Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin denetim raporunu hastane yöneticisinin çalışma odasından alarak fotokopisini çekip ... da Bugün Gazetesine sızdırdığı iddiası ile ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/10814 soruşturma numaralı dosyası ile soruşturma işlemlerine başlanmış ise de, yapılan soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Ne var ki, davacının soruşturma dosyası kapsamındaki ifadesinde açıkça “... Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde temizlik elemanı olarak çalıştığını, hastane yöneticisinin odasının anahtarının kendisinde bulunduğunu, bu anahtar ile hastane yöneticisinin odasına giderek söz konusu denetim raporunu alıp fotokopisini çektirdiğini, söz konusu raporu daha sonra yerine koyduğunu, fotokopiyi de okuduktan sonra imha ettiğini, suç işlemek gibi bir kastının bulunmadığını, sadece merak ettiği için söz konusu raporu aldığını ve bu raporu gazeteye sızdırmadığını beyan ettiği” tespit edilmiştir....
İcra Ceza Mahkemes'inin 14.06.2022 tarihli kararı ile sanık hakkında ticari işletme yöneticisinin kasten alacaklıyı zarara uğratması ve alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçlarından zamanaşımı nedeniyle davaların düşürülmesine, ticareti usulüne aykırı terk etmek suçundan sanığın beraatine karar verilmiştir. II. TEMYİZ SEBEPLERİ 1.Müşteki vekilinin temyiz istemi, süre tutum dilekçesiyle yapılmış olup, gerekçeli karar tebliğine rağmen gerekçeli temyiz dilekçesi sunulmamıştır. III. GEREKÇE A.Sanık Hakkında Ticari İşletme Yöneticisinin Kasten Alacaklıyı Zarara Uğratması Ve Alacaklıyı Zarara Uğratmak İçin Mevcudu Eksiltmek Suçlarından Verilen Kararlar Yönünden; Mahkeme tarafından 21.01.2014 tarih ve 2012/995 Esas, 2014/52 Karar sayılı hükümle sanık hakkında verilen beraat kararlarının temyiz edilmesi sonucu Yargıtay 12....
Davalı vekili duruşmadaki beyanında; "beyanlarımızı tekrar ederiz mahkemeniz, yetkili değildir bu konuda bölge adliye mahkemesi kararı ve bu doğrultuda ilk derece mahkemelerince verilen yetkisizlik kararları vardır, davacıları farklı ancak konusu ve davalısı aynı kişidir," şeklinde beyanda bulunmuştur, Dava dilekçesi, ekleri ve taraf beyanlarından anlaşıldığı üzere, davalının ortak ve yöneticisi olduğu dava dışı ... şirketine yatırım için para yatıran ve hisse alan davacının, davalının hileli davranışları ve şirketin iflası dolayısıyla davacının alacağını tam olarak alamadığı, davalının Türkiye'de bulunan ve beyan edilmeyen malvarlığı nedeniyle şirket yöneticisinin sorumluluğuna ilişkin hükümler uyarınca alacak isteminde bulunulduğu ve bu nedenle takip başlatıldığı, itiraz üzerine de takibin durdurulduğu ve işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Yani dava, haksız fiil ve şirket yöneticisinin sorumluluğu nedenlerine dayalı itirazın iptali davasıdır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/637 Esas KARAR NO : 2021/388 DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/10/2020 KARAR TARİHİ : 14/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkil şirketin eski adıyla ... Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti nin şirkete ait karar defterinde yazılı olduğu şekilde 14/09/2010 tarihinde şirket ortaklarından ...'nun ve şirket ortaklarından olmayan davalı ...'un süresiz olarak şirket müdürlüğüne atanmalarına, bu kararın Ticaret Sicil Gazetesine bildirilmesine ve yeni imza sirkülerinin tanzim edilmesine oy birliği ile karar verildiğini, karar defterinde bulunan 2010/02 numaralı kararın ise İzmir ......
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-İİK'nın 333/a maddesine aykırılık suçuna ilişkin olarak kurulan hükme yönelik incelemede, Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamı uyarınca, sanığa isnat edilen İİK’nın 333/a maddesinde düzenlenen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, takibin kesinleştiği 22/01/2015 tarihi itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumlarının takdiri gerekirken, herhangi bir inceleme yapmadan eksik...
K.. da beyanında, yıllardan beri apartmanın yöneticisinin bulunmadığını, 2014 yılının Ocak ayında sanığın aynı zamanda apartmanın mülk sahibi de olması nedeniyle yönetici olmayı kabul ettiğini, apartmanın işleri ile kim rast gelirse onun ilgilendiğini, elektrik faturalarını da rastgele birilerinin yatırdığını ve sayaçta mühür görmediğini beyan etmesi, dosya arasında bulunan mühürleme tutanağında V.....
Fesihten önce davacıdan alınan savunmada davacının yöneticisinin bilgisi olduğu, yöneticisinin bilgilendirme kayıtları olduğunu, amirinin bilgisi olması nedeniyle ve sağlık sorunları olması nedeniyle rapor almadığını, yöneticisinin de izin de olması nedeniyle yasal prosedür ve işlemlerinin yapmadığını savunulduğu anlaşılmıştır. Davacı tanığı Hatice Oguray beyanında davacının müdüründen izin aldığını, buna ilişkin tüm yazışmaları davacının kendisine gösterdiğini, yazışmalardan müdürünün izin verdiğini anladığını belirtmiş, davacının takım lideri olduğunu ifade eden tanık olarak dinlenen Yusuf Serim ise, davacının devamsızlık yaptığı ilk gün rahatsız olduğunu ve doktora gideceğini kendisine bildirdiğini, kendisinin de bunu İK ya bildirdiğini, İK'nın kan tahlillerini de almasını istediklerini, davacının kan tahlilleri ve rapor sunmadığı için devamsızlıktan iş akdinin feshedildiğini beyan etmiştir....
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının, 16.02.2015 tarihinden itibaren 07.12.2017 tarihinde iş akdi haklı nedenle feshedilene kadar müvekkili şirket nezdinde kurumsal ilişkiler destek asistanı olarak çalıştığını, davacının iş akdi devam etmekte iken 06.10.2017, 20.10.2017, 03.11.2017, 09.11.2017, 10.11.2017, 14.11.2017 ve 21.11.2017 tarihlerinde işe gelmediği ve mazeretsiz devamsızlık yaptığının tespit edildiğini, davacının 03.11.2017, 09.11.2017, 10.11.2017 ve 14.11.2017 iş yeri servisine binmediğinin tespit edildiğini, davacının 21.11.2017 tarihinde ofiste bulunmamasına rağmen; ofisteymiş gibi hareket ettiğini, kendisi ile görüşmek isteyen Seda Asan'a gerçek dışı beyanda bulunduğunu, şirket çalışanı Seda Asan arasında ofis mesajlaşma - programı - üzerinden gerçekleştirilen görüşmeden de görüleceği üzere, 21.11.2017'de Seda Asan Davacıyı şirket içerisinde göremediğini belirtmiş ve birçok defa kendisini görmesi gerektiğini davacıya açıkladığını, ancak davacının her...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, limited şirket yöneticisinin haklı sebeple azli ve şirkete kayyım atanması istemine ilişkin açılan davada davanın kime yöneltilmesi gerektiği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 1.6102 sayılı Kanun'un 630 uncu maddesi. 2.Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 04.03.2002 tarihli, 2002/9420 E., 2002/1762 K. sayılı; 25.03.2002 tarihli, 2002/10398 E., 2002/2662 K. sayılı; 10.01.2014 tarihli, 2012/8208 E., 2014/474 K. sayılı kararları. 3. Değerlendirme Dava, limited şirket yöneticisinin haklı sebeple azli ve şirkete kayyım atanmasını istemine ilişkindir. 6102 sayılı Kanun'un 630 uncu maddesi uyarınca her ortak, haklı sebeplerin varlığında yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını ve sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir....
./08/2003 tarihinden itibaren ... yıl süre ile şirketi temsil ve ilzama yetkili müdürü olduğunu, davalının temsilcisi olduğu şirket aleyhine ... .... İcra Müdürlüğünün 2010/187 Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü yol ile başlatılan takibin kesinleştiğini ancak şirketin borca batık bulunduğunu, 08/03/2011 tarihinde borç ödemeden aciz belgesinin alındığını, ileri sürerek tahsil edilemeyen 62.537,27 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alacağın 2004 yılına ait olup icra takibinin aynı yıl başlatıldığını, sorumlular hakkında karşılıksız çek düzenlemekten şikayet gerçekleştiğini, davacının zararın ... tarihinin 2004 yılı olduğu ve yine bu tarihte şirket yöneticilerin davacı tarafından bilindiğini, açılan davanın ...'nun 336 maddesinde düzenlenen şirket yöneticilerinin sorumluluğuna dayandığını, zamanaşımı defiinde bulunduklarını savunarak davanın reddini istemiştir....