Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Şube Müdürlüğün’ce zapt ve muhafaza altına alınması üzerine ... ’in ödediği satış bedelini talep ettiğini, durumun davalıya ihbar edilmesine rağmen sonuç alınamaması üzerine ... ile aralarında 14.4.2006 tarihli uzlaşma protokolü imzalanarak 12.500,00 TL ödeme yaptığını, yapılan ödemenin rücuen tahsili amacıyla davalı aleyhine ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2006/1855 e. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, araç satışının dava dışı araç malikine vekaleten yapıldığını, bu nedenle husumetin asile yöneltilmesi gerektiğini beyan eden savunma yaparak davanın reddini dilemiştir....

    Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıya danışmanlık hizmet bedeli karşılığı ödenen bedelin hiçbir dayanağının olmadığının yapılan teftiş sonucu öğrenildiğini ileri sürerek davalıya yapılan ödemenin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, zamanaşımının dolduğunu ileri sürmüş, esastan davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığı kabul edilerek, davacının yaptığı fazla ödemeyi 10.06.2011 tarihli bakanlık yazısını tebliğ alarak öğrendiği ve 1 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 01.10.2012 tarihinde davalıdan ödeme talep ettiği ve davanın da 1 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığı gerekçesiyle zamanaşımından davanın reddine karar verilmiştir....

      Somut olayda, davacının 24.10.2007 tarihinde davalıdan noter satış sözleşmesi ile satın alıp, adına tescil ettirdiği aracın, çalıntı olması nedeniyle, 10.7.2010 tarihinde kolluk güçlerince zapt edildiği uyuşmazlık konusu değildir. Davacının satın almış olduğu araç, zapt edildiğine ve davalı da sözleşme içeriğindeki bedele itiraz etmediğine göre davacı, davalıya ... olduğu sözleşmede yazılı satış bedelinin iadesini isteyebilir. Ne var ki aracın, satış tarihinden (24.10.2007) zapt edildiği tarihe (10.7.2010) kadar, davacının zilyetliğinde kalmış olması nedeniyle, BK. 192 maddesinin 1.bendi gereğince, “alıcının istihsal ettiği yararlanmanın” da satış bedelinden tenzil edilmesi, başka bir ifade ile, satılanın zaptı ile birlikte, alıcının satılandan elde ettiği faydaların, sebepsiz zenginleşme kurallarına göre hükmedilen alacaktan mahsubu gereklidir. (Bkz....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı görevsizlik nedeniyle davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; davalının işleteni olduğu aracın, müvekkili nezdinde kasko sigortalı araca çarparak hasarlanmasına neden olduğunu, müvekkili tarafından 2.644 TL hasar bedelinin sigortalısına ödendiğini, yapılan ödeme ile müvekkilinin sigortalısının haklarına halef olduğunu, ödenen bedelin tahsili için yürütülen takibe davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, vaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir....

          Dava, kat mülkiyeti kurulmuş olan ana taşınmazda, davalı binaya ait atık su borularından akan suların, sigortalı işyerine sızmasıyla meydana geldiği iddia olunan hasar nedeniyle, sigorta tarafından ödenen bedelin, davalıdan tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19. maddesinde her kat malikinin anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır. Aynı Kanun'un Ek 1. maddesinde ise kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesi'nde çözümleneceği öngörülmüştür. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmesi gereken hususlardandır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacılar, 1707 parsel numarasında kayıtlı olan taşınmazın satış bedeline mahsuben davalılara toplam 15.000,00 YTL ödeyip, ödenen paralara karşılıkda davalılardan 15.000,00 YTL bedelli teminat bonosu aldıklarını ancak davalıların iştirak halindeki mülkiyeti müşterek mülkiyete çevirmemeleri nedeniyle satıştan vazgeçtiklerini ve ödenen bedelin tahsili için davalılar aleyhine icra takibi yaptıklarını, ancak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsilini istemişlerdir....

              Davacı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan taşınmaz satış vaadi sözleşmesinde fiili teslim tarihinde fatura tanzim edileceğini, sözleşmenin imza tarihinde KDV oranının % 18 olduğunu ancak sözleşmenin 8.2 maddesinde faturanın düzenleneceği teslim tarihinde KDV oranında artış olması halinde bu bedelin alıcıdan tahsil edileceği, azalış olması halinde ise fazla bedelin iade edileceği yönünde hüküm bulunduğunu, KDV oranının % 8'e inmiş olmasına rağmen davalı tarafça fark bedelin iade edilmediğini belirterek, bu bedelin tahsili için başlatılan icra takibine, davalı tarafça yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak fatura tarihindeki KDV oranının, sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan oranın altında olması nedeniyle davalıya ödenen fazla KDV miktarının tahsili için başlatılan icra takibine, itirazın iptali istemine ilişkindir....

              Somut olayda, çiçek üreticisi olan davacının, kooperatif üyesi olduğu sırada, üretmiş olduğu çiçeklerin Yalova’da davalı kooperatifin temin ettiği araçlara teslim edilip, kooperatifçe İstanbul’da satılması nedeniyle elde edilen bedelin, kooperatifçe eksik ödendiği iddiasıyla eksik ödenen bedelin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.Dava tarihinde davacı davalı kooperatif üyeliğinden ayrılmış olsa da, dava konusu uyuşmazlık kooperatif ile davacının kooperatif üyeliği sırasındaki ihtilaftan kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın HUMK’nun 17. maddesi uyarınca İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafından düzenlenen bonoda müvekkilinin kefaleti nedeniyle bono alacaklısına ve ayrıca bankadan kullanılan kredinin davalıya verildiğini ve kredi borcunuda kendilerinin kapattığını ödenen tüm bedelin tahsili için icra takibi yaptığını, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kredinin davacı tarafından çekildiğini ve tüm kredi taksitlerini ve borcun tamamını müvekkilinin ödediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü -KARAR- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 18-22 Mayıs 2011 tarihleri arasındaki ...'na katılım konusunda anlaşmaya varıldığını, bedel olarak davalıya 8.850,00 Euro ödeme yapıldığını, davalının, daha sonra müvekkiline anlaşmanın iptal edildiğini ve ödenen paranın iade edileceğini bildirdiğini, iadenin gerçekleşmemesi nedeniyle 21.859,00 TL'nin tahsili amacıyla aleyhinde başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında herhangi bir anlaşma ve iddia edilen bu anlaşmaya bağlı bir ödeme bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu