İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Yetki itirazının kaldırılması talebinin REDDİNE karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; icra takibine karşı yapılan itirazın kesin olarak kaldırılması talebine ilişkindir. Yapılan yargılama , toplanan deliller, tarafların iddaları , Suluova İcra Müdürlüğü'nün 2021/617 Esas sayılı icra takip dosyası bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının İK'nın 68. maddesi uyarınca alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun yapmış olduğu itirazının kesin olarak kaldırılması isteminde bulunduğu görülmüştür....
Gerekçe ve Sonuç Takibin dayanağı olan senedin ön yüzündeki "Not-Senet icraya verilmeyecek verilse bile itiraz edilecek" şeklinde açıklamanın mücerret borç ikrarını ortadan kaldırmadığı, İİK'nın 68/1 maddesinde sayılan belge niteliği taşıdığı, senet kambiyo vasfında olmadığından yasal faiz istenebileceği, buna göre takip tarihine kadar istenebilecek yasal faizin 28.578,08 TL olarak hesaplandığı ve itirazın kaldırılması talebinin kısmen ile; borçlunun takibe itirazının 190.000,00 TL ana para alacağı ve 28.578,08 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz yönünden kaldırılmasına ve tespit edilen miktarlar üzerinden takibin devamına, alacaklının takip tarihine kadar işlemiş 18.893,29 TL faiz yönünden itirazının kaldırılması talebinin reddine, borçlunun alacaklıya itiraz edilen asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatı ödemesine hükmedilmiştir. IV. İSTİNAF A....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde; borçlu T3 ile alacaklı T1 arasında 52.000 TL borç verilmesine ilişkin anlaşmaya varıldığını, 52.000 TL'nin ödenmesi için taraflar arasında 07.06.2018 tarihli bir sözleşme düzenlendiğini, taraflar arasında düzenlenen sözleşme kapsamında bir vade tarihinin belirlenmediğini, ancak yapılan sözleşmenin üzerinden ödemenin yapılmasını beklemeye dair makul bir süre geçmesine ve alacaklı müvekkili tarafından ödeme talep edilmesine rağmen borçlu tarafından borcun ödenmediğini, bunun üzerine müvekkili tarafından Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2021/241 E. sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, takibin borçlunun itirazı ile kötü niyetli olarak durdurulduğunu, takibin dayanağının borçlu tarafından ikrar olunan sözleşme olduğunu, borçlunun imzasını taşıyan, likit alacak içeren sözleşme uyarınca borçlunun haksız itirazının kaldırılması gerektiğini belirterek, itirazın kaldırılması ile takibin devamına karar verilmesini, borçlunun takip...
Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, borcun ödendiğinin İİK.nun 68.maddesinde yer alan nitelikte belgeler ile ispatlanmadığı, İİK.nun 269/c maddesi dikkate alınarak takip talepnamesinde yer alan kiranın muaccel olduğu gerekçesiyle davalının itirazının kaldırılmasına, ödenmeyen takip talepnamesinde yer alan aylara ilişkin kira borcu açısından temerrüde düşen davalının İİK.nun 269/a maddesi gereğince kiralanandan tahliyesine, asıl alacağın (6.000,00 TL) %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İcra Mahkemesi Davacıya ait taşınmaza ilişkin haczedilmezlik itirazının kabulü ile haczin kaldırılması istemine ilişkin olarak açılan davada... 1. Asliye Hukuk ( İcra Mahkemesi sfatıyla) ve ... 2. İcra Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, davacıya ait taşınmaza ilişkin haczedilmezlik itirazının kabulü ile haczin kaldırılması istemine ilişkindir. ... 1....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlular aleyhinde genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız takipte, borçluların borca itiraz etmesi üzerine alacaklının itirazın kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, borçlu ... Enerji Otomotiv San. Tic. Ltd. Şti.’nin itirazının kaldırılması talebinin reddine, borçlu ...’nun itirazının kaldırılması talebinin reddine, asıl alacağın %20’si oranında kötü niyet tazminatının alacaklından alınarak borçluya verilmesine karar verildiği, alacaklı ve borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, ......
Temyiz Sebepleri Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 174. maddesi yollamasıyla 158 ve 179 uncu maddeleri 3....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İlk derece mahkemesince de belirtildiği üzere, Kat Mülkiyeti Kanunun 33. maddesi gereğince ana taşınmazın olduğu yer mahkemesi yetkili olduğundan ayrıca söz konusu borcun para borcu olması nedeniyle alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden, davalı borçlunun yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla, yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmesinde ve yine aynı kanunun 37/son bendine göre kesinleşen işletme projeleri ile kat malikleri kurulunun işletme giderleri ile ilgili kararların İİK'nun 68/1 maddesinde belirtilen belgelerden olması nedeniyle bu belgeye dayanılarak itirazın kaldırılması isteminde bulunabileceğinden ve davalı tarafça da borcun ödendiği ispatlanamadığından, davalı borçlunun takibe itirazının kaldırılmasında ve yine şartları bulunduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
TİC .yönünden davacının itirazının kaldırılması talebinin kabulüne, -Davalı borçlunun Ankara 17 İcra Müdürlüğünün 2021/82 esas sayılı takip dosyasındaki itirazının KALDIRILMASINA, Takibin DEVAMINA, -Asıl alacağın %20 si oranında tazminatın davalı borçludan alınarak davacıya verilmesine, -Davalı T3 T4 T6 yönünden açılan davanın REDDİNE, - Davalı vekilinin tazminat talebi hakkında tazminat talebinin REDDİNE," karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; kefil davalılar yönünden de davanın kabulünün gerektiğini, ilk derece mahkemesi kararının hatalı olduğunu bildirerek istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, hakaret, cinsel taciz HÜKÜM : Hükümlülük Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. 1-) a- Sanık hakkında 29.11.2004 tarihinde işlenen tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelemesinde; Suç tarihi itibari ile sanığın sabıkasının olmaması gözetilerek, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve TCY.nın 7/2. madde ve fıkrası uyarınca sanık yararına olan 5728 sayılı Yasanın 562. maddesinin 1.fıkrası ile CYY.nın 231/5. maddesinde öngörülen, hükmolunan cezanın geri bırakılması sınırının iki yıla çıkarılması ve anılan Yasa maddesinin 2.fıkrası ile de CYY.nın 231/14. maddesindeki suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması koşulunun kaldırılması karşısında, mahkemede hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılmaması...