Köyü, ... ada ... parsel sayılı taşınmazın, davalı ... tarafından acele el koyma dosyasında belirlenen bedelinin kabul edilmesi sonucu hissesine düşen miktarının adı geçen davalı yönünden tespitine, davalı ... yönünden ise gelir metoduna göre değer biçilerek belirlenen bedelinden hissesine düşen miktarının bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; ...-Davalı ... tarafından acele el koyma dosyasında tespit edilen bedelin kabul edildiği ve hissesine düşen miktarın tamamı acele kamulaştırma dosyasında depo edildiğinden adı geçen davalıya ödenecek bedel bakımından faize hükmedilmemesi ve davalı ...'a ödenecek bedel yönünden ise acele el koyma kararı ile belirlenen bedelden hissesine düşen kısmının mahsubundan sonra kalan fark bedele yasal faiz yürütülmesi gerektiği halde yazılı şekilde tüm bedele bitiş tarihi gösterilmeksizin faize hükmedilmesi, ......
ilişkin hüküm kurulmaması gerektiğinin düşünülmemesi, 2- Bozma öncesi acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan 14.677.885,96....
Bölüm kararı da göz önüne alınarak, acele el koyma kararından sonra davalılar adına bankaya bloke edilen miktarın tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsubundan sonra kalan fark bedele, bu sürenin bitim tarihi olan 27.09.2011 tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için faiz işletilmesi gerektiğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin tümüyle çıkarılmasına, yerine (Dava konusu taşınmazın, kamulaştırma bedelinin 3.789,39-TL olarak tespitine, bu bedelden acele el koyma dosyasında bloke edilen 2860,28-TL’nin mahsubu ile Ziraat Bankası Alaçam Şube Müdürlüğüne yatırılan 924,20-TL fark bedelin davalılara tapudaki payları oranında ödenmesi için bankaya müzekkere yazılmasına) b) Kamulaştırma bedelinin ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının sonuna gelmek üzere, (acele el koyma kararı ile tespit edilen miktarın belirlenen kamulaştırma bedelinden mahsubundan sonra kalan fark bedele 27.09.2011 tarihinden itibaren karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına...
Ancak; 1- Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca mahkemece tespit edilecek değerin mal sahibi adına yatırılmasından sonra taşınmaza el konulabileceği düzenlendiği halde, mahkemece acele el koyma kararı ile belirlenen bedelin değil, aynı kanunun 7139 sayılı Yasa ile değişik 10/8. maddesi yanlış yorumlanarak, idarece oluşturulan kıymet taktir komisyonunun belirlediği daha düşük bedelin ödenmesine karar verilerek taşınmaza el konulmasına hükmedilmesi, Kamulaştırma Kanununun 27. maddesine açıkça aykırıdır....
"İçtihat Metni" TARİHİ : 26/11/2015 NUMARASI : 2015/333-2015/592 Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 27.maddesine dayanan bedelin tespiti ve acele el koyma kararının verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ve davalı Hazine vekilinin vaki karara karşı itirazının reddine ilişkin yukarıda gün ve sayıları yazılı ek karar davalı Hazine vekilince temyiz edilmiş ise de; temyizden feragatine ilişkin dilekçe gönderdiği anlaşıldığından, dosyadaki belgeler okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, Kamulaştırma Kanununun 27.maddesine dayanan bedelin tespiti ve acele el koyma kararının verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ek kararın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir. Davalı Hazine vekili Avukat Rüzgan Ümmühan Özkan tarafından UYAP üzerinden gönderilen dilekçe ile temyizden feragat ettiğini bildirmiştir....
nin 20/11/2014 tarihli celsede acele el koyma dosyasında belirlenen bedeli kabul ettiği, davacı idarenin ise 13/01/2015 tarihli celsede acele el koyma dosyasında tespit edilen bedeli kabul etmediğini, bedelin belirlenmesini istediği gözetildiğinde, tarafların bedel üzerinde anlaşmadıkları tespit edildiğinden, esasa girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, acele el koyma dosyasındaki bedel üzerinden kabul kararı verilmesi, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 13/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1)Bozma öncesi hükme esas raporda tespit edilen ve ilk kararın davalı tarafça temyiz edilmemesi nedeniyle davacı taraf yararına oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi gözetilmeden kamulaştırma bedelinin, acele el koyma bedelinin ve fark bedelin hüküm fıkrasında hatalı yazılması, 2)Dava 4 ay içinde sonuçlandırılmadığından tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında tespit edilen bedel mahsup edildikten sonra fark bedele 23.04.2016 tarihinden karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde faiz hükmü kurulması, Doğru değilse de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a) 3 numaralı bendinde geçen (11.474,00) rakamlarının hükümden çıkartılmasına yerine (11.400,74) rakamlarının yazılmasına, b)4 numaralı bendinde geçen (tespit edilen bedelin) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Tespit edilen kamulaştırma bedeli 11.400,74 TL den acele el koyma dosyasında ödenen 3965,41...
Şubesine üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılan) kelimelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, c-5.fıkrasındaki (sonuçlandırılmadığından) kelimesinden sonra gelmek üzere (acele el koyma bedeli davalı tarafa ödenmemişse tespit edilen 337.750,22 TL bedele, ödenmiş ise, tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubu ile 30.494,22 TL fark bedele 28.03.2015 tarihinden karar tarihi olan 22.04.2016 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine) kelimelerinin yazılmasına,Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
için tespit edilen kamulaştırma bedelinden, acele el koyma nedeniyle bloke ettirilen bedel mahsup edildikten sonra; fark bedele dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden günden karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesi gerekirken, acele el koyma bedeline bu bedelin bloke edildiği tarihe kadar faiz işletildiği, bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından;Davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 02.03.2017 gün ve 2016/1881 E. ve 2017/7286 K. sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra, işin esasının incelenmesinde;Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.Arazi niteliğindeki ... ilçesi ... köyü 34 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir....
Ancak; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dört ay içerisinde sonuçlandırılamayan davada, acele el koyma bedelinin davalı tarafa bedel tespiti ve tescil davasından önce veyahut bu dava açıldıktan itibaren 4 aylık süre içinde ödenip ödenmediği tespit edilerek, ödenmemiş ise tespit edilen bedelin tamamına, ödenmiş ise tespit edilen bedelden acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan fark bedele dava tarihinden 4 ay sonrasından karar tarihine kadar faiz yürütülmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm kurulması, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendindeki (acele el koyma bedeli düşüldükten sonra hesaplanan 135.079,52 TL kamulaştırma bedel farkına 29.04.2012 tarihinden karar tarihi olan 21/03/2016 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine, (tapu kaydında haciz veya ipotek şerhi var ise kamulaştırma...