Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli ve yetkili olduğunu belirterek yetki ve görev itirazında bulunmuş, iddianın ve olayda plakası tespit edilemeyen aracın bulunduğunun tespiti gerektiğini, sadece zarar görenin beyanına dayanılarak zararın trafik kazası sonucunda meydana geldiği iddiasının kabul edilemeyeceğini, aracın kusurunun, davacının maluliyet durumunun, kazanç halinin tespiti gerektiğini, ... Hesabından olay tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, avans faizi talep etmenin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; trafik kazasından doğan maddi tazminat davası niteliğindedir. Mahkememizin davalı ... Hesabı aleyhine açılan davanın reddine, davalı ......
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 09/04/2019 NUMARASI : 2019/21 E. - 2019/167 K. DAVA KONUSU : İş (Sendika Yetkisinin Tespiti İstemli) KARAR : Yerel mahkemece verilen karar sonrasında istinaf başvurusu üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sendikanın davalı Altaş Yapı’ya ait iş yerinde toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi için 21.05.2015(bilahare bu tarihin sehven belirtildiğini, başvuru tarihinin 22.05.2015 olduğunu belirtmiştir) tarih, 2015/703 sayılı başvuruda bulunduğunu, talebin reddedildiğini, davalı bakanlığın olumsuz yetki tespiti yazısında “Bakanlığımız kayıtlarında yapılan inceleme sonucunda 1343453.034 SGK sicil numarası ile işlem gören iş yerinin, İş Kolları Yönetmeliği'nin 20 sıra numaralı genel işler iş kolunda yer aldığı anlaşılmıştır....
"in davalı doktora doğum için başvurduğu, doktorun kusuru nedeniyle,doğum sırasında ve sonrasında uygulanan yanlış tedaviler sonucunda küçüğün kolunun sakat kalması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık doğumu gerçekleştiren davalı doktorun, küçüğün kolunun sakat kalmasında hukuka aykırı bir eyleminin, giderek kusurunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Davadaki ileri sürülüşe ve kabule göre dava temelini vekillik sözleşmesi oluşturmaktadır. Eş deyişle dava, davalı doktorun vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayanmaktadır. ( BK.386, 390 md ) Vekil, iş görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden değil de bu sonuca ulaşmak için yaptığı uğraşların özenle görülmemesinden sorumludur. Vekilin sorumluluğu, genel olarak işçinin sorumluluğuna ilişkin kurallara bağlıdır....
Her ne kadar fiyat farkının hesaplanmasına yönelik uyuşmazlık taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanması hasebiyle adlî yargı kolunun görevinde bulunmaktaysa da, davacının 17/10/2022 tarihli dilekçesinde "(...) revize iş programına göre düzeltilmesine karar verilmesi için talebimizin Yüksek Fen Kurulu Başkanlığı'na gönderilmesi hususunda(...)" ifadesine yer verdiği, davacının itirazının Yüksek Fen Kurulu'na gönderilmesine karar verilmesinin talep edildiği, dava konusu işlemin niteliğinin Yüksek Fen Kurulu'na gönderilmemesine yönelik bir işlem olduğu ve bu nedenle uyuşmazlığın sözleşmeden değil, yukarıda atıf yapılan mevzuattan doğduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davalı idare tarafından kamu gücüne dayanılarak tesis edilen dava konusu işlemin hukuka uygunluğunun denetiminde görevli yargı kolunun idarî yargı kolu olduğu gerekçeleriyle temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir....
in kolunun römorka çarpması ile olayın meydana gelmesinde sürücünün kusurunun olmadığı yolcunun kolunu dışarıya çıkartarak gayri nizami yolculuk yapması nedeni ile asli kusurlu olduğu belirlenmiştir....
Bu noktada tespiti gereken husus, davacının kayıtlar üzerinde dava dışı ...A.Ş. işçisi olarak görülse de gerçekte davalı şirketin işçisi olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Yargıtay'ın önceki yerleşik kabullü, ilişkinin muvazaalı olduğu yönündedir. Ancak iş kolu tespitine ilişkin kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği 05.07.2012 tarihinden itibaren muvazaa olgusunun bulunmadığı Dairemizce de kabul edilmektedir. Bu durumda 05.07.2012 tarihinden önceki alacak talepleri bakımından eski kabul ve uygulama yani muvazaanın kabul edildiği uygulamanının devam etmesi gerekmektedir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 05.07.2012 tarihli 2012/... esas 2012/... karar sayılı ilamında ...şirketinin iş kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle muvazaa olgusunun ortadan kalktığını bu sebeple davacının toplu iş sözleşmesinden doğan haklarını talep edemeyeceğinden davaların reddine karar verilmiştir. ... ve dava dışı ... arasındaki ilişkinin Yargıtay 9....
Gerekçe: 1-Taraflar arasında davacının toplu iş sözleşmesine ilişkin alacaklara hak kazanıp kazanamayacağı uyuşmazlık konusudur. 2-Davacının talebi davalı işyerinde uygulanan IX. dönem toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan sosyal haklarına ilişkin alacaklarına yöneliktir. Dava alacak davası niteliğindedir. Davacı taraf davası ile sendikaya üye olması sebebiyle de davalı işyeri ve yetkili sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanarak fark ücret ve diğer haklardan yararlanması gerekeceğinden, işyerinde yürürülükte olan sekizinci ve dokuzuncu dönem toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılarak ücret farkı, ilave tediye, ikramiye, yemek bedeli, kıdem tazminatı ve yıllık izin alacaklarının tahsilini istemiştir. Davacının talepleri iş yerinde geçerli olan toplu iş sözleşmelerden yararlanması gerektiğine ilişkindir. Bu noktada tespiti gereken husus, davacının kayıtlar üzerinde dava dışı ......
Gerekçe: 1-Taraflar arasında davacının toplu iş sözleşmesine ilişkin alacaklara hak kazanıp kazanamayacağı uyuşmazlık konusudur. 2-Davacının talebi davalı işyerinde uygulanan IX. dönem toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan sosyal haklarına ilişkin alacaklarına yöneliktir. Dava alacak davası niteliğindedir. Davacı taraf davası ile sendikaya üye olması sebebiyle de davalı işyeri ve yetkili sendika arasında imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanarak fark ücret ve diğer haklardan yararlanması gerekeceğinden, işyerinde yürürülükte olan sekizinci ve dokuzuncu dönem toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılarak ücret farkı, ilave tediye, ikramiye, yemek bedeli, kıdem tazminatı ve yıllık izin alacaklarının tahsilini istemiştir. Davacının talepleri iş yerinde geçerli olan toplu iş sözleşmelerden yararlanması gerektiğine ilişkindir. Bu noktada tespiti gereken husus, davacının kayıtlar üzerinde dava dışı ......
Bu noktada tespiti gereken husus, davacının kayıtlar üzerinde dava dışı ...A.Ş. işçisi olarak görülse de gerçekte davalı şirketin işçisi olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Yargıtay'ın önceki yerleşik kabullü, ilişkinin muvazaalı olduğu yönündedir. Ancak iş kolu tespitine ilişkin kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği 05.07.2012 tarihinden itibaren muvazaa olgusunun bulunmadığı Dairemizce de kabul edilmektedir. Bu durumda 05.07.2012 tarihinden önceki alacak talepleri bakımından eski kabul ve uygulama yani muvazaanın kabul edildiği uygulamanının devam etmesi gerekmektedir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 05.07.2012 tarihli 2012/... esas 2012/... karar sayılı ilamında ...şirketinin iş kolunun haberleşme olmadığının tespit edilmesiyle muvazaa olgusunun ortadan kalktığını bu sebeple davacının toplu iş sözleşmesinden doğan haklarını talep edemeyeceğinden davaların reddine karar verilmiştir. ... ve dava dışı ... arasındaki ilişkinin Yargıtay 9....
Mahkemece; "açılan davanın iş kolunun tespiti davası olduğu anlaşılmış, bu konuda tüm deliller toplanmış, buna dair kayıtlar celp edilmiş, keşif yapılmış, dosyaya bilirkişi raporu alınmış ve yapılan inceleme ve değerlendirmede, dosya kapsamında bulunan tüm evrak ve deliller birlikte değerlendirilmiş olup davacı T1 ( Tüm Belediye ve T7 ) iş yerlerinde yapılan işlerin iş kolları yönetmeliğinin 20 sıra nolu " genel İşler " iş koluna girdiğini, 03 sıra nolu " madencilik ve taş ocakları" ve 19 sıra numaralı T17 iş koluna girmediğini ileri sürmüş , davalı T5 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi kanunun 5. Maddesine dayanılarak , Resmi Gazetede yayınlanan iş yerinin girdiği iş kolunun tespitine ilişkin kararının iptali istemi ile bu dava açılmıştır....