Davacı, iş-eser sahibi; davalı ise yüklenicidir. Büyükçekmece Sulh Hukuk Hakimliği'nin 2005/397 D.İş sayılı dosyası üzerinden davacı tarafından yaptırılan delil tespiti incelemesi sonucu 22.08.2005 tarihli bilirkişi raporu düzenlenmiş ve bu rapor, davaya dayanak alınmıştır. Bu bilirkişi raporunda, giderim bedeli uyuşmazlık konusu olan araçtaki hasarın oluşmasının kesin sebebinin davalı tarafından araçtan çıkarılan silindir kapağı contası yerine takılan contanın (3 mm) küçük olması gösterilmiştir....
e karşı nitelikli yaralama suçunda kurulan hükme yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın savunmasında üzerine atılı suçu kabul etmemesine, müştekinin ifadesinde kolundan bükerek kendisini itekleyen ve kaldırıma düşürerek kolunun kırılmasına neden olan şahsın ... ... olduğunu söylemesine, olayın ... tanığının ... ... olmasına göre, tanığın kimlik ve adresinin tespiti ile taraflar arasında geçen olayın ayrıntılarının tanıktan sorulması ve sonucuna göre hüküm tesisi gerekir iken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, C- Sanık hakkında basit yaralama ve hakaret suçundan kurulan hükme yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın savunmasında üzerine atılı suçu kabul etmemesine, müştekinin ifadesinde ... ...'...
Ancak; 1-Sanığın rızası alınmadan, kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilmesi suretiyle TCK'nın 50/1-f madde ve fıkrasındaki "gönüllü olma koşuluna" uyulmaması, 2-Kabule göre de, Sanık hakkında, infazı kısıtlayacak şekilde, çalışacağı iş kolunun belirlenmesi, Kanuna aykırı ve sanık İ.. K..'ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Hükümden önce son söz hazır bulunan sanığa verilmemek suretiyle, CMK’nın 216/3. maddesine aykırı davranılması, 2-Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezası, TCK’nın 50/1-f. maddesi uyarınca kamuya yararlı bir işte çalıştırma seçenek yaptırımına çevrilirken, sanığın rızasının alınmaması ve 5275 sayılı Kanunun 105/2. maddesi uyarınca sanığın çalıştırılacağı iş kolunun belirlenmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’nin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davacının çalışmalarının geçtiği davalı ... nin aynı iş kolunda faaliyet gösteren değişik iki işyerinde fesih tarihi itibari ile çalışan işçi sayısının ise 9 kişi olduğu anlaşılmıştır. 4857 S.K nun 18 maddesinde işe iade davası açılabilmesi için fesih tarihi itibari ile işverenin aynı iş kolunda faaliyet gösteren işyerlerirnde en az 30 işçi çalışması dolayısı ile işyerinin iş güvencesi kapsamında olması gerekir .Her ne kadar davacı vekilinin iddialarında geçen dava dışı ...nin ortaklarından ... 'nın dosyamız davalısı davacının bağlı bulunduğu alt işveren ... Hizlmetleri Ltd Şti nin de ortağı olduğu ve yine her iki şirketin merkez adreslerinin de aynı olduğu anlaşılmış ise de söz konusu dava dışı şirketin faaliyet gösterdiği iş kolunun dosyamız davalısı alt işverenin faaliyetinin dışında kalan konular olduğu bu sebeple her iki şirketin iş kollarının aynı olmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir....
Talebin 5434 sayılı Kanun kapsamında bağlanan aylığın daha yüksek olması gerektiğine ilişkin olması durumunda şimdiki gibi karar verilmelidir. 4.Talebin davalı bankada özel hukuk hükümlerine göre çalıştırıldığının tespiti ve devamla buna göre davalı Vakıftan aylık bağlanması gerektiğinin talep edilmesi durumunda, 5434 sayılı Kanun kapsamında bağlanan aylığın iptali de söz konusu olacağından, bu yönden görevli yargı kolunun idare mahkemeleri olması gerektiği, davalı vakıftan aylık bağlanması talebi yönünden ise iş mahkemelerinin görevli olacağının gözetilmesi gerekmektedir. 5.Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince davacının talebi açıklattırılıp gerektiğinde 5434 sayılı Kanun kapsamında bağlanan aylığın iptali yönünden tefrik kararı verilip tefrik edilen dosya hakkında yargı yolu uyuşmazlığı nedeniyle red kararı verilmeli, davalı vakıftan aylık bağlanması talebi yönünden ise işin esasına girilerek elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir....
Mahkememizce, dosyamızın rekabet ve sektör uzmanı bilirkişilere tevdii ile tarafların iş ve faaliyet kollarının tespiti, "..." ibaresinin iltibas yaratıp yaratmadığı, davalının "..." ibaresinin kaynağı olduğu ileri sürülen ... markasının dünyadaki karşılığı ve davalı ile olan distribütörlük ilişkisinin irdelenmesi, kesim ve basım makineleri olan ... markasının sektörel durumunun değerlendirilmesi, ... ibaresinin davalı tarafından haklı olarak kullanılıp kullanılmadığının tespiti konusunda inceleme yapılarak rapor alınmasına karar verilmiş, dosyamız bilirkişi heyetine tevdi edilmekle, bilirkişiler 09/06/2021 tarihli raporlarında, davalının ticaret unvanının davacı unvanına tecavüz teşkil etmediğini, unvanlar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını rapor etmişlerdir....
İş Mahkemesi'nin 2017/1 esas sayılı dosyası ile açılan davada maluliyet oranının tespiti için SGK'ya karşı dava açmak üzere kendilerine süre verildiğini belirterek, davalı kurum sigortalısı işçinin maluliyetin tespitini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; Ankara 40. İş Mahkemesi'nin 2017/1 esas sayılı dosyasında alınan raporlarda müvekkilinin maluliyet oranının % 50 olarak tespit edildiğini, müvekkilinin kolunun kopma noktasına geldiğini, kolunun kısalması nedeniyle elini kullanamaz olduğunu, senelerdir tedavi ve ameliyatlarının devam ettiğini, Ankara 40....
sonra bisikletinin kolunun takılması sonucu dengesini kaybedip düşerek otobüsün tekerinin üzerinden geçmesi sonucu nitelikli yaralandığı olayda; sanığın mahkemedeki katılanı korna ile uyardığı ancak katılanın yanındaki arkadaşıyla konuştuğu için kendisini duymadığı, kusurunun olmadığı yönündeki ve bu beyanı doğrulayan müştekinin arkadaşı ...'...
ın, 31/03/2009 tarih saat 14:00 sıralarında metal döküm makinasının enjeksiyon presinde sıkışan parçayı çıkarmak için diğer makinalarda çalışan iş arkadaşları sanıklar ... ve ...'dan yardım istediği, onarım sırasında sanıklardan ...'ın kontrol panelindeki düğmelere yavaşça basacağı, sanık ...'ın pistonun alt tarafındaki switch'e basacağı, katılanın da sıkışan parçayı sıkıştığı yerden çıkaracağı hususunda anlaştıkları, sıkışan parçayı çıkarmaya çalıştıkları sırada sanıklardan ...'ın kontrol panelindeki düğmeleri hızlıca kapatmasından dolayı katılanın sol ön kolunun makinaya sıkışarak koptuğu olayda; katılanın aşamalardaki istikrarlı beyanlarından sanık ...'...