Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2019/306 Esas sayılı dosyasında 19/07/2019 tarihli tensip tutanağında 19/07/2019 tarihinden itibaren 3 ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici mühlet içinde borçlu T5 Şirketi aleyhine 6183 sayılı yasaya göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hiç bir takip yapılmamasına, evvelce başlamış takiplerin durması, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmaması yönünden ihtiyati tedbir konulmasına, 04/10/2019 tarihinde konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğu değerlendirilerek T5'ne 04/10/2019 tarihinden itibaren 1 yıllık kesin mühlet verilmesine, ihtiyati tedbirlerin devamına karar verildiği anlaşılmıştır....
DAVA Şikayetçi, sıra cetvelinde pay ayrılan davalıya ait takip dosyasında borçluya yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz ve geçersiz olması sebebiyle takibinin kesinleşmediğini, ödeme emri usulüne uygun tebliğ edildiği kabul edilse bile haciz konulan borçlunun 3.kişilerdeki parası 6 ay içerisinde dosyaya istenmediğinden haczin düştüğünü, kendi alacağının rüçhanlı alacak niteliğinde olduğunu, düzenlenen sıra cetvelinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile davalı alacaklıya yapılan yersiz ödemenin geri alınmasını talep ve şikayet etmiştir. II. CEVAP Şikayet olunan vekili, takibin usule uygun olarak kesinleştiğini, davacının alacaklı olduğu takip dosyasının kesinleşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. III....
ihtiyati hacizlerin kesin hacze dönüşmediğini, davalı alacaklı ile yapılan mutabakat sonucunda müvekkili şirket aleyhine uygulanan bir kısım ihtiyati hacizlerin fek edilmesinin taraflarca kararlaştırıldığını, alacaklının ihtiyati haczin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünün 07.04.2021 tarihli kararı ile esas takibe geçilip ödeme emri borçlulara tebliğ edildiğinden harcın ödeme emri tebliğ ile doğacağından takip çıkışı üzerinden % 4.55 oranından tahsil harcı ödenmesi halinde talebin kabulüne karar verildiğini, takip kesinleşmediğinden ve ihtiyati haciz takip işlemi olmadığından tahsil harcı ödenmesi konusundaki 07/04/2021 tarihli kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek icra müdürlüğü kararının iptalini talep etmiştir....
Sayılı numarayı almış olduğu, davacı müvekkiline icra emri gönderilmeksizin ve usul ve yasaya aykırı şekilde müvekkil aleyhine haciz işlemlerinin yapıldığını iddia ederek şikayet yoluna başvurmuş, icra dosyası ve dava dosyası incelendiğinde, her ne kadar icra emri gönderilmeden haciz işlemi yapılmış ise de 24/09/2019 tarihinde İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/1291 D.iş 2019/1321 K. Sayılı kararı ile icra dosyasına ihtiyati haciz kararı verildiği dosyaya konu taşınmaz 26/09/2019 tarihinde ihtiyaten haciz edildiği anlaşılmakla, şikayetin reddine " dair karar verildiği görülmüştür....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen tanıma ve tenfiz davasında verilen ihtiyati haciz kararı üzerine haciz işlemi yapıldığını, takibin 17.04.2013 tarihinde kesinleşmesi ile ortada ihtiyati haciz kalmadığını, İstanbul 14. icra Hukuk Mahkemesi 2012/843 Esas-2012/585 Karar sayılı kararı ile takibin iptaline karar verildiğini, kendilerine kesinleşen tanıma ve tenfiz ilamı gereği yeniden icra emri tebliğ edildiğini, ihtiyati haciz kararına göre konulan haczin fekkini İcra Müdürlüğü'nden istemelerine rağmen taleplerinin reddedildiğini beyanla İcra müdürlüğünün redde ilişkin 10.07.2013 tarihli işleminin iptali ile İstanbul 32. İcra Müdürlüğü'nün 2011/5597 E. sayılı takip dosyası üzerinden konulan hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, tenfiz kararının 21.02.2013 tarihinde kesinleştiği ve takibin iptaline yönelik karar kesinleşmeden önce ihtiyati haczin kaldırılması talebi ile İstanbul 46....
Şikayet olunan vekili, sıra cetveline konu üç icra takibinin de ihtiyati haciz kararına dayandığını, müvekkilinin alacaklı olduğu...dosyası ile başlatılan icra takibinin daha önce kesinleştiğini, takip talebiyle fazla talep ettikleri faiz miktarından vazgeçtiklerini, buna ilişkin muhtıranın borçluya 24.09.2013 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emri ve muhtıraya herhangi bir itiraz olmadığını, yeniden ödeme emri tebliği gerekmediğini, şikayetçi... takibinin 03.10.2013 tarihinde kesinleştiğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre sayılı icra dosyasında alacaklı şikayet olunan vekilince, alacak miktarında hata yapılması nedeniyle takip tutarından daha az miktarda düzeltilmesi talebi nedeniyle yeniden ödeme emri tebliğinin gerekmediği, sıra cetveline konu iki icra takibinin de ihtiyati haciz kararına dayandığı, ihtiyati hacizlerin süresi içinde infaz edildiği ve icra takibi başlatıldığı, haciz ihbarnamelerinin......
Sayılı ilamı ile şikayetin kabulüne, "asıl alacak kısmının icra emrinden çıkartılmasına karar verildiğini ve akabinde 26.07.2021 tarihli icra emrinin müvekkiline tebliğ edildiğini, ilgili icra dosyasına tehir-i icra kararı getirildiğini, icra emri gönderilmesinin ve başvuru harcı yatırılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek, şikayetin kabulünü, takibin durdurulması yönünden ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....
Gerçek kişi davalıların usulen yapılan itirazları nedeniyle takibin durduğu anlaşılmakla ,itirazın iptali davasının incelenmesi gerekirken anılan gerekçeyle bu davalılar yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalı şirket hakkında, ihtiyati tedbir kararı verilmesi nedeniyle takip yapılamayacağından bahisle davanın reddine karar verilmiş,ise de takip tarihi olan 06/07/2017 tarihinde ihtiyati tedbir kararının halen yürürlükte olup olmadığı araştırılmamış,takip yasağının itirazın iptali davasına etkisi üzerinde durulmamıştır.İst.Anadolu 4. ATM nin 2016/1439 esas sayılı dosyasında 20/12/2016 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının devam edip etmediği araştırılmadan ,ihtiyati tedbir kararının davaya etkisi üzerinde durulmadan davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf başvurusu; ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın "İhtiyati tedbirin şartları" başlıklı 389. Maddesi; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." "İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar" başlıklı 341. maddesi de "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir" şeklindedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emirlerinin iptali ve menkul ve gayrimenkullere konulan haczin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir....