WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın ödeme emrinin tebliğinden önce 16.09.2013 tarihinde icra takibindeki borcu kabul edip sürelerden feragat ederek takibi kesinleştirmek suretiyle maaşlarına haciz konulma işlemleri için muvafakat verdiklerini, bu surette ilama dayalı alacağın tahsil edilemediğinin anlaşıldığını, icra dayanağı bononun her zaman düzenlenmesinin ve istenilen tarihte vade konulmasının mümkün olması karşısında davalılar arasındaki bono tanzimi ve icra takibi işlemlerinin davacıların alacağını etkisiz bırakmaya yönelik ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile, ... l. İcra Müdürlüğü'nün 2013/1437 sayılı dosyasında dosya borçluları ... ve ...'in maaşlarına konulan hacizlerin kaldırılmasına, dosyaya yatan ve alacaklıya ödenmeyen (mahkememizce verilen tedbir kararı doğrultusunda reddiyatı yapılmayan) maaş kesintilerinin ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2013/2119 sayılı dosyasına aktarılmasına, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2018/18427 Esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, 20/09/2018 tarihinde ödeme emrini tebliğ aldıklarını, takibe konu çekin vade tarihinin 25/10/2014 olduğunu, bu nedenle zaman aşımına uğradığını ve kambiyo senedi vasfını yitirdiğini, takibin iptali gerektiğini, ayrıca ödeme emrinde icra dairesine ait banka adı ve hesap bilgilerinin bulunmadığını, ödeme emrinin iptali gerektiğini söyleyerek takibin iptaline, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı temlik alacaklısı Sümer Varlık vekili duruşmadaki beyanında; davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamı ve icra dosyası birlikte değerlendirildiğinde; İcra dosyasında yer alan tebligata göre davacı borçluya örnek no10 ödeme emrinin 20/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

    Dava konusu icra takip dosyasının incelenmesinde; davacının faturaya dayalı ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin davalı borçluya 30.06.2009'da tebliğ edildiği, davalının süresi içinde, 06.07.2009'da ödeme emrine itiraz ettiği, ancak masraf verilmediğinden borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ edilmediği, icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulması yönünde bir karar da verilmediği, 31.12.2009 da dosyanın takipsizlik nedeni ile işlemden kaldırıldığı, alacaklı vekilinin 27.09.2011'de yenileme talebinde bulunduğu, aynı tarihte yenileme dilekçesinin borçluya tebliğine ve borcun 7 gün içinde ödenmesi ihtarını içeren yenileme emrinin borçluya tebliğine karar verildiği, yenileme emrinin 02.12.2011'de tebliğ edildiği, borçlunun süresi içinde, 09.12.2011'de yenileme emrine ve borca itirazda bulunduğu anlaşılmaktadır....

      Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının 26.08.2011 tarihinde kooperatif aidat borcunun tahsili amacıyla davalı hakkında icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalıya 06.09.2011 tarihinde tebliğ edildiği, davalının icra takibinden sonra, ödeme emrinin kendisine tebliğinden ve itirazın iptali davası açılmadan önce 29.08.2011 tarihinde borcu kooperatif banka hesabına ödediği, dolayısıyla takipten sonra, ancak dava açılmadan önce yapılmış olan ödemeler yönünden davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Takip tarihinden sonra, fakat ödeme emrinin tebliğinden önce aidat borcunun haricen alacaklının banka hesabına yatırılmak suretiyle ödendiği, davanın ödenmeyen takip masraflarına ve vekalet ücretine yönelik itirazın iptali ve takibin devamına ilişkin olduğu noktaları çekişmesiz ve dosya kapsamı ile de sabittir....

        Mahkemece toplanan delillere göre; iş bu davaya konu icra takibinde davalının şikayet yoluna başvurarak ödeme emrinin iptalini talep ettiği ve bu davaya ilişkin yargılama devam ederken icra hukuk mahkemesi kararıyla ödeme emrinin iptaline karar verildiği ve kararın kesinleştiği, buna göre bu davaya konu icra takibindeki ödeme emri iptal edildiğinden ortada geçerli bir ödeme emrinin bulunmadığı, davacı tarafça yeni bir takip de yapılmaması nedeniyle devamına karar verilebilecek bir takibin mevcut olmadığı gerekçesiyle konusu kalmayan davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, davacının takibinde kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından ve koşulları oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

          Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takip talebi ve ödeme emrinde borcun sebebi gösterilmediğinden takibin hangi sebep ile başlatıldığının belli olmadığını, icra müdürlüğüne yapılan itiraz olmasına rağmen ödeme emri ve takibin iptali için şikayet yoluna başvurulmuş olmasının fuzuli işlem değil hukuki yarardan söz edilebileceğini, borçlunun icraya itiraz ederek icra takibini durdursa dahi, icra mahkemesinden takibin ve ödeme emrinin iptalini İİK'nun 58 ve 61. maddelerine dayalı olarak talep etmesinde hukuki yararı olduğunu, ayrıca İİK'nun 58/2- 4. maddesine göre alacak belgeye dayanmıyorsa borcun sebebinin ödeme emrinde ve Takip talebinde belirtilmesi aksi halde takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini beyan ederek, istinaf taleplerinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          Dosyanın incelenmesinden davacı alacaklının ilk olarak ------ dosyasından davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattığı ödeme emrinin 09.01.2019 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 15.01.2019 tarihinde borca ve yetkiye itiraz ettiği, davacı vekilinin yetki itirazını kabul ederek dosyanın--- gönderilmesini talep ettiği, takip dosyasının-------Müdürlüğü'ne tevzi edildiği, alacaklı vekilinin ödeme emrinin borçluya tebliğe çıkarılmasını talep ettiği, ödeme emrinin borçluya 15.03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 19.03.2019 tarihinde borca itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu anlaşılmıştır. ------ tarafından düzenlenmiş ödeme emrinin olmadığı görülmekle bu husus icra müdürlüğünden sorulmuş ------ düzenlenmiş ödeme emrinin olmadığı bildirilmiştir. Kural olarak yetkili icra dairesine gelen icra dosyası ilk takip dosyasının devamıdır....

            Davacı, idari para cezasının tahsili için başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, idari para cezasının kesinleştiğini, borçlunun itirazının yerinde olmadığını belirterek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, aleyhine tahakkuk ettirilen idari para cezasını ödeme emrinin tebliğinden önce ödediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, takibe konu idari para cezasının kesinleştiği, takipten sonra yapılan ödemenin icra müdürlüğünce kararın infazında gözetileceği gerekçesiyle itirazın iptaline, takibin devamına ve asıl alacağın .. oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir....

              İcra Müdürlüğünün 2018/12096 Esas sayılı dosyasında usulsüz tebliğ şikayeti yönünden; davacı borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünün tespitine, TK'nun 32. maddesi gereği ödeme emrinin tebliğ tarihinin 08/02/2019 olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; takibin şekli farketmeksizin ödeme emrinin vekile tebliği gerektiğini, asile ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu, lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Başvuru, ödeme emrinin vekil varken asile tebliğ edilmesi nedeniyle iptali talebi, bu talebin kabul edilmemesi/aksi kanaatte olunması halinde ise usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir....

              Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; İİK'nın 43 maddesi kapsamında bir kez takip yolunun değiştirildiğini, icra müdürlüğünce sehven gönderilen ödeme emrinin iptali kararı üzerine usule uygun olarak ödeme emri gönderilmiş olmasının ikinci kez takip yolunu değiştirme anlamına gelmeyeceğini, davacının tacir olduğunu ve iflasa tabi şahıslardan olduğunu beyan etmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi kararında; İİK'nın 155 ve 156/3 meddeleri doğrultusunda, örnek 11 ödeme emrinin tebliği üzerine itirazların icra dairesine yapılması gerektiği icra hukuk mahkemesine başvurmanın hukuki bur sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; İİK'nın 43....

              UYAP Entegrasyonu