Esas sayılı dosyasında, davacıya birinci haciz ihbarnamesi, ikinci haciz ihbarnamesi tebliğinden sonra 21/12/2019 tarihinde üçüncü haciz ihbarnamesi tebliğ edilmiştir. Dava, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren on beş günlük yasal süre geçtikten sonra 25.04.2022 tarihinde açılmıştır.Somut uyuşmazlıkta, davaya konu icra takibinin borçlusu davacı değildir. Üçüncü kişi olarak da davacı, İİK'da düzenlenen özel hükümlere göre çıkarılan 89/1.,2.,3. haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmemiştir. Bu halde takip borçlusu olmayan davacı 3. kişinin, ilgili yasa maddesinin hükmü dışında İİK'nın 72. maddesine dayalı menfi tespit davası açma hakkı bulunmadığından ve süresinde İİK'nın 89. maddesine göre davasını da açmadığından İlk Derece Mahkemesince yapılan hukuki nitelendirme ve yazılı gerekçe ile davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır (Yargıtay 4....
Kişinin birinci haciz ihbarnamesine itiraz etmesinden sonra aynı alacak hakkında aynı haciz kararına göre yeniden haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğini, ancak daha sonra bir alacak doğmuşsa, bu alacak haczedilerek yeniden 89/1 ihbarnamesi gönderilmesinin istenebileceğini, müvekkilinin ilk gönderilen 89/1 ihbarına itiraz etmesinden kısa bir süre sonra aynı prosedürü işletebilmek için davalı alacaklının en azından borçlu ile üçüncü kişi arasındaki alacak borç ilişkisini ispata yarar done sunması yahut aradaki ilişkinin sebebini bildirmesi gerektiğini beyanla, istinaf talebinin kabulü ile redde dair kararın kaldırılarak şikayetin bu talep yönünden de kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, ilk gönderilen 89/1 ihbarına itirazdan sonra yeniden 89 /1 ihbarının gönderilemeyeceği, 89/1,2 ve 3. Haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiği, müvekkilinin takibe borçlu olarak eklenmesinin de hatalı olduğu iddiaları ile İİK 16....
Şti. hakkında icra takip işlemine girişildiğini, davacı takip borçlusu şirketin yetkilisi olduğunu, davacının takip borçlusu şirkete borcunun olup olmadığının araştırılması gerektiği, üçüncü kişinin açtığı menfi tespit davasında ispat yükü üçüncü şahsa ait olduğunu, davacının takip borçlusuna borcunun olmadığının ispat etmekle yükümlüğü olduğunu, açılan davanın esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE : Dava; İİK'nun 89/3-son maddesi uyarınca üçüncü kişinin açtığı menfi tespit davasıdır....
İİK'nın 89/4 maddesine göre açılan ceza ve tazminat davasını hem ceza hem hukuk mahkemesi sıfatı ile inceleyip karara bağlar. Anılan maddeye göre hem ceza hem tazminat talep edilmiş ise icra hakiminin davaya icra ceza hakimi sıfatı ile bakması gerekir (Kuru, Baki, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Ankara 2013 s. 481). Cezalandırılma istemi olmaksızın yalnızca tazminat talebinde bulunulması halinde ise, icra hukuk mahkemesi sıfatıyla ve genel hükümlere göre yargılama yapılarak karar verileceği tabiidir. İİK'nın 89/4. maddesine göre "üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini tetkik merciinde ispat ederek üçüncü şahsın İİK'nun 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir....
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. Maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. Üçüncü kişinin açtığı istihkak davasında takip alacaklısı yasal hasım olmakla birlikte, takip borçlusunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirli ise ve duruşmalara dâhil edilmesi işin esasına etki etmeyecekse davada taraf olarak gösterilmesi gerekli değildir. Yargıtay’ın ve Dairemiz'in istikrar kazanan uygulaması da bu yöndedir. Somut olaya gelince, yokluğunda alınan haciz kararlarından haberdar edilmeyen, İİK'nun 103. maddesine göre davetiye tebliğ edilmeyen borçlunun istihkak iddiasına karşı tutumu belirlenememiştir. Davacı 3.kişi vekili, dava dilekçesinde borçluyu taraf olarak göstermiş,ne var ki mahkemece davalı borçlu adına duruşma gününü bildirir tebligatın bila ikmal iade edilmesine rağmen borçluya yeniden tebligat yapılmamıştır....
a teşmiline, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında açılan davaların ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 3-İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminat istemine yönelik olarak yapılan incelemede; İİK'nın 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....
a teşmiline, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca gerçekleşen zaman aşımı nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında açılan davaların ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 3-İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminat istemine yönelik olarak yapılan incelemede; İİK'nın 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....
a teşmiline, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında açılan davaların ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 3-İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminat istemine yönelik olarak yapılan incelemede; İİK'nın 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....
a teşmiline, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında açılan davaların ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 3-İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminat istemine yönelik olarak yapılan incelemede; İİK'nın 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....
a teşmiline, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanıklar ... ve ... hakkında açılan davaların ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 3-İİK 89/4 maddesi uyarınca talep edilen tazminat istemine yönelik olarak yapılan incelemede; İİK'nın 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....