Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takibin iptali şikayetinde takibin tedbiren durdurulması talebinin reddine dair ara kararın istinaf talebinin reddine dair ara karara ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; İcra hukuk mahkemelerine yapılan şikayet başvurusuyla birlikte takibin tedbiren durdurulmasına yönelik taleplerin HMK'da düzenlenen ihtiyati tedbir niteliğinde olmadığı, bu sebeple HMK'nun ihtiyati tedbirle ilgili hükümlerinin icra hukuk mahkemesine açılan davalarda takibin geçici olarak durdurulmasına ilişkin taleplerde uygulanma imkanının bulunmadığı, bu sebeple bu taleplerle ilgili icra hukuk mahkemesince verilen kararlara karşı istinaf yolunun kapalı olduğu, bu sebeple ilk derece mahkemesince takibin geçici olarak durdurulmasına ilişkin davacı vekilinin talebinin reddine dair tensip ara kararına yönelik istinaf başvurusunun 11/08/2022 tarihli ara kararla reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

GEREKÇE; Uyuşmazlık; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde takibin iptali/icra emrinin iptaline ilişkin şikayet niteliğindedir. Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2019/5781 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Akbank T.A.Ş. Vekili tarafından, borçlular Serdar Demir ve T1 hakkında 24/07/2019 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya örnek 6 icra emrinin 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 24/02/2020 tarihinde takibin iptali/icra emrinin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. Somut olayda; ilk derece mahkemesince davalının kabul beyanı nedeniyle şikayetin kabulüne karar verilmiş ise de dosya kapsamında mevcut vekaletnameler incelendiğinde davalı alacaklı vekilinin kabul yetkisini içerir vekaletnamenin fiziken mevcut olmadığı gibi UYAP’a taranmış kabul yetkisi içerir vekaletnamenin de mevcut olmadığı görülmüştür....

takibin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

Bu hüküm dışında mühlet içerisinde takip yapıldığı ve bu hususun 2004 sayılı İİK'nın 294/1 maddesi gereğince yasaklandığı anlaşıldığı" gerekçesiyle davanın kabulüne, takibin davacı yönünden iptaline karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirkete karşı başlatılan takibin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip olup İcra İflas Kanunu 295 .maddesi uyarınca rehinli takiplerin başlatılmasında herhangi bir hukuksal engel bulunmadığı, ilk derece mahkemesinin verdiği kararın hukuka aykırı olup, başlatılan takibin davacı yönünden iptalini gerektirir hukuki bir sebep bulunmadığını, belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı icra takibinde takibin iptali istemine ilişkin şikayet niteliğindedir....

Mahkemece davanın kabulü ile takibin devamına karar verilmiş ise de, davacı ilamlı icra dosyası ile 21.2.2007 tarihinden sonraki faiz alacağını tahsil edeceğinden yalnızca asıl davanın açıldığı 10.6.2005 tarihi ile ilamlı icranın işleme alındığı 25.11.2008 takip tarihi arasında işleyecek faiz alacağını isteyebilecektir. Bu hususun gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, itirazın iptaline konu takibin faiz alacağına ilişkin olması nedeniyle takibin devamına şeklinde hüküm kurulmakla, faiz alacağına faiz yürütülmesine sebebiyet verilmiş olmaktadır ki, bu durum B.K.nun 104/son maddesi hükmüne aykırı olup, bozmayı gerektirir....

    Bu haliyle icra takibine konu olan ipoteğin henüz mevcut olmayan alacaklar bakımından da konulmuş olması sebebiyle bu ipoteğe dayanılarak ilamlı yolla ipoteğin paraya çevrilmesi mümkün olmadığından davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmış ve açılan davanın bu nedenle kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davacının takibin iptali yönündeki talebinin KABULÜ ile İstanbul Anadolu 4. İcra Müd. 2019/27564 esas sayılı dosyasından başlatılan takibin iptaline karar verilmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2019/3299 E. sayılı dosyasından aynı hükmü takibe koyduğu, bu nedenle şikayet konusu takibin mükerrer olduğu, ayrıca dayanak ilamda birleşen dosya yönünden gemi üzerinde rehin hakkının tanınmasına ve tespitine karar verilmediği ileri sürülerek takibin iptalinin talep edildiği, İlk Derece Mahkemesince, takibin mükerrer olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne ve takibin iptaline karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, 2009/11532 E. sayılı dosyasının esasının “2009” olsa da bu dosyadan ihtiyati haczin infazının istendiği, daha sonra takibin ise 14.03.2019 tarihinde başlatıldığı, 2019/3299 E. sayılı takibin ise 12.03.2019 tarihinde başlatıldığı, şikayet konusu iptali istenen takibin daha önce başlatıldığı, takibin mükerrerliğe dayalı olarak iptal edilemeyeceği, İlk Derece Mahkemesi kararının bu nedenle yerinde olmadığı, dayanak ilamda birleşen dosyada kanuni rehin hakkının tanınmasına ve tespitine dair bir hükmün...

      başlatılan şikayete konu ilamlı icra takibinin açıkça usul ve yasaya aykırı olup dava sonuna kadar İİK md. 22 hükmü gereğince takibin tedbiren durdurulması ve neticeten takibin ve icra emrinin iptali amacıyla ... bu şikayet başvurusunda bulunmak gerektiğini, 9-İcra dosyası kapsamının karar vermek için yeterli olduğunu, yargılama aşamasında toplanacak başkaca bir delil de bulunmadığından, duruşma açılmasına ve yargılama yapılmasına gerek olmaksızın evrak üzerinde inceleme yapılarak, şikayetin kabulü ile anılan ilamlı takibin ve icra emrinin iptaline, mahkemece yargılama yapılması uygun görülür ve duruşma günü tayin edilir ise ileride telafisi imkansız sonuçlar doğmaması adına tensiple birlikte icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        Ne var ki bu durumda takibin değil icra emrinin iptali gerektiğinden, mahkemece diğer ipotek yönünden de takibin iptaline karar verilmiş olması da usul ve yasaya aykırıdır....

        Yine, takibin ilamlı icra takibi olduğu, ilamlı icra takibinde icra emrinin iptali halinde davacı aleyhine tazminata hükmedileceğine yönelik yasal düzenleme bulunmadığından, davacının tazminat talebinin reddine yönelik kararda isabetsizlik bulunmadığı, ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....

        UYAP Entegrasyonu