Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kamulaştırmadan vazgeçtiklerini, acele el koyma dosyasında belirlenen bedelin acele el koyma dosyasında depo edilen bedelin davalılara ödenmiş olması halinde davalılardan tahsili, ödenmemiş ise idareye iadesi gerektiğini ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline ilişkin davadan feragat edilmesi halinde acele el koyma bedelinin iade edilip edilmeyeceğine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2.2942 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    Davalının ön inceleme duruşmasında acele el koyma dosyasında belirlenen bedeli kabul ettiğine dair imzalı beyanı ve idarenin de bu beyanı kabul etmesi sonucunda, acele el koyma dosyasında belirlenen bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

      Mahkemece Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca yapılan değerlendirme esas alınarak bedele hükmedilmiş, karar davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Yasa'nın 4650 sayılı Yasa ile değişik 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırma nedeniyle verilen el koyma kararlan taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözümleyen nihai bir karar niteliğinde olmayıp, hukuk tekniği itibariyle değer tespiti mahiyetindedir. Mahkemece oluşturulacak bilirkişi kurulu ile keşif yapılarak fındıklık niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma bedelinin gelir metoduna göre tespiti suretiyle değerinin biçilmesi gerekirken, acele el koyma dosyasında belirlenen verilerle yetinilerek eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 17.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Köyü, ... ada ... parsel sayılı taşınmazın, davalı ... tarafından acele el koyma dosyasında belirlenen bedelinin kabul edilmesi sonucu hissesine düşen miktarının adı geçen davalı yönünden tespitine, davalı ... yönünden ise gelir metoduna göre değer biçilerek belirlenen bedelinden hissesine düşen miktarının bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; ...-Davalı ... tarafından acele el koyma dosyasında tespit edilen bedelin kabul edildiği ve hissesine düşen miktarın tamamı acele kamulaştırma dosyasında depo edildiğinden adı geçen davalıya ödenecek bedel bakımından faize hükmedilmemesi ve davalı ...'a ödenecek bedel yönünden ise acele el koyma kararı ile belirlenen bedelden hissesine düşen kısmının mahsubundan sonra kalan fark bedele yasal faiz yürütülmesi gerektiği halde yazılı şekilde tüm bedele bitiş tarihi gösterilmeksizin faize hükmedilmesi, ......

          ilişkin hüküm kurulmaması gerektiğinin düşünülmemesi, 2- Bozma öncesi acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan 14.677.885,96....

            Bölüm kararı da göz önüne alınarak, acele el koyma kararından sonra davalılar adına bankaya bloke edilen miktarın tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsubundan sonra kalan fark bedele, bu sürenin bitim tarihi olan 27.09.2011 tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için faiz işletilmesi gerektiğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin tümüyle çıkarılmasına, yerine (Dava konusu taşınmazın, kamulaştırma bedelinin 3.789,39-TL olarak tespitine, bu bedelden acele el koyma dosyasında bloke edilen 2860,28-TL’nin mahsubu ile Ziraat Bankası Alaçam Şube Müdürlüğüne yatırılan 924,20-TL fark bedelin davalılara tapudaki payları oranında ödenmesi için bankaya müzekkere yazılmasına) b) Kamulaştırma bedelinin ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının sonuna gelmek üzere, (acele el koyma kararı ile tespit edilen miktarın belirlenen kamulaştırma bedelinden mahsubundan sonra kalan fark bedele 27.09.2011 tarihinden itibaren karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz uygulanmasına...

              "İçtihat Metni" TARİHİ : 26/11/2015 NUMARASI : 2015/333-2015/592 Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 27.maddesine dayanan bedelin tespiti ve acele el koyma kararının verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ve davalı Hazine vekilinin vaki karara karşı itirazının reddine ilişkin yukarıda gün ve sayıları yazılı ek karar davalı Hazine vekilince temyiz edilmiş ise de; temyizden feragatine ilişkin dilekçe gönderdiği anlaşıldığından, dosyadaki belgeler okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, Kamulaştırma Kanununun 27.maddesine dayanan bedelin tespiti ve acele el koyma kararının verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ek kararın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir. Davalı Hazine vekili Avukat Rüzgan Ümmühan Özkan tarafından UYAP üzerinden gönderilen dilekçe ile temyizden feragat ettiğini bildirmiştir....

                nin 20/11/2014 tarihli celsede acele el koyma dosyasında belirlenen bedeli kabul ettiği, davacı idarenin ise 13/01/2015 tarihli celsede acele el koyma dosyasında tespit edilen bedeli kabul etmediğini, bedelin belirlenmesini istediği gözetildiğinde, tarafların bedel üzerinde anlaşmadıkları tespit edildiğinden, esasa girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, acele el koyma dosyasındaki bedel üzerinden kabul kararı verilmesi, Doğru görülmemiştir. Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 13/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ancak; 1- Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca mahkemece tespit edilecek değerin mal sahibi adına yatırılmasından sonra taşınmaza el konulabileceği düzenlendiği halde, mahkemece acele el koyma kararı ile belirlenen bedelin değil, aynı kanunun 7139 sayılı Yasa ile değişik 10/8. maddesi yanlış yorumlanarak, idarece oluşturulan kıymet taktir komisyonunun belirlediği daha düşük bedelin ödenmesine karar verilerek taşınmaza el konulmasına hükmedilmesi, Kamulaştırma Kanununun 27. maddesine açıkça aykırıdır....

                  Ancak; 1)Bozma öncesi hükme esas raporda tespit edilen ve ilk kararın davalı tarafça temyiz edilmemesi nedeniyle davacı taraf yararına oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi gözetilmeden kamulaştırma bedelinin, acele el koyma bedelinin ve fark bedelin hüküm fıkrasında hatalı yazılması, 2)Dava 4 ay içinde sonuçlandırılmadığından tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma dosyasında tespit edilen bedel mahsup edildikten sonra fark bedele 23.04.2016 tarihinden karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde faiz hükmü kurulması, Doğru değilse de, bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a) 3 numaralı bendinde geçen (11.474,00) rakamlarının hükümden çıkartılmasına yerine (11.400,74) rakamlarının yazılmasına, b)4 numaralı bendinde geçen (tespit edilen bedelin) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Tespit edilen kamulaştırma bedeli 11.400,74 TL den acele el koyma dosyasında ödenen 3965,41...

                    UYAP Entegrasyonu