Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK’nun 1007. maddesine dayalı tazminat davalarında, davacı her ne kadar alacağın tamamının ne kadar olacağını dava açarken bilmiyor ve taşınmazın tam değeri toplanacak delillere ve keşif sonucu düzenlenecek raporlara göre belirli hale gelecekse de, davacının dava açarken alacak miktarını belirleyebilme imkanı ve bu belirlediği değere göre kısmi dava açma imkanı bulunduğundan, belirsiz alacak davası şeklinde tazminat isteminde bulunamayacağı gerekçesi ile hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de; TMK'nun 1007. maddesi gereğince açılan tazminat davalarında, dava açıldığı tarihte tazminat miktarının davacı tarafça tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olmadığı, zarar miktarını belirleyebilmesinin davacıdan beklenmediği, zararın ancak tahkikat sonucunda belirlenebilir hale geldiği bir dava türü olduğundan, 6100 sayılı HMK hükümleri gereğince, davacının iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın, davanın başında belirtmiş olduğu alacak talebini...

Ancak; davacı taraf, tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı takdirde çekişmeli taşınmazların belirlenecek gerçek değerlerinin taraflarına ödenmesi isteminde bulunmak suretiyle terditli olarak dava açmış olup, mahkemece tapu iptali ve tescil talebi yönünden yazılı şekilde karar verildiği halde tazminat talebine ilişkin olarak olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Hal böyle olunca davacı tarafın tazminat talebine ilişkin olarak tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün, tazminat talebi yönünden BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara ayrı ayrı iadesine, 08.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme Uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun’un 1007 nci maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2. 4721 sayılı Kanun’un “Sorumluluk” başlıklı 1007 nci maddesinin birinci fıkrası şöyledir: “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.” 3....

      tapu iptali ve tescil davası olduğu, terditli bir talebin olmadığı, davacının tapu iptali ve tescil talep ettiği dava dilekçesinden sonra esasa yönelik yazılı beyanlarında ve özellikle ......

        İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, A- Asıl dava yönünden; 1- Davacıların TAPU İPTAL VE TESCİL TALEBİNİN REDDİ ile davacıların terditli talebi olan TMK m.1007 uyarınca TAZMİNAT TALEBİNİN KABULÜ İLE 912.645,50- TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Arnavutköy Tapu ve Kadastro Müdürlüğüne izafeten Hazine'den tahsili ile asıl dava davacılarına verilmesine, B-Birleşen Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/22 Esas sayılı davası yönünden; 1- Davacıların davalı T17 ve dahili davalı T9 aleyhine açtıkları davanın hem tapu iptal ve tescil hem de terditli talep olan tazminat istemi yönünden ESASTAN REDDİNE, 2- Davalı Arnavutköy Tapu ve Kadastro Müdürlüğüne açılan davanın ise HMK madde 114/1- ı bendi gereği DAVA ŞARTI EKSİKLİĞİ NEDENİYLE USULDEN REDDİNE, C-Birleşen Gaziosmanapaşa 3....

        SAVUNMA: Davalı Maliye Hazinesi vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tapusunun Orman Genel Müdürlüğü tarafından iptal ettirilmiş olduğundan bahisle, Maliye Hazinesine husumet yöneltilemeyeceğini, husumet yönünden itiraz ettiklerini, davaya konu taşınmaza ilişkin ilk orman tahdidinin 1948 yılında, genel arazi kadastrosunun ise 1964 yılında yapıldığını ve itirazsız kesinleştiğini, davaya konu parselin orman vasfında olduğunun kadastro tespiti yapılırken belirlenmiş olup, yasanın aradığı hak düşümü ve zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olup, davaya süre yönünden de itiraz ettiklerini, davacının 1007....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar ile 21.04.2016 tarihli ek karar, davalı tarafından adli yardım ve yasal süre içerisinde duruşma istekli ve davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.11.2019 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden asil davalı ... ile diğer temyiz eden davacılar vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı....

          Köyü, 1064 (92) parsel sayılı kadastro parselinin ihyasına ve dava terditli olarak açılmış olup tazminat talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; davacı vekili, davalı .... ... Belediyesi vekili ve davalı ... İlçe Belediye Başkanlığı vekilinin temyizi üzerine hüküm Dairece hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın kısmen orman sınırları içinde kaldığı belirtildiği halde usûlünce orman araştırması yapılmadığı gerekçesiyle usûlüne uygun tahdit uygulaması yapılıp sonucuna karar verilmesi gereğine değinilerek bozulmuştur. Davacı vekili, bu kez; Daire kararının düzeltilmesini istemiştir. Dava, imar işleminin iptali nedeniyle kök parselin ihyası suretiyle adına tescili, mümkün olmaz ise tazminat isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu taşınmazın bulunduğu alanda .... Belediyesinin 37 nolu imar düzenlemesi yaptığı, daha sonra aynı bölgede .... .......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, terditli olarak açılmış olup, daha sonra taşınmazı davalıya satan kişiye karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat talebine dönüştürülmüş olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2. maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 05.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE (TARAFLAR ARASINDA UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN VEYA OLMAYAN HUSUSLARLA BUNLARA İLİŞKİN DELİLLERİN TARTIŞMASI, RET VE ÜSTÜN TUTMA SEBEPLERİ, SABİT GÖRÜLEN VAKIALARLA BUNLARDAN ÇIKARILAN SONUÇ VE HUKUKİ SEBEP) : Dava; tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle tapu iptali ve tescili (ikame taşınmaz verilmesi) olmadığı takdirde ise; uğranılan zararın 4721 s. TMK'nun 1007. maddesi gereğince tazmini istemlerine ilişkindir. Davanın yasal dayanağı; 4721 s. TMK'nun 706., 1007., 1020. maddeleri, 6098 s. TBK'nun 237. maddesi ile 2644 s. TK'nun 26. maddeleridir. Somut olaya gelince; ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davacının davasının (((talep, cevap, teknik raporlar, gelen yazı cevapları ve tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde, davacı vekilinin tapu iptal ve tescil talebi kesinleşen Mahkeme kararıyla Orman vasfıyla Hazine adına tescil edildiği anlaşıldığı mümkün değildir....

              UYAP Entegrasyonu