Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı Kurumun, sözleşmesinin değiştirilmesine Sanayi ve Ticaret Bakanlığının 16.7.1990 günlü oluru ile izin verildiği, sermaye artırımı için genel kurul toplantısını 19.7.1990 gününde yaptığı ve bu konudaki ticaret mahkemesi kararının 24.6.1990 tarihini taşıdığı, 20.8.1990 günlü Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan duyurudan anlaşılmaktadır. Diğer taraftan bu artırımın teşvik belgesini düzenleyen Devlet Planlama Teşkilatı, Teşvik ve Uygulama Başkanlığınca süre yönünden uygun bulunarak sermaye artırımı koşulunun yerine getirildiğinin belge üzerine kaydedilip onaylandığı saptanmaktadır. Bu saptamalar, sermaye artırımının belgede öngörülen sürede gerçekleştirildiğini gösterdiğinden, sermaye artırımının süresinden sonra yapıldığı yönündeki iddia, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir....

    pay sahibi olan seleflerinin kim olduğunun tespit edilmemesi, dava konusu taşınmazların kamulaştırılmasına ilişkin kamulaştırma evraklarının davacılar murisine ve davacılara yapılmış noter tebliği var ise onaylı bir sureti, davalı idare ve ilgili noterlikten araştırılıp, tebligat yapılmış ise tebligat asıllarının getirtilmemesi, kamulaştırma bedelinin davacılara ya da murislerine ve davacıların murislerinin selefine ödenip ödenmediği, davalı idare ve ilgili Banka Bölge Müdürlüğünden araştırılıp, ödeme yapılmış ise ödeme belgelerinin istenilmesi ve sonucuna göre bahsi geçen bedel artırımı davalarının (Antalya 2....

      Uyuşmazlık Hakem Heyeti doğru bir değerlendirme ile ilk raporda belirlenen alacakla ilgili davacı işlemini bedel artırımı, 2.rapor ile ortaya çıkan fark yönünden oluşan alacak için yapılan bedel artırımı işlemini ise ıslah kabul ederek 86.756,25 TL'nin davalıdan tahsiline karar vermiştir. Bu karar aleyhine davalı tarafından Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetine başvurulmuştur. İtiraz Hakem Heyeti yaptığı değerlendirme sonucu, her iki bedel artırım işleminin ıslah niteliğinde olduğunu, ıslahın ancak bir kez yapılabileceğini kabul edip Sigorta Hakem Heyetinin kararının kaldırılarak daha önce yapılan değerlendirme sonucu alınan ilk rapordaki alacak miktarını esas almak suretiyle 60.696,07 TL destekten yoksun kalma alacağının 18/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermiş, ikinci rapor ile ortaya çıkan ve icra takibine konu edilen fazla talep yönünden fazlaya ilişkin talebin usulden reddine karar vermiştir....

        nin sermaye artırımının dış kaynaklı bir sermaye artırımı şeklinde icra edilmiş olduğu ancak iç kaynaklı sermaye artırımı gibi gösterilmiş olduğunun tespit olunduğu, dava dışı şirket tarafından davalı şirkete yapılan ödemeden karşılanması ön görülmek suretiyle şirkette pay sahibi olan ortakların ve bu arada azlık pay sahibi konumundaki davacının müktesep hakları olan rüçhan haklarını kullanmalarının kısıtlanarak rüçhan hakkı kullanımı da engellenmek suretiyle payının % 3,42'ye düşürüldüğü gerekçesiyle dava konusu genel kurul kararının 2 no'lu kararının iptaline karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. İstinaf mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir....

          DAVA TÜRÜ :Boşanma - Nafaka Artırımı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "nafaka artırımı" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.02.2013 (Çar.) .......

            Sayılı ilamında da belirtildiği üzere TMK nun 1007 maddesine dayalı olarak açılacak tazminat davalarının belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı, buna göre somut davada mahkememizin iade kararı sonrası ikinci kez bedel artırımı yapılmasının mümkün olmayacağı, bu nedenle davacı tarafça iade kararı sonrası yapılan bedel artırımı işleminin yok hükmünde olduğu, buna göre davacının davasının mahkememizin iade kararından önce ilk derece mahkemesince hükmedilen bedel üzerinden kabulüne karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsiz bulunsa da bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmemekle davalı vekilinin istinaf başvurusu yönünden, gerekçeli kararın hüküm kısmının davacının davasının ilk hükümde iadeden önceki kabul edilen miktar 98.729,62 TL üzerinden kabulüne karar verilebilmesi için hükmün kaldırılıp yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Aile Mahkemesinin 2017/169 Esas 2017/1124 karar sayılı ilamıyla kendi lehine hükmedilen aylık 250 TL yoksulluk nafakasının aylık 250 TL artırımı, müşterek çocuklar için 200'er TL takdir edilen iştirak nafakasının ise 200'er TL artırımı talep edilmiştir. Dava tarihi itibariyle boşanma ve ferileri kesinleşmediğinden ilk derece mahkemesince dava tedbir nafakasının artırımı olarak nitelendirilip görülmüştür. Mahkeme tarafından çocuklara hükmedilen tedbir nafakası aylık15'er TL, kadına hükmedilen tedbir nafakası ise aylık 25 TL arttırılmıştır. Kabul edilen tedbir nafakası arttırım miktarı yıllık 5.880,00 TL nin altında olduğundan karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. HMK'nın 346. maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352. madde gereğince Bölge Adliye mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir....

            sayılı kararının; sermaye artırımı işleminin serbest bölge dışında yer alan noterlikçe gerçekleştirildiği; bu nedenle, 3218 sayılı Kanunun olaya uygulanamayacağı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir. Tetkik Hakimi ...'in Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlığın, serbest bölgede faaliyette bulunan davacı şirketçe gerçekleştirilen sermaye artırımı işleminin damga vergisine tabi tutulmasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun 6'ncı maddesi incelendiğinde, vergiyi doğuran olayın bu bölgelerde gerçekleşmesi şartıyla muafiyet tanınacağı sonucuna varılmaktadır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırımı - Boşanma Taraflar arasındaki "nafaka artırımı" ve boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kadının nafaka davası, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 23.10.2012 (Salı)...

                bedel artırımı yapılabileceği anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu