rehberlik öğretmeni tarafından yani davacı anne tarafından tanınan ve taraflı bir şahıs tarafından taraflı bir şekilde düzenlendiğini beyan ederek İlk Derece Mahkemesinin çocuklar ile arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde nafakanın azaltılması yoluna gidilmeyecektir. Somut olayda boşanma kararının kesinleşmesinden sonra tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında nafaka alacaklarının ihtiyaçlarında olağanüstü bir değişim gerçekleşmemiştir. Bu nedenle mahkemenin davanın reddine yönelik kararı doğru olup, istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Somut olayda, davalı-davacı tarafça terditli dava açılarak velayetin değiştirilmesi, olmadığı takdirde ortak velayet, buda mümkün olmadığı takdirde şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesini usulen dava ve talep ettiği halde, ilk derece mahkemesince, sosyal hizmet uzmanı Özben Araman tarafından rapor düzenlenirken davalı-davacı taraf ile herhangi bir görüşme yapılmaması, davalı-davacı tarafla ilgili olarak gerekirse etraflı bir şekilde ve talimatla rapor alınmaması, ortak velayet, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeni şartlara uyarlanmasının gerekip gerekmediği konularında bilirkişi görüşüne başvurulmaması, davalı-davacının 10/02/2020 tarihli SİR raporuna yönelik itirazları konusunda olumlu-olumsuz herhangi bir karar verilmemesi, gerekçeli kararda davalı-davacının ortak velayet, olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi ile ilgili olumlu-olumsuz herhangi bir gerekçeye yer verilmemesi, salt karşı davanın reddine karar verilmesi ile yetinilmesi yukarıda açıklanan...
verilecek dilekçe ile Yargıtay 2....
DAVA TÜRÜ : Nafakanın Artırımı- Nafakanın Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacının nafakanın azaltılması davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı, dava dilekçesinde; boşanma kararı ile birlikte velayetleri kendisine bırakılan müşterek çocuklar Yakup, Musa ve Fatih yararına boşanma kararında hükmolunan 75,00'er TL iştirak nafakalarının 150,00'şer TL daha artırılmasını talep etmiş; mahkemece verilen 08.10.2015 tarihli ilk kararda ortak çocuklar yararına ayrı ayrı hükmedilen 300 TL iştirak nafakaları davalı-karşı davacı erkeğin temyizi üzerine miktar yönünden, talep aşılarak...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Olmadığı Takdirde Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesi gerekli görülen; ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2009/27 esas, 2009/190 karar sayılı dosyasının eklenilerek gönderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 11.04.2018...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İştirak Nafakasının Azaltılması-Şahsi İlişkinin Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 14.07.2010 gün ve 3185-14250 sayılı ilamiyle ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle, ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme...
"gerekçesi ile; "Davacının velayetin değiştirilmesi talebinin KABULÜ ile; Bucak 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/79 Esas 2019/90 Karar sayılı kararı ile velayetleri annelerine verilen, 03/12/2008 doğumlu, FATMANUR YAĞIZ, 11/05/2010 doğumlu, TALHACAN YAĞIZ, 11/05/2016 doğumlu, OSMAN TOPRAK YAĞIZ'ın velayetinin davalı annelerinden KALDIRILARAK, davalı babaları T1'a verilmesine , Velayeti babaya verilen müşterek çocuklar ile davalı anneleri arasında, her ayın 1. ve 3. hafta sonu Cumartesi günü sabah saat 09:00 'dan başlayıp, aynı gün akşam saat 17:00 'ye kadar ve dini bayramların 2. günü sabah saat 09:00 'dan başlayıp, aynı gün akşam saat 17:00 'ye kadar müşterek çocukları yanına alarak olarak ŞAHSİ İLİŞKİ TESİSİNE, Bucak 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/79 Esas 2019/90 Karar sayılı kararı ile hükmedilen iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KALDIRILMASINA, "karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılması talebine, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Asıl davada velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasına hükmedilmesine ilişkin talebin taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiği, tarafların istinaf talebinin yoksulluk nafakasının artırılması ve kaldırılması istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Tüm dosya kapsamından tarafların Konya 2.Aile Mahkemesinin 2014/481 Esas- 2015/351 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 28/03/2018 tarihinde kesinleştiği, 550,00 TL yoksulluk nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır. TMK 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Baba ile müşterek çocuklar arasında "15 günde bir Cumartesi günü" ilkokula başlamasından sonraki dönemde ise "ayda 4 defa aralarında kararlaştıracakları yer ve zamanda" şahsi ilişki düzenlenmesi infazda tereddüt yaracak niteliktedir. Ayda 4 defa, uyuşmazlık halinde ise her Cumartesi şahsi ilişki düzenlenmesi çoktur. Müşterek çocukların ayda 4 defa veya her Cumartesi günü gidip gelmeleri onların zihinsel ve bedensel gelişimini olumsuz yönde etkileyceği gibi anneyi de her hafta sonu eve bağımlı hale getirecektir. Daha kısa süreli ve infazda tereddüt yaratmayacak şekilde şahsi ilişki düzenlenmesi gerekir. SONUÇ....