WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, tapu iptal tescil terditli olarak tazminat istemli olarak açılmış olup, Mahkemece mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiştir. Hüküm davalı tarafından temyiz edilmiş bulunduğundan verilen karar ve temyiz edenin sıfatına göre, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    1976 yılında da orman sayılmayan makilik olarak Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, dava konusu taşınmazın içerisinde bulunduğu alan Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olmakla beraber, öncesinin Devlet Ormanı olması nedeniyle, tespite itiraz davasının reddi ile yüzölçümü düzeltilerek taşınmazın fazlasının Hazine adına tesciline karar verildiği ve söz konusu kararın 01.07.2008 tarihinde kesinleşmesinden sonra 17.05.2017 tarihinde TMK'nın 1007. maddesine dayalı olarak tazminat istemli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, tazminat miktarı bakımından bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, taşınmazın Kadastro Kanununun 22/a maddesi uygulamasına davacı tarafından itiraz edilmediğini, 22/a maddesi uygulamasının usulüne uygun olarak yapıldığını, arazi kaybının söz konusu olmadığını, arazinin sınırlarının değişmediğini, buna rağmen davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf isteminde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353/(1), b, 2 maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava TMK’nın 1007. maddesine dayalı olarak açılan tazminat istemine ilişkindir....

      Feshin geçersizliği ve işe iade isteminin Mahkemece iki ay içinde sonuçlandırılması ve Yargıtay'ca bir ay içinde kesin olarak karar verilmesi gerekliliği bu istem ile birlikte diğer işçilik alacaklarının aynı davada birlikte veya terditli olarak istenmesi olanağını ortadan kaldırmaktadır. Bu nedenle işe iadeyle birlikte veya terditli olarak diğer işçilik haklarının da dava edildiği hallerde bu davaların ayrılmasına karar verilerek yargılama yapılmalıdır. Somut olayda davacı dava dilekçesinde işe iade yanında ödenmeyen iki aylık ücret alacağının ödenmesini talep etmiş ancak bu talebi ile ilgili harç yatırmamıştır....

        İlk Derece Mahkemesince, taşınmazın tüm sınırlarının eski hava fotoğraflarına uygun olarak doğru sınırlandırıldığı ve doğru bir şekilde ölçüldüğü ve tüm parsel sınırlarının mevzuata göre doğru değerlendirildiği, davacının kendi sınırları içerisinde kaldığını iddia ettiği ve hiçbir zaman zeminde olmadığı ifade edilen yolun, 1955 ve 1976 yıllarına ait hava fotoğraflarında belirgin olarak görüldüğü gerekçesi ile uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine; terditli talep olan tazminat davasının kabulü ile 17.340,13 TL'nin kadastro tarihi olan 28.11.2011 tarihinden itibaren işletilecek faiz ile Hazine'den tahsiline karar verilmiştir....

          Davacılar vekili, 26.12.2014 tarihli dilekçesinde, öncelikle tapu iptal tescil, olmadığı takdirde davacılar.....ödedikleri satış bedelinin 01.03.2014 tarihinden itibaren reeskont faiziyle ödenmesini, ayrıca davacılardan ....’nin taşınmaza yaptığı masrafların yapıldığı tarihten itibaren tahsilini talep ederek asıl davayı terditli olarak olarak ıslah etmiştir. Mahkemece, asıl dava ile birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacılar vekilinin aşağıda yazılı nedenler dışındaki tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, tapu iptali tescil mümkün değilse tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili 26.12.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile asıl davada terditli olarak tazminat talebinde bulunmuştur....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, muarazanın giderilmesi ve bu talep kabul edilmediği takdirde uğranılan zararın giderilmesine yönelik tazminat davasıdır. Mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle; davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince verilen 2017/688 Esas, 2018/765 Karar sayılı ve 30/11/2018 tarihli davanın reddine ilişkin karar, Dairemizin 2019/413 Esas, 2019/1420 Karar sayılı ve 07.10.2019 tarihli kararı ile; "Mahkemece hükme esas alınan denetime elverişli bilirkişi raporu nazara alındığında; muarazanın giderilmesine ilişkin istinaf talepleri yerinde değil ise de; dava, terditli dava olarak açılmış olup, muarazanın giderilmesi talebi kabul edilmediği takdirde sözleşmenin yapılmaması sebebiyle uğranılan zararda talep edilmiştir....

            Dava, TMK’nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. ......18.340 m2 yüzölçümlü taşınmaz 1957 yılında yapılan tapulama tespitine itiraz sonucunda düzenlenen ek tutanak mucibince 14.5.1955 tarih ve.....nolu tapu kaydı uygulanarak ...... adına tespit edilmiş, tespite Orman Yönetimi ve Hazinenin itiraz etmesi üzerine açılan .... Karar sayılı davası ile taşınmazın tahdid içinde ve Hazine adına tapuda orman vasfıyla kayıtlı alanda kalması nedeniyle taşınmazın orman olarak aktarılmasına karar verilmiş, hüküm Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 18.04.1972 tarih ve 1972/400-2876 sayılı kararı ile onanmış, karar düzeltme yoluna başvurulmadan 27.01.1974 tarihinde kesinleşmiştir. TMK’nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan dolayı açılacak davalar için kanunda özel bir zamanaşımı süresi öngörülmemiştir....

              Adına tescil edildiği, davacının sonraki malik olduğu, taşınmazın 3402 Sayılı Kadastro Kanunu 22/A maddesi gereğince yenileme kadastrosu işlemine tabi tutulmakla yüzölçümünün bu kez 6046,55 m2 olarak ölçüldüğü ve kayden düzeltme işleminin kesinleştiği, davacının eksilen 853,45 m2'lik fark kapsamında huzurdaki davayı açtığı sabittir. Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında; 1960 yılında yapılan tapulama çalışmalarında 6900 m² olarak tespit ve tescile tâbi tutulan taşınmazın, sonradan yüzölçümünün 3402 sayılı Kanunun 22/2- a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosunda azalması nedeniyle oluşan zararın da kadastro işlemlerinden kaynaklandığı ve TMK'nın 1007. maddesi anlamında tazmini gerektiği muhakkak olup, davanın kabulünde isabetsizlik bulunmamaktadır. (bknz. Yargıtay 20. H.D. 2015/9986- 2016/1002 E.K....

              Kadastro Mahkemesinin 17/07/2006 tarih ve 2004/3 E. – 2006/26 K. sayılı ve aynı gün 2005/30 E. – 2006/37 K. sayılı kararlarıyla, anılan parsellerin orman niteliğiyle ... adına tescillerine karar verildiğini, müvekkillerinin bu şekilde ortaya çıkan zararından, TMK’nın 1007. maddesi uyarınca Hazinenin sorumlu olduğunu belirterek, anılan parsellerin rayiç bedelleri olarak fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 10.000,00.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsiline karar verilmesi isteğiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı gerçek kişiler vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu