Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sanığın beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK.nun 321. maddesi uyarınca tebliğname gibi BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan "sanığın atılı suçtan beraatına" ibaresinin çıkartılıp, yerine "vaki şikayet yokluğu sebebiyle sanık hakkında açılan kamu davasının CMK.nun 223/8. maddesi gereğince düşmesine" denilmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.09.2011 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi (Bakırköy Asliye Ceza Mahkemesi) SUÇ : Reşit olmayanla cinsel ilişki HÜKÜM : Şikayet yokluğu nedeniyle kamu davasının ortadan kaldırılması İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Gerekçeli karar başlığında mağdure isminin ... yerine ... olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası kabul edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki takibin iptali ve yetki itirazına ilişkin davada Erdek İcra Hukuk ve Bandırma İcra Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, yetki itirazı ile takibin iptali istemine ilişkindir. Erdek İcra Hukuk Mahkemesince; tarafların tacir olmaması nedeniyle aralarındaki yetki sözleşmesinin geçersiz olduğu, kambiyo senetlerine mahsus takiplerde borçlunun ikametgahı mahkemesi yetkili olduğundan Bandırma İcra Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

        O halde, mahkemece, borçlunun yetki itirazının reddi ile diğer şikayet ve itiraz nedenleri incelenerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; yazılı gerekçe ile yetki itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir. Şikayeti haklı gösterecek bazı emare ve olguların zayıf ve dolaylı da olsa varlığı yeterlidir. Bunlara dayanarak başkalarının da aynı olay karşısında davalı gibi davranabileceği hallerde şikayet hakkının kullanılmasının uygun olduğu kabul edilmelidir. Aksi halde şikayetin hak arama özgürlüğü sınırları aşılarak kullanıldığı, kişilik değerlerine saldırı oluşturduğu sonucuna varılmalıdır. Dosya kapsamından, davalının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği 25/06/2013 tarihli şikayet dilekçesinde, davacının ... 1....

            KARAR Davacı vekili 5233 Sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun uyarınca zararların karşılaması için davalı idareye başvurduğunu, başvuru neticesinde 103.192,53 TL'nin ödenmesine karar verildiğini ve taraflar arasında imzalanan sulhnameye 26.07.2007 tarihinde valilik tarafından olur verildiğini, anılan yasanın 13. maddesinde “tazminat tutarlarının olur tarihinden itibaren 3 ay içinde ödenmesi” kararlaştırıldığında ödemenin 27.10 2007 tarihinde yapılması gerektiğini; ancak davalı idarenin ilgili sulhnameyi tek taraflı iptal ederek yeni bir sulhname hazırladığını, bu sulhnameyi itirazi kayıtla imzaladıklarını ve yeni hazırlanan sulhnameye göre ödemenin 13.10.2008 tarihinde yapıldığını, 27.10.2007 tarihinde ödemenin yapılmış olması gerektiğinden ödeme tarihine kadar geçen süre için faiz alacağı olduğunu, faiz alacağının tahsili amacı ile başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğinin belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına...

              -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin 2006 yılı Ocak ayı aidat ödemesinin yapılmadığını öğrenmesi üzerine ödeme yaptığını ve makbuz aldığını, kendisinin 214,96 TL borcu olduğunun bildirilmesi ile itirazi kayıt ile ödemeyi yaptığını, bu ödemenin 2006 yılı Ocak ayı 60,00 TL aidatına işletilen faiz olduğunu öğrendiklerini, kooperatifin bildirim yapmaması nedeniyle kusurlu olduğunu, faiz miktarının fahiş olduğunu, daha sonra kendisine 4.184,51 TL borç bildirildiğini ve bunu da itirazi kayıt ile ödediğini, 24.09.2008 tarihli mektup ile de borcun 4.369,10 TL olduğunun bildirildiğini, davacının borçlu olmadığı aksine alacaklı bulunduğunu ileri sürerek, davacının borçlu olmadığının tespiti ile 4.184,51 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında eksik alım nedeni ile her yıl sonunda bir önceki yıla dair ceza koşulunun istenebilmesi için takip eden yılda henüz ifaya başlanmadan önce davacı bayi tarafından karşı tarafa itirazi kayıt bildirilmesi veya ihtar çekilmesinin gerektiği, buna göre taraflar arasında 26/06/2011 tarihli bayilik sözleşmesi ile 26/06/2011 tarihli taahhütnamenin imzalandığı, davacı şirket tarafından davalıya keşide edilen ... ....

                  Müdürlüğü tarafından 1.712,60 TL tutarında trafik cezasının müvekkili kuruma kesildiğini, söz konusu trafik cezasının müvekkili tarafından itirazi kayıtla ödendiğini, kaza yapan kişi tarafından açılan tazminat davası sonucu Yargıtayca söz konusu kazadan dolayı müvekkilinin kusurlu bulunmadığı, ...'nın kusurlu olduğuna karar verildiğini belirterek, itirazi kayıtla ödemek durumunda kalınan trafik para cezasının davalıdan alınarak, müvekkili kuruma ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Belediyesi vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın 3533 Sayılı Yasa kapsamında olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir....

                    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2021/427 ESAS - 2021/621 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı borçlu vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 27. İcra Dairesinin 2021/9518 esas sayılı dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde Ankara İcra Dairelerinin yetkili olmadığını, senetteki yetki sözleşmesi geçersiz olup Kastamonu İcra Dairesinin yetkili olduğunu belirterek yetki itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu senette Ankara mahkemelerinin yetkili kılındığını belirterek davanın reddini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu