HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, davalının abonelik sözleşmesi yapmayarak yarattığı muarazanın önlenmesi talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre,davacı ile Marbeyaz Makine San. AŞ ile aralarında 01/02/2016 başlangıç tarihli kira sözleşmesi yapıldığı ve davacı şirketin kiracı olduğu, davacı şirketin söz konusu işyerinde elektrik abonesi olmak için davalı şirkete 24/10/2016 tarihinde dilekçe ile müraacat ettiği , abonelik talebinin tesisatın mevcut borçlarının ödenmesi halinde yapılacağının bildirildiği, davalının daha sonra 27/10/2016 tarihinde müracaatı ve 56.281,50TL lik ödeme yapması üzerine 17/11/2016 tarihinde aboneliğin yapıldığı anlaşılmaktadır. Böylece, davanın konusu davalının abonelik sözleşmesi yapmayarak yarattığı muarazanın önlenmesine ilişkin olup, taraflar arasında dava tarihinden sonra abonelik sözleşmesi yapılmakla ,davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır....
Davacı taraf, davalının taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesinde tek taraflı değişiklik yapılarak aboneliğin ticari abonelikten bireysel aboneliğe çevrildiğini, bu hususun sözleşmeye aykırı olduğunu ileri sürerek muarazanın önlenmesini talep etmekte, davalı taraf ise davalının ticari abonelik şartlarını taşımadığını, davalının ticari aboneliğe ilişkin gerekli belgeleri ibraz edeceği yönündeki sözüne istinaden ticari abonelik kaydının oluşturulduğunu savunmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının jeotermal su kullanımına ilişkin aboneliğinin bireysel abonelik mi, yoksa ticari abonelik mi olması gerektiği noktasında toplanmaktadır. Davacının aboneliğinin daha önce ticarethane aboneliği olduğu hususu her iki tarafın kabulündedir. Ancak taraflar arasında daha önce yapıldığı bildirilen abonelik sözleşmesi dosyada bulunmamakta olup, davacı taraf abonelik sözleşmesi bulunduğunu beyan etmekte, davalı taraf ise abonelik sözleşmesi bulunmadığını beyan etmektedir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin kiraladığı iş yerinin önceki iş yeri sahibinin elektrik tüketim borcunun bulunduğunu, müvekkili adına abonelik tesisi talep edildiğinde iş yerinin önceki işleticisinin borcu nedeniyle abonelik sözleşmesi imzalanmadığını belirterek muarazanın giderilmesine, adına abonelik tesis edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, iş yerinin muvazaalı devredildiğini, davacının halen o iş yerinde eski abone ile çalıştığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Davacı, davalı kurumun abonelik sözleşmesi olmasına rağmen kaçak su kullanımı nedeniyle tahakkuk eden bedelin ödenmediğini, bu bedelin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki ilişki davacının iddiası itibariyle abonelik sözleşmesine dayanmaktadır. Sözleşmeye dayanan davalarda zamanaşımı süresi BK. 125. maddesi gereğince 10 yıldır. 3.6.2005 tarihli tutanakta abone numarasına atıfta bulunmak suretiyle taraflar arasında abonelik sözleşmesi olduğu iddia edildiğine göre abonelik sözleşmesi bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak zamanaşımı süresi dolduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 15.60 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 25.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, kurum tarafından dağıtımı yapılan elektrik enerjisinin, abonesizlik sözleşmesi yapılmadan tüketilmesinde, kurum rızasının bulunmadığı açık ise de, kurum tarafından düzenlenip sunulan belgelere ve sanık savunmasına göre, abonelik sözleşmesi sona erdikten sonra yeni bir abonelik sözleşmesi yapmadan, kuruma kayıtlı olan 12601236 seri numaralı sayaçla elektrik kullanıldığının anlaşılması karşısında, sanığın tüketim miktarının belirlenmesinin nasıl engellendiği açıklanmadan, bu kapsamda, abonelik sözleşmesinin feshine ilişkin belgeler, tüketim ekstresi, elektrik kesme ve sayaç mühürleme tutanağı, mükerrer 07/12/2012 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağı getirtilip sayacın kullanılmaya başladığı süreye göre, sayaçtaki tüketimin kurulu güçle orantılı olup olmadığına dair bilirkişi raporu alınmadan eksik kovuşturmayla sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün istem gibi...
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın, 5809 sayılı Kanun'un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerini işlediğinin ve sahte abonelik tesisi gerçekleştirdiğinin iddia edildiği kamu davasında, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Sanıkların 5809 sayılı Kanun'un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerini işlediğinin ve sahte abonelik tesisi gerçekleştirdiklerinin iddia edildiği kamu davasında, suçun sübutu bakımından, sanıkların adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden herhangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen abonelik sözleşmesi gereğince davacının kullandığı jeotermal ısı bedelini ödediği, sistem kullanma bedeli adı altında istenen ek ödemenin sözleşmeye aykırı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, muarazanın giderilmesi ve menfi tespite ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, jeotermal ısı enerjisi kullanımı abonelik sözleşmesi karşısında davacıdan sistem kullanma bedeli adı altında başka bir ödeme istenip istenmeyeceğine ilişkindir. Doğalgaz, elektrik, su, jeotermal enerji ısısı gibi bazı mal ve hizmetlerin satılması ile 2008/9780-13841 ilgili abonelik sözleşmelerinin yapıldığı bir gerçektir. Her mal veya hizmetin kendine özgü alt yapıyı ve sistem kurmayı gerektirdiği ve buna bağlı olarak gerek alt yapı ve gerekse işletme masraflarının bulunduğu da muhakkaktır....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın, 5809 sayılı Kanun'un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerini işlediğinin ve sahte abonelik tesisi gerçekleştirdiğinin iddia edildiği kamu davasında, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik ... ... 5271 sayılı CMK’nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu olan 05.12.2012 tarihli iddianamede sanığın, katılan babasının kimlik bilgilerini kullanarak babası adına ...’tan kredi kullandığı, Finansbank’tan babası adına kredi kartı sözleşmesi ve bankacılık işlemleri sözleşmesi düzenleyerek kredi kartı çıkarıp kullandığı, Turkcell GSM ve internet abonelik sözleşmesi düzenleyerek hat çıkarıp internet aboneliği yaptığı anlatılarak bu şekilde gerçekleşen eylemiyle ilgili sanık hakkında Finansbank’a yönelik eyleminden dolayı banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla banka aracı kılınarak dolandırıcılık ve GSM abonelik sözleşmesi düzenlenmesi eyleminden dolayı özel belgede sahtecilik suçlarından dava açılmış ise de; ...’a yönelik babasının kimlik bilgileriyle kredi kullanması eyleminin de 5237 sayılı TCK'nin 158/1-j maddesinde düzenlenen...