TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 194 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı, davalı Mahsuni ile boşandıklarını, davalıya ait 493 parselde kayıtlı (4) bağımsız bölüm numaralı meskenin aile konutu olduğunu, hak sahibi olan Mahsuni'nin,bu konutu, rızasını almadan boşanma davasından önce diğer davalı Serkan'a satış göstererek muvazaalı olarak devrettiğini ileri sürerek, satış işleminin ve davalı Serkan üzerindeki tapu kaydının iptali ile taşınmazın eski malik davalı Mahsuni adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile taşınmazın Serkan üzerindeki tapu kaydının iptaline ve davalı Mahsuni adına tesciline karar verilmiş, kararı davalı Mahsuni temyiz etmiştir. İptal ve tescil isteği Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesine dayan-maktadır....
Davacılar ... ve ..., paydaş oldukları 196 ada 4 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 600 metrekare yüzölçümündeki kısmının davalıya ait 196 ada 19 parsel sayılı taşınmaz içerisinde tespit edildiğini, 196 ada 4 parselin yine paydaş oldukları 194 ada 94 parselden 600 metrekare katılarak tamamlandığını ileri sürerek, davalıya ait 196 ada 19 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 600 metrekare yüzölçümündeki kısmının 196 ada 4 parsele, 196 ada 4 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 600 metrekare yüzölçümündeki kısmının ise 196 ada 94 parsele eklenmesi suretiyle adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, 194 ada 94, 196 ada 4 ve 19 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Ceza Dairesinin 22/03/2021 tarih ve 2021/194 (E), 2021/378 (K) sayılı kararı; "istinaf başvurusunun esastan reddine" dair. TEMYİZ EDENLER : Sanık müdafii, katılan vekili TÜRK MİLLETİ ADINA ...Bölge Adliye Mahkemesi 1. CezaDairesinin 22/03/2021 tarih ve 2021/194 (E), 2021/378 (K) sayılı kararının sanık müdafii ve katılan vekili tarafından 5271 sayılı CMK'nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının beş yılın üzerinde olması nedeniyle bölge adliye mahkemesi kararının 5271 sayılı Kanun'un 286/2-a maddesi gereğince temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede; ...Bölge Adliye Mahkemesi 1....
-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı ... ...’in 114 ada ... parsel ve 194 ada 29 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. ...-194 ada ... parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazlarına gelince; anılan taşınmazın üzerinde bulunan evin davalı ... ...’e ait olduğu kesinleşmiş mahkeme ilamı ile sabit olduğundan, taşınmazın toplam değerinin ne kadarının arza, ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin tespitine yönelik hükme esas alınan ........2013 tarihli bilirkişi ek raporu ile ........2011 tarihli bilirkişi raporu arasında muhdesatın taşınmazın toplam değerine oranı hususunda çelişki ve büyük ölçüde farklılık bulunduğu görülmektedir....
Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m. 194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfını devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürebilir. Evlilik, boşanma ile sona ermiş ise, Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinin "aile konutuna" sağladığı koruma da sona erer ve diğer eşin rızası alınmadan yapılan tasarruf işlemi yapıldığı andan itibaren geçerlilik kazanır. Toplanan delillerden; davacı ile davalı ...’ın karardan sonra 15.06.2016 tarihinde kesinleşen ilamla boşandıkları anlaşılmaktadır. Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre dava konusu taşınmaz aile konutu olma niteliğini kaybetmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhi Konulması-Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davanın aile konutundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil davası ( TMK m. 194) olduğu, davacı eşin açık rızası alınmadan yapılan satış işleminin geçersiz olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının kabulü ile taşınmazın davalı eş Yüksel adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, verilen bu karar davalı eş tarafından temyiz edilmiştir. Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır. (TMK md. 194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir....
Köyü çalışma alanında bulunan 188 ada 38 ve 194 parsel sayılı 13.502.63 ve 8.899,40 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... mirasçıları ... ve müşterekleri adına tespit edilmiştir. ... mirasçısı davacı ..., taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 188 ada 38 parselin tamamını, 188 ada 194 parselin 2/5 payının adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 188 ada 38 ve 194 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tarafların müşterek kök muris ...’dan geldiği ve muris ...’ın ölümünden sonra mirasçıları arasında terekesinin taksim edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kiralanan taşınmazın tahliyesi talebiyle başlatılan takipte, şikayetçinin icra mahkemesine başvurusunda; takibe konu taşınmazın aile konutu olduğunu,TMK'nun 194.maddesi gereği alacaklıya gerekli ihtarı yaparak kira sözleşmesinin tarafı haline geldiğini, mecburi takip arkadaşı olması ve TMK'nun 194. maddesi gereğince tahliye taahhüdünün geçersiz bulunması nedeniyle takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....
Aile konutunun, hak sahibi eş tarafından devri ve konut üzerindeki hakların sınırlandırılması, diğer eşin açık rızasına bağlıdır (TMK m. 194). Bu rıza alınmadan konutla ilgili yapılan tasarruf işlemi geçersizdir. Bu geçersizliği, rızası gereken eş konutun bu vasfını devam ettirmesi koşuluyla evlilik birliği süresince ileri sürebilir. Evlilik, boşanma ile sona ermiş ise, Türk Medeni Kanununun 194. maddesinin "aile konutuna" sağladığı koruma da sona erer ve diğer eşin rızası alınmadan yapılan tasarruf işlemi yapıldığı andan itibaren geçerlilik kazanır. Toplanan delillerden; tarafların 03.12.2015 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları anlaşılmaktadır. Evlilik boşanma ile sona erdiğine göre dava konusu taşınmaz aile konutu olma niteliğini kaybetmiştir....
İİK'nın 194. maddesinde; acele haller dışında müflisin davacı ... davalı olduğu hukuk davalarının duracağı ve alacaklıların 2. toplanmasından 10 gün sonra devam olunacağı hükmü getirilmiştir. Eldeki dava az yukarıda açıklandığı gibi 14.11.2012 tarihinde açıldığı ve dava devam ederken 16.12.2014 tarihinde davalı şirketin iflasına karar verildiği halde mahkemece, İİK'nın 194. maddesi gereğince herhangi bir işlem yapılmamıştır....