Mahkemece anılan mahkeme kararı ve İİK 194. madde hükmü gözetilerek bir işlem yapılması için hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....
Ağır Ceza Mahkemesi’nin 01.07.2020 gün ve 2020/194 E. 2020/217 sayılı kararıyla, sanık ve müdafiinin katıldığı oturumda TCK’nın 149/1-h, 62. madde ve fıkraları uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezasına hükmedildiği, hükmün sanık müdafii tarafından süresinde temyiz edildiği, sanık ...’ın 06.07.2020 tarihinde Maltepe 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu aracılığıyla “... dosya kapsamında aldığım cezamın tüm temyiz haklarından feragat ediyorum, cezamın onaylanmasını istiyorum.” şeklinde dilekçe sunduğu, İstanbul Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 10.07.2020 gün ve 2020/194 E. 2020/217 sayılı ek kararıyla "CMK'nın 266/3. maddesinde "150 nci maddenin ikinci fıkrası uyarınca, kendisine müdafii atanan şüpheli veya sanıklar yararına kanun yoluna başvurulduğunda veya başvurulan kanun yolundan vazgeçildiğinde, şüpheli veya sanık ile müdafiinin iradesi çelişirse müdafiinin iradesi geçerli sayılır” gerekçesiyle sanık ...'...
Türk Medeni Kanununun 194/3. maddesindeki "aile konutu şerhi konulması için ilgilisinin tapu müdürlüğüne başvurması gerekliğine" dair değişiklik 19.02.2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Dava tarihi itibarıyla mahkeme aile konutu şerhi konulmasına ilişkin davada isteğin esası hakkında karar vermekle görevlidir. Ne var ki; taraflara ait nüfus kaydından tarafların karardan sonra 19.04.2016 tarihinde boşandıkları anlaşılmaktadır. Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre, dava konusu taşınmaz aile konutu olmaktan artık çıkmış, yasanın 194. maddesinin konuta sağladığı koruma sona ermiştir. Bu halde dava konusuz hale gelmiştir. Bu husus gözetilerek davanın esası hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm tesisi ve dava tarihi itibariyle tarafların haklılık durumu dikkate alınarak yargılama giderleri ile vekalet ücreti tayin ve takdir edilmek (HMK m. 331/1)) üzere, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
(TMK. m. 194/1) Toplanan delillerle, davacı kocanın “açık rızası” kanıtlanmış değildir. Türk Medeni Kanununun m. 194/1. hükmüne göre “açık rıza” alınmadan yapılan işlemin “kesin hükümsüz” olduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan sebeplerle değerli çoğunluğun farklı görüşüne katılmıyorum....
Köyü çalışma alanında bulunan 194 ada ... parsel sayılı ....172,... metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile çekişmeli 194 ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümün davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye nispi temyiz karar harcının temyiz edenden alınmasına, 08.....2014 gününde oybirliği ile karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 31/03/2015 NUMARASI : 2014/603-2015/194 Lütfiye Şentürk ve müşterekleri ile E.. Ç.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 31.02.2015 gün ve 2014/603 Esas 2015/194 Karar sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 17.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesinin 2015/12917 Esas, 2018/194 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/01/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2015/12917 Esas, 2018/194 Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın beraatine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Keşif sonucu tanzim edilen fen bilirkişi ve orman bilirkişi raporlarında dava konusu yerin 194 ada 166 nolu orman parseli içinde olduğunu belirtmiş olup orman bilirkişi raporunda ayrıca yerin memleket haritasında açık alan amenejman planı meşçere haritasında iskan alanı içinde, kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulama haritasına göre orman sayılmayan yer olarak sınırlandırılan alan içinde kaldığı tesbiti karşısında arazi kadastrosunun hangi tarihte yapıldığı ve kesinleştiği, 194 ada 166 nolu tapu kaydı getirtilerek, orman kadastrosu ve 2/B uygulamasının kesinleşme tarihleride sorulup gerekirse mahallinde yeniden farklı bilirkişilerle keşif yapılıp tapu kaydının değerini koruyup korumadığı da araştırılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve tesbiti gerekeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/05/2014 NUMARASI : 2013/396-2014/194 Taraflar arasında görülen davada İstanbul (Kapatılan) 51. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 22/05/2014 gün ve 2013/396-2014/194 sayılı kararı onayan Daire’nin 13/02/2015 gün ve 2014/16212-2015/1885 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesinin 3. fıkrasının 3 numaralı bendi uyarınca yetkisizlik kararlarının onanması kararına karşı karar düzeltme isteminde bulunulamaz. Davacı vekilinin karar düzeltme istemi ise, mahkemenin 22.05.2014 tarihli yetki sebebiyle ret kararını onayan 13.02.2015 tarihli Dairemizin kararına karşı olduğundan, anılan Kanun hükmü gereğince davacı vekilinin dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Ağır Ceza Mahkemesinin 2023/587 Esas sayılı davasının BİRLEŞTİRİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Kadirli Ağır Ceza Mahkemesinin 01.06.2023 tarih ve 2022/194 Esas, 2023/110 Karar sayılı BİRLEŞTİRME KARARININ oy birliğiyle KALDIRILMASINA, Davaların ayrı ayrı YÜRÜTÜLMESİNE, Dava dosyasının mahkemesine iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.05.2024 tarihinde karar verildi....