Somut olayda, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçluya örnek 7 numaralı ödeme emrinin 04.06.2014 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin 12.06.2014 tarihli talebi üzerine icra müdürlüğünce borçlu şirket hakkındaki takibin kesinleştiğinden bahisle aynı tarihte haciz işlemlerinin uygulandığı, bilahare, borçlu vekilinin bila tarihli dilekçesi ile icra müdürlüğüne başvurarak takibe yasal süresi içinde itirazda bulunulduğunu bildirip, 05.06.2014 tarihini taşıyan ve icra müdür yardımcısı tarafından 05.06.2014 tarihinde havale edilip imzalanan itiraz dilekçesinin ibraz edildiği ve bunun üzerine icra müdürlüğünün 18.06.2014 tarihli kararıyla borçlu yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Ne var ki borçlunun itiraz dilekçesinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre geçirildikten sonra 18.06.2014 tarihinde icra tutanağına kaydedildiği ve yine 18.06.2014 tarihinde UYAP sistemine kaydının yapıldığı dosya kapsamıyla sabittir....
olduğunu ileri sürerek takibin iptaline ,mümkün görülmediğinde ödeme emri tebligatının iptaline, hacizlerin fekkine, icra ve takip işlemlerinin tümden iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/04/2017 tarihli, 2015/342 E. ve 2017/416 K. sayılı ilamı ile borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına karar verildiği, alacaklı vekili tarafından 05/06/2017 tarihinde itirazın iptali kararı sunularak davacı borçlunun menkul, gayrimenkul malları ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının haczinin talep edildiği, icra müdürlüğünce aynı tarihli kararla talebin kabulüne karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, takipten sonra açılan menfi tespit talebi ile takibin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçeler ile, davanın kabulü ile davacıya ödeme emri tebliğ edilmediği , dolayısıyla kesinleşen bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle İcra memurunun ödeme emri tebliğ edilmeden yapmış olduğu haciz işleminin iptaline ve haczin kaldırılmasına, icra inkar tazminatı talebi davalının konumu itibari ile yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı ve davalı Kurum avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. İcra İflas Kanununun 62. maddesine göre, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde itiraz edilmeyen icra takibi kesinleşir....
İcra Dairesinin ... sayılı takip dosyası ile toplam 28.305,70-TL alacağın tahsili için takibe girişildiği, ödeme emrinin 18/02/2019 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği borçlu davalı vekilinin 19/02/2020 tarihli dilekçesi ile yetkiye ve borca itiraz ettiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı davacı vekilinin 26/02/2020 tarihli talebi üzerine dosyanın Bakırköy ... İcra Dairesine gönderildiği ve ... esas dosya numarasını aldığı, 08/03/2020 tarihli ödeme emrinin düzenlendiği, ödeme emrinin 24/06/2022 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği ve 25/06/2022 tarihinde borca itiraz edildiği, eldeki davanın ise yetkili icra dairesinde ödeme emri tebliği ve borca itiraz yapılmadan, 10/02/2022 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....
Somut uyuşmazlıkta; takipte ve ödeme emrinde borcun sebebi olarak " genel kredi sözleşmesi ve ihtarnameler"in gösterildiği ve bu belgelerin takip talebi ekinde icra müdürlüğüne tevdi edildiği, borçlulara tebliğ edilen ödeme emri tebliğ zarfı üzerinde ise, “ bu zarf örnek 7 ödeme emri ihtiva eder” ibaresinin yazılı olduğu, borcun sebebi olarak gösterilen dayanak belgelerin, ödeme emri ile birlikte borçlulara tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekip, icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak borçluya tebliğ edileceği ve bu yeni ödeme emrinin yeniden itiraz / şikayet hakkı vereceği tabidir....
İİK'nun 61/1. maddesinin 2. cümlesi gereğince de takip bir belgeye dayanıyor ise onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi gerekmektedir. Takip dosyası içinde bulunan tebliğ mazbatasından sadece ödeme emrinin gönderildiği, dayanak belge niteliğindeki dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda İİK'nun 58/3 ve 61/1. maddeleri gereğince takibe dayanak yapılan belge sureti ödeme emrine eklenmediğinden şikayetin bu yönden kabulü gerekir ise de bu husus takibin ve ödeme emrinin iptalini gerektirmez yalnızca ödeme emrinin tebliği işleminin iptalini gerektirir, icra takibinin iptalini gerektirmez....
Kimlik No: , Arif oğlu, tashih öncesi soyadı Paspal) icra mahkemesine başvurusunda özetle, ödeme emrinin takip talebine uygun düzenlenmediğini, takibin tarafının kendisi olmadığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptali ile kendisine ait olmayan, Demir oğlu T7 adına kayıtlı olan taşınmaz üzerine yapılan satış işlemlerin durdurulmasını talep etmiş, mahkemece şikayetçinin tüm taleplerinin reddine karar verildiği görülmüştür. Sakarya 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/8157 E....
Ancak borçluya ödeme emri tebliğ edilemese bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikâyet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. Usul ekonomisi de gözetildiğinde, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilememesi halinde, borçlunun takipten haricen haberdar olup yedi gün içinde itirazını icra dairesine bildirdiğinin ve alacaklının da açtığı eldeki itirazın iptali davası ile anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesinin mevcut olduğunun anlaşılmasına göre, ödeme emri tebliğ edilemese bile -ki düzenlenmiş bir ödeme emri bulunmaktadır- borçlunun itirazı geçerli olup alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı olduğunun kabulü gerekir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin 2019/1944 Esas, 2022/190 Karar sayılı ilamı) -Yetkili icra dairesi tarafından ödeme emrinin hiç düzenlenmemesi ve borçlunun itiraz etmesi hali....
Karargahın malları ve parası hakkında haciz uygulanamayacağına ilişkin olduğunu ve haciz işlemi uygulanmadığını, dilekçenin itiraz iradesi taşımadığını, dosya üzerinden karar verilmesinin de usulsüz olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alacaklının icra mahkemesine başvurusunun icra memur işleminin iptali istemine yönelik şikayet niteliğinde olduğu, şikayetçi alacaklının iddiasına, dayandığı belgelere, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal 7 günlük süresi içinde davalı borçlu tarafından takip dosyasına sunulan dilekçe içeriğine, icra memurunun şikayete konu işlemlerinin İİK'nın 62. ve 66. maddelerine uygun olmasına göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....