve dava haricinde bir kısım alacak yönünden anlaşmış olmasının usulsüz ve geçersiz olduğunu, takip ve dava konusu alacak yönünden diğer ortakların sorumluluğunun devam ettiğini, ayrıca davacının işlemiş faiz talebinin bulunması halinde bu talebine ilişkin olarak harçlandırma yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DAVA: Dava, eser sözleşmesi kapsamında davalının ortağı olduğu adi ortaklıktan cari hesap alacağı bulunduğu iddiası ile davalı aleyhinde başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. DELİLLER: -İzmir ... İcra Müdürlüğünün .../... sayılı takip dosyası sureti, -Davacı şirketi ile ... İnşaat- ... İnşaat ve ... İnşaat adi ortaklığı arasındaki sözleşmeler -Menemen ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin 07/04/2022 tarih ve 2022/36 Esas 2022/273 Karar sayılı ilamına karşı,davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2008 yılından beri davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif Yönetim Kurulunun ... tarih ve .... sayılı kararı ile alınan ortaklıktan çıkarma kararında, 20.686,00 TL borcun zamanında ödenmediği, iki ihtarnamede verilen süreler içerisinde de ödenmediği, bu nedenle davacının ortaklıktan çıkarıldığının belirtildiğini, işbu ortaklıktan çıkarma kararının davacıya tebliğ edildiğini, davacının ortaklıktan çıkarma kararının yapılacak ilk genel kurulda görüşülmesi talebi ile karara itiraz edildiğini, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen adi ortaklıktan kaynaklanan tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili ve davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 3.15'er TL bakiye temyiz harcının temyiz eden taraflara yükletilmesine, 30.10.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kooperatifin ana sözleşmesinde belirtilen ortaklık şartlarına sahip olmaması ve ortaklık şartlarını yerine getirmemesi nedeniyle kooperatif üyeliğinden çıkarıldığını, müvekkilinin üyelik şartlarına yönelik eksikliği tespit edildikten sonra öncelikle bu eksikliğin giderilmesi yönünde bir ihtar çekilmesi ve mehil verilmesi gerektiğini, ancak müvekkili tarafından ortaklık şartlarında bulunan eksikliğin verilen mehil içerisinde giderilmemesi halinde ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesinin mümkün olduğunu ileri sürerek müvekkilinin ortaklıktan ihracına ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....
KARAR Davacı, davalılar ile inşaat yapmak üzere adi ortaklık yaptığı ve 30.000 TL para ödediğini,daha sonra davalılar ile anlaşmazlığa düşerek ortaklıktan ayrıldığını ancak ödediği paranın kendisine iade edilmediğini bildirerek ödediği 30.000 TL nin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılardan ... ortaklık ilişkisini reddetmiş,diğer davalı kabul etmiş ancak ödemelerin şu an inşaatta olduğunu savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece adi ortaklık ilişkisi ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalılar ile inşaat yapmak üzere adi ortaklık yaparak 30.000 TL ödediği, bir süre sonra anlaşmazlığa düşerek ayrıldığını bildirerek ödediği bedelin tahsilini talep etmiştir. Davalı ... davacıdan para almadığını, adi ortaklık olmadığını savunmuş, diğer davalı ... ise üçünün adi ortaklık kurduklarını ancak yazılı sözleşme olmadığını, davacının 30.000 TL ödediğini, ...'...
Noterliği kanalıyla 2003 ve 2004 yıllarıyla kendisine ihtarname gönderildiğini, buna rağmen ödeme yapılmadığını, ayrıca davacının 3 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açtığını, davacının kooperatif ortaklarından ihraç edildiğine ilişkin karardan yeni haberdar olmadığını, ortaklıktan çıkarma kararının 18 yıl önce bildirildiğini, davacı ile birlikte 12 ortağı Torbalı 2. Noterliğinde ortaklıktan doğan borçları ödenmesi için 28.04.2004 tarihinde ihtarname gönderildiğini, ancak ödeme yapılmadığını, genel kurul kararıyla ana sözleşmeye yönetim kurulu kararına dayanarak kooperatif yönetim kurulunun 11.08.2004 tarih ve 10 sayılı kararı ile ortaklıktan çıkarma işlemi yapıldığını, Torbalı 2. Noterliğinden yönetim kurulu kararında 23.09.2004 tarih ......
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının öncelikle usul ve dava açma ehliyeti yönünden reddedilmesinin gerektiğini, iptal edilmesi istenilen genel kurul kararının, iddia edildiği gibi davacının ortaklıktan çıkarılmasına dair karar olmadığını, yönetim kuruluna aidat borcunu ödemeyen üyelerin ortaklıktan çıkarma yetkisi veren ve başka üyeleri de kapsayan yasa ve ana sözleşmeye uygun genel bir karar olduğunu, ... tarihinde yapılan Yönetim Kuruluna ortaklıktan çıkarma yetkisi veren genel nitelikteki, genel kurul kararının iptaline yönelik dava açılmasının, Kooperatifler Kanunu'nun 53. ve ana sözleşmenin 38.maddeleri kapsamına aykırı olduğunu, yasal dava açma süresi içinde açılmayan davanın reddi gerektiğini, ayrıca genel kurula katılmamış olan davacının aynı maddeler kapsamında dava açma ehliyetinin olmadığını, davacı hakkında alınan Yönetim Kurulunun ortaklıktan çıkarma kararına karşı davacının yasal itiraz süresi içerisinde, yasaya uygun herhangi bir itirazı olmadığından...
Davalılar vekili, mahkememizin görevli olmadığını; adi ortaklığın tasfiyesinde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek öncelikle görevsizlik kararı verilmesini savunduğu, davanın esasına ilişkin itirazlarını da bildirdiği görülmüştür. Dava, TBK'nun 620 vd maddelerinde düzenlenen adi ortaklık nedeniyle; ortaklığın tasfiyesi ve kar payı alacağına ilişkindir. Adi ortaklığın sona ermesi yönünden TBK 639. madde uygulanacaktır. Ancak, adi ortaklıktan doğan davaların bir ticari dava olup mahkememizin görevli olabilmesi için tüm adi ortakların tacir olması ve adi ortaklığın konusununda ticari işletmeleriyle ilgili olması zorunludur. Mahkememizce görev hususu resen nazara alınmış olup tensip aşamasından itibaren davacılar ile davalı ....---- tacir olup olmadığı araştırılmıştır.-------gelen yazı cevabı ve davacı vekilinin son celsedeki beyanından açık açık davacıların tacir olmadıkları belirlenmiştir....
Davalılar vekili, mahkememizin görevli olmadığını; adi ortaklığın tasfiyesinde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek öncelikle görevsizlik kararı verilmesini savunduğu, davanın esasına ilişkin itirazlarını da bildirdiği görülmüştür. Dava, TBK'nun 620 vd maddelerinde düzenlenen adi ortaklık nedeniyle; ortaklığın tasfiyesi ve kar payı alacağına ilişkindir. Adi ortaklığın sona ermesi yönünden TBK 639. madde uygulanacaktır. Ancak, adi ortaklıktan doğan davaların bir ticari dava olup mahkememizin görevli olabilmesi için tüm adi ortakların tacir olması ve adi ortaklığın konusununda ticari işletmeleriyle ilgili olması zorunludur. Mahkememizce görev hususu resen nazara alınmış olup tensip aşamasından itibaren davacılar ile davalı ....---- tacir olup olmadığı araştırılmıştır.-------gelen yazı cevabı ve davacı vekilinin son celsedeki beyanından açık açık davacıların tacir olmadıkları belirlenmiştir....