A.Ş adına düzenlendiği ancak davacıya tebliğ edildiği anlaşılmakla, 6183 sayılı Yasanın 55. maddesi kapsamında davacı adına düzenlenmiş ve anılan Yasanın 58. maddesi uyarınca tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin ya da başlatılmış bir icra takibinin bulunmaması, yapılan bu tebliğatın ödeme emri niteliğinde olmayıp borç bildirim yazısından ibaret bulunması karşısında, davanın menfi tespit davası olarak kabul edilip esastan karara bağlanması gerekirken, yazılı biçimde davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/794 KARAR NO : 2023/898 DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 12/10/2023 KARAR TARİHİ : 20/11/2023 Mahkememizde görülmekte olan 3. şahıs tarafından açılan menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda; Davacı vekili dava dilekçesinde . Davalı ---- alacağından dolayı-----aleyhine----. İcra Müdürlüğünün -----. Sayılı dosya ile takip yaptığı, davalı alacaklı -----alacağını tahsil edebilmek için müvekkil şirketlerine ----- haciz ihbarnameleri gönderdiği ancak bu haciz ihbarnamelerinden müvekkil şirketlerinin haberinin olmadığı, ---- Haciz ihbarnamesinin nereye yapıldığı konusunda bilgilerinin bulunmadığını, -----haciz ihbarnamesinin ise usul ve yasaya aykırı olarak T.K.21/2'ye göre muhtara yapıldığının öğrenildiği, ---- haciz ihbarnamesi yönünden -----İcra Hukuk Mahkemesi'nin ----....
< Uyuşmazlık; katma değer vergisi borcundan dolayı 6183 sayılı Kanunun 17.maddesi uyarınca ihtiyati tahakkuk ve 13.maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı alındığı, bu yazının tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde 6183 sayılı Kanunun 9.maddesi gereğince borcu karşılayacak miktarda ve aynı kanunun 10.maddesinde belirtilen teminatlardan birini gösterilmemesi halinde gerekli haciz işleminin resen uygulanacağı yolunda Vergi Dairesi Müdürlüğünce tesis edilen işlemin iptali talebiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteminden ibarettir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 20.maddesinde, haklarında ihtiyati tahakkuk üzerine ihtiyati haciz tatbik olunanların ihtiyati tahakkuk sebeplerine ve miktarına 15.madde gereğince itirazda bulunabilecekleri hükme bağlanmış, aynı Kanunun 15.maddesinde de haklarında ihtiyati haciz tatbik olunanların haczin tatbiki tarihinden, gıyapta, "yapılan" hacizlerde de haczin tebliğinden itibaren yedi gün içinde...
Hukuk Dairesi 2013/794 E. , 2013/3773 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davanın yedi günlük süre içerisinde açılması halinde ise, somut olayda zamanaşımının geçip geçmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. 506 sayılı Kanunun 80.maddesinde 3917 sayılı Kanunla yapılan değişiklik uyarınca, Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gereği öngörülmüş; 3917 sayılı Kanunla yapılan bu değişiklik aynı Kanunun 8.maddesi hükmüne göre, 08.12.1993 tarihinde yürürlüğe girmiş; daha sonra, 24.06.2004 tarih, 5198 sayılı Yasayla aynı maddede yapılan değişiklik sonucunda, Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Yasanın 102. maddesinin de uygulanma olanağı bulunmadığı düzenlemesi getirilmiş ve düzenleme 06.07.2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir....
ü kasten öldürmeye teşebbüs ve tehdit suçlarından açılan kamu davasına, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi gereğince katılma hakkı olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını temsilen Kahramanmaraş Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne davanın ihbarı ve gerekçeli kararın tebliği, verilirse temyiz dilekçesi ve bu durumda düzenlenecek ek tebliğnameyle birlikte Dairemize iadesi için dosyanın incelenmeksizin mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29/02/2016 gününde oybirliği ile karar verildi....
Kurum alacağı için 6183 sayılı Kanunun 55. maddesi uyarınca düzenlenip, tebliğ edilen ödeme emrine karşı borçlu, anılan Kanunun 58. maddesi uyarınca 7 gün içinde iş mahkemesine itiraz davası açabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava; 6183 sayılı Yasa’nın 79. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 23/01/2020 tarihli ve 2020/1 Sayılı Kararı ile kabul edilen ve 28.01.2020 tarihinde 31022 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren İşbölümü Kararı uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’ne ait olup dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 23/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- DDosya içeriğine göre dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Buna göre; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 23/01/2020 tarihli ve 2020/1 Sayılı Kararı ile kabul edilen ve 28.01.2020 tarihinde 31022 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren İşbölümü Kararı uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’ne ait olup dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 24/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kamu alacağına ilişkin olarak anılan madde kapsamında öngörülen menfi tespit davası dışında, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılmasına anılan kanun hükümleri cevaz vermemektedir. Zira, tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmektedir. 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 15 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusu, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 26.04.2006 gün ve 2006/21- 198 Esas, 249 Karar sayılı Kararı). Ancak, 6183 sayılı Kanun'un 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden tanınmamıştır.( Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21- 623 Esas, 2007/717 Karar sayılı kararı da aynı yöndedir.)...