Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddelerinde yer alan düzenlemelere yapılan bir atıf bulunmadığından, takip dayanağı belgenin icra emri ile birlikte borçluya tebliği zorunlu değildir. İcra emrinde dayanak ilam bilgilerine yer verilmesi yeterlidir. Somut olayda icra emrinde takip dayanağı ilama ait bilgilerin yer aldığı görülmüştür. Bu nedene dayalı davacının ödeme emrinin iptali yönündeki talebi yerinde görülmemiştir....

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra emrinin müvekkili ile vekalet ilişkisi sona eren vekile tebliğ edildiğini, alacaklı asilin ve vekilinin adres bilgilerinin icra emrinde yer almadığını, icra emrinde faiz hesaplamalarına ilişkin açıklama yer almadığını, davalı tarafın iyiniyet ve dürüstlük kurallarına aykırı davrandığını, davalı tarafından 2018 senesinde %33, 2019 senesinde %30 faiz oranı uygulanmasının hukuka aykırı olduğunu, ilamda brüt olarak belirtilen kalemler nete çevrilmeden icra emri düzenlendiğini, "yakacak yardımı alacağı"nın ilama aykırı olarak talep edildiğini, Susurluk İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/28 E. 2020/20 K. sayılı kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile davaya konu icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.; DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, işçi alacağına istinaden başlatılan Susurluk İcra Müdürlüğü'nün 2019/203 esas sayılı icra takibinde icra emrinin iptali ile icra emrinde talep edilen...

Davalı kefil vekili 17.08.2015 tarihli itiraz dilekçesinde; ilk ödeme emrinde müvekkili Halil İbrahim ...’nin isminin yazmamakta olduğunu, bu durumda ortada borçlu bilgileri birbiri ile uyuşmayan 2 farklı ödeme emrinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin alacaklıya belirtilen miktarda kira borcu bulunmadığını, ödeme emrinde belirtilen faiz oranı ve hesaplamasında da yanlış yapıldığını bildirerek takibe konu borca konu asıl alacağa, işlemiş faize, oranına, miktarına ve hesaplamaya itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlular tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak borçluların itirazının kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şikayetin süresinde olmadığını, takip öncesi faize süresinde itiraz olmaması sebebiyle alacağın kesinleştiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece; borçluya ödeme emrinin 04/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emrinde yıllık %25 avans faiz oranının açıkça belirtilmesine rağmen yasal 5 günlük itiraz süresinin 09/03/2021 tarihinde sona erdiği halde, borçlunun süresinden sonra 16/03/2021 tarihinde icra mahkemesine müracaatla itirazda bulunduğu ve ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik bir şikayetinin de bulunmadığı anlaşıldığından icra müdürlüğü karar ve işleminde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı ve borçlunun itirazlarının süre aşımı sebebiyle reddine dair karar verilmiştir. Davacı vekili itiraz süresinin tebliğden itibaren başlayacağını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/631 Esas 2016/59 Karar sayılı ilamda yasal faize hükmedilmiştir. İcra emrinde, takip tarihinden itibaren talep edilen faize ilişkin olarak "...%9 yasal faiz oranından az olmamak üzere artan oranlarda faiz.." talep edilmesi, yasal faize ilişkin hükme aykırılık teşkil eder. Bu durumda, icra emrinde %9 yasal faiz denildikten sonra " oranından az olmamak üzere artan oranlarda" ibaresinin icra emrinden çıkartılarak yerine" değişen oranlarda" ibaresi eklenerek icra emrinin düzeltilmesi gerekir. Mahkeme hükmünün anılan gerekçe ile de bozulması gerekirken bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar verildiği görüldüğünden borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile bozma ilamının sair temyiz itirazlarının reddi kısmının kaldırılmasına ve önceki bozma ilamına, açıklanan hususun bozma sebebi olarak eklenmesine karar vermek gerekmiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2021/14224 Esas sayılı icra takibini başlattığını ve temlik ettiğini, takip talebinde faizin işlemeye başladığı günün belirtilmediğini, İİK 58. maddesinin 2. bendinin 3. fıkrasına göre alacaklı faizin işlemeye başladığı günü, faiz oranını ve işlemiş faizin miktarını takip talebinde belirtmesi gerektiğini, faizin işlemeye başladığı gün belirtilmediğinden gösterilen işlemiş faizin miktarının doğruluğu ve oranının basit bir hesapla tespit edilemeyeceğini, takip talebinde ve ödeme emrinde faize faiz istendiğinin yazılı olduğunu, takip talebinde "18.670,41 TL faiz alacağı (İstenen: Yıllık Reeskont Avans)" ibaresinden işlemiş faize faiz talep edildiği anlaşıldığını, faize faiz talep edilmesinin yasal dayanağı bulunmadığını, bu durumun bir sonucu olarak 25/03/2020 tarihli dosya hesabı raporunda hatalı olarak faize faiz işletildiğini, böylece borçluya fazladan borç çıkartıldığının görüldüğünü, dolayısıyla bu kapak hesabının da hatalı olduğunu, ilamda yazılı olandan fazla faiz...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun işlemiş faize yönelik temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetçi borçlu icra mahkemesine yaptığı başvuruda; gönderilen yenileme emrinde borç miktarı olan 17.580,28TL'nin üzeri çizilmek suretiyle 339.226,54TL borç miktarlı yenileme emri gönderildiğini, ana paraya fahiş faiz işletildiğini, yasal faiz üzerindeki talebin aykırı olduğunu ileri sürerek işlemiş ve işleyecek faiz talebinin iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece takipte istenilen faizin %144 olduğu, ödeme emrine süresinde itiraz edilmediği ve kesinleşen takipteki faiz oranına göre borç hesabı yapıldığından...

        itiraz ederek takip talebine uygun olmayan ikinci takip talebi ile icra emrinin iptalini talep ettiği,mahkemece İcra emrindeki işlemiş faiz kaleminin iptaline, mevduat faizi işleyecek alacak kalemleri yönünden faiz başlangıç tarihinin 04/09/2014 olarak kabulü ile faiz hesabının yeniden yapılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Emrine İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; müvekkili aleyhine başlatılan ilamla dayalı takipte fazla faiz talep edildiğini, ayrıca dayanak ilamda vekalet ücreti miktarı belirtilmediği halde icra emrinde vekalet ücreti talep edildiğini ileri sürerek icra emrinin iptalini istemiştir....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2423 KARAR NO : 2023/668 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUT İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2021 NUMARASI : 2021/35 ESAS 2021/109 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrinde Faize İtiraz KARAR : Mut İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02/07/2021 tarih 2021/35 esas 2021/109 karar sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Mut Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/93 esas 2018/606 karar sayılı ilamının Mut İcra Dairesinin 2018/1565 esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, icra emrinde alacaklara işletilen faiz oranı hatalı olduğu gibi işletilen faizin detaylarının yer almadığını, hangi tarihler arasında hangi faiz oranlarının işletildiğinin belirtilmediğini, yine işletilen faiz oranı olarak Merkez Bankası oranı olarak yıllık %32 olarak belirtildiğini ve bu oran üzerinden tahsilinin talep edildiğini...

            UYAP Entegrasyonu