Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı alacaklı vekili, üçüncü kişinin borçluya ait iş yerini alacaklıdan mal kaçırmak için danışıklı olarak devraldığını, istihkak iddiasını kanıtlamaya elverişli delilleri de sunamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, mahcuzların ve haczin yapıldığı iş yerinin davacıya ait olduğunu savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre: davacı üçüncü kişinin haciz adresindeki iş yerinin kendisine ait olduğunu belirterek istihkak iddiasında bulunmasına rağmen bir başka iş yerinde sigortalı olarak çalıştığının tespit edildiği, diğer yandan üçüncü kişinin sunduğu kira sözleşmesi, vergi levhası, ödeme kaydedici cihaz belgesi vb. delillerin beyana dayalı belgelerden olduğu, istihkak iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    No:25/8 Ümraniye /İstanbul" adresinde haciz yapılması için yazılan talimatta, haciz tutanağı içeriğinden 3. kişi Akfa Holding lehine istihkak iddiasında bulunulduğunun görüldüğü, talebin esasen, icra müdürlüğü işleminin iptal edilmesi istemine ilişkin şikâyet başvurusu olduğu, şikayetçinin, icra takibinde alacaklı ya da borçlu olarak taraf sıfatı bulunmayan üçüncü kişi konumunda olduğu, icra takibinin tarafı olmayan üçüncü kişinin, takip dosyasında yapılan haciz işlemi ile ilgili haczin uygulama biçimine yönelik şikayette bulunmayağı gibi, haczin kaldırılmasını da talep etme hakkı bulunmadığı (Yargıtay 12....

    Davalı alacaklı vekili, davacı üçüncü kişinin borçlu şirketin ortağı olduğunu, mal kaçırma kastı ile hareket ettiğini, üçüncü kişinin borcun doğumundan sonra ticari faaliyetlerine başka bir işletme adı altında devam ettiğini belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, üçüncü kişinin borçlu şirketin eski ortağı olduğu, haczin borçlu şirketin eski ortağı huzurunda yapıldığı, İİK.’nın 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu yararına olduğu, davacının yasal karinenin aksini ispatlayacak nitelikte kanıt sunmadığı, vergi levhasının mülkiyeti sağlayıcı belgelerden olmadığı gerekçesi ile, kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Davalı alacaklı vekili Gaziantep 5. Asliye Hukuk Mahkemesi ilamına dayanarak 25.06.2013 tarihinde borçlu şirket hakkında ilamlı icra takibi başlatmıştır....

      KARAR Davacı üçüncü kişi vekili, 12.07.2012 tarihinde haczedilen menkulün müvekkili şirkete ait olduğunu, borçlu ile ilgisinin bulunmadığını belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili, haczin borçlunun faaliyet adresinde yapıldığını, bu sırada borçluya ait belgelerin ele geçtiğini, üçüncü kişinin istihkak iddiasını kanıtlamaya yönelik delilleri sunamadığını belirterek, davanın reddine ve tazminata karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir....

        Mahkemece toplanan delillere göre: “trafik kaydına 23.02.2011’de haciz konulan ... plaka sayılı aracın üçüncü kişi tarafından noterde yapılan sözleşme ile 16.04.2008’de satın alındığı, mülkiyetin hacizden önce davacıya geçtiği, alacaklı tarafın da icra dosyası içerisinde istihkak iddiasına itiraz etmeyerek yargılama aşamasında da haczin kaldırılmasını talep ettiği, davanın açılmasına neden olmadıkları“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Dava konusu araç, trafik kaydına haciz konulmasından önce noterde yapılan sözleşme ile üçüncü kişi tarafından satın alınmış, mülkiyet hacizden önce davacıya geçmiştir....

          Mahkemece toplanan delillere göre: “trafik kaydına 23.02.2011’de haciz konulan ... plaka sayılı aracın üçüncü kişi tarafından noterde yapılan sözleşme ile 16.04.2008’de satın alındığı, mülkiyetin hacizden önce davacıya geçtiği, alacaklı tarafın da icra dosyası içerisinde istihkak iddiasına itiraz etmeyerek yargılama aşamasında da haczin kaldırılmasını talep ettiği, davanın açılmasına neden olmadıkları“gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Dava konusu araç, trafik kaydına haciz konulmasından önce noterde yapılan sözleşme ile üçüncü kişi tarafından satın alınmış, mülkiyet hacizden önce davacıya geçmiştir....

            Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin, ödeme emrinin tebliğ edildiği, icra takibine dayanak senet üzerinde de geçen takip adresinde, aynı zamanda davacı şirketin yetkilisi de olan takip borçlusunun huzurunda yapıldığı, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, ispat yükü al- tında olan üçüncü kişinin sunduğu faturanın her zaman temininin mümkün bulunduğu“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Dava konusu haciz, icra takibine dayanak senette gösterilen, ödeme emrinin de tebliğ edildiği takip adresinde yapılmıştır. Bu sırada hazır bulunan takip borçlusu üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunmamış, tam tersi hacze onay verdiğini beyan etmiştir. Mahcuzlar bir adet klima ile bir adet vinçten ibarettir....

              Mahkemece toplanan delillere göre: “davacı ve borçlu şirketler arasında ortakları itibarı ile bağ bulunsa da; dava konusu haczin davacı üçüncü kişinin faaliyet adresinde yapıldığı, borçlunun burası ile ilgisinin bulunmadığı, mahcuzlara ilişkin sunulan faturaların 2007–2011 yılları arasında düzenlendiği ve davacının ticari kayıtlarında yer aldığı“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına, tazminat talebinin reddine, reddedilen miktar üzerinden davalı vekili yararına vekâlet ücretine karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili ve aleyhlerine hükmedilen vekâlet ücreti yönünden davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1.Davacı üçüncü kişi vekilinin katılma yolu ile temyiz dilekçesini tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde sunduğu, ancak buna ilişkin temyiz harç ve masraflarını yatırmadığı anlaşıldığından temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2.Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

                Mahkemece; kira sözleşmesinde belirtilen adres ile haczin yapıldığı adresin farklı adresler olduğu, davacı üçüncü kişiye ait vergi levhasındaki adresin de farklı olduğu, borçlu ve 3. kişi tarafından alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik danışıklı işlemler yapıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Dava konusu edilen 31.03.2014 tarihli haciz tutanağında, haciz yapılan yerin, "..." olduğu belirtilmesine rağmen, davacı üçüncü kişi,haciz tutanağında adresin hatalı yazıldığını, haczin, "..." da yapıldığını iddia etmektedir....

                  Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin borçlu şirketin iş yerinde yapıldığı, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, ispat yükü altında olan üçüncü kişinin karinenin aksini kanıtlayamadığı“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı üçüncü kişinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,75.TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına 16.4.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu