OSB Şubesi Müdürü olarak atandığını, şube işleri ile sınırlı atamanın tescil edilmesi amacıyla davalıya başvurulduğunu, tescil talebinin davalı tarafından TTK 375/1.d. uyarınca haksız yere reddedildiğini ileri sürerek tescil talebinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; TTK'nın 375. madde hükmüne aykırı olarak yönetim kurulu kararı olmadan müdür ataması ve görevden alma işlemi yapıldığını ve bu kararın tescilinin talep edildiğini, genel müdürün yaptığı atamanın davacı şirketin kendi iç yönetimi ile ilgili olduğunu ve tescil ve ilanının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; TTK'nın 375. madde düzenlemesi doğrultusunda davacı şirket genel müdürü tarafından yapılan şube müdürü atanması işleminin tescili talebinin reddi usul ve yasaya uygun olduğundan davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
atamalarında atanamayan davacının, ataması yapılancaya kadar şube müdürü ile öğretmen maaşı arasındaki farkın aylıkla çarpılması sonucu oluşan maddi zararın tazmine karar verilmesi istemi yönünden; Yukarıda yer verilen ......
Şirketinde 01.03.2015 tarihinde çalışmaya başladığını, daha sonra 9 Ekim 2018 tarihli 9677 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği üzere davalı şirketin Kaman Şubesine Şube Müdürü olarak atandığını, 31.03.2019 tarihinde müvekkilinin iş akdinin son bulduğunu ve buna istinaden sgk’dan çıkış işlemleri gerçekleştirilerek şirket ile hiçbir ilişkisi kalmadığını, zira SGK hizmet dökümü talep edildiğinde müvekkilin iş akdinin ve müdürlük görevinin 31.03.2019 tarihinde sona erdiğinin anlaşılacağını, müvekkili ... ’ın şirketten ayrılmasının akabinde, davalı şirket müvekkilin şube müdürlüğü görevinin sona erdiğine ve bu durumun tescil edileceğine ilişkin olarak bir karar almadığını, bunun üzerine müvekkilinin ... 53....
A.Ş Doğankent İşletme Müdürlüğüne bağlı olarak ... Hidroelektrik Santrali ... ...'de enerji üretimi yaptığı ve ürettiği enerjiyi satarak ticari faaliyette bulunduğunu, ... A.Ş'nin ... Şubelerine şubelerinin ticaret siciline kayıt ve tescil olunması gerektiğini bildirmelerine rağmen verilen cevabi yazıda ildeki işyerlerinin şube olduğu iddiası reddedilerek ilgili şirketin bugüne kadar tescil mükellefiyetini yerine getirmediğini belirterek davalı ... Anonim Şirketinin ... Şubesinin Türk Ticaret Kanun ve Ticaret Sicili Yönetmeliği gereği Ticaret Siciline kayıt ve tescilini talep etmiştir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin... adresinde faaliyet yerinin bulunduğunu, ilgilinin tescil için gönderilen davet yazılarına cevabında İstanbul Merkezde bulunan şirketlerine ilave iş yeri olarak açtıklarını bildirdiğini, Eskişehir'de şubesi bulunmayan davalı şirketin ilave işyeri açmasının mevzuata aykırı olduğunu, davalı firmaya ait işyerinin şube olarak tescil edilmesi gerektiğini ve davalıya gönderilen davetlere rağmen süresi içerisinde tescil işlemlerinin tamamlanmadığını belirterek davalı şirketin ... adresinde bulunan iş yerinin şube olarak Eskişehir Ticaret Siciline tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nin ise 12/05/2015 tarihli dilekçesi ile; tescil talep edilen yerin şube olmadığını, ...İrtibat Ofisi olduğunu ve ayrı bir muhasebelerinin ya da ayrı bir sermayelerinin bulunmadığını, tescil edilmelerinin mümkün olmadığının taraflarına bildirildiğini, bu nedenle davetlerinin sonuçsuz kaldığını ileri sürerek davalı ...Ş.'nin ... Mah. Atatürk Cad. ...Sok. Sabancı İş Merkezi Kat:...Seyhan/...adresinde faaliyet gösteren şubesinin ...Ticaret Siciline tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin... Cad. ...Sok. Sabancı İşmerkezi Kat:8 Seyhan/...adresinde bölge müdürlüğü ya da şube olarak faaliyet göstermediğini ve yasal mevzuat kapsamında tescil zorunluluğunun bulunmadığını, davacı tarafın dava dilekçesinde emsal olarak belirttiği içtihatların emsal olamayacağını, müvekkili şirketin irtibat ofisinde ticari faaliyet yapılmadığını, poliçe ve bireysel emeklilik sigortası satışı yapılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 33 üncü maddesine dayalı şube tescil istemine ilişkin olup, davalı şirketin Eskişehir'de bulanan satış mağazasının merkezden ayrı olarak ticari faaliyette bulunup bulunmadığı, bu yerin şube olarak sicile tescil koşullarının oluşup oluşmadığı hususları uyuşmazlık konusudur. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 33 üncü maddesi, Ticaret Sicil Yönetmeliği'nin 118 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 3....
Davalı vekili, Atakum Telekom Müdürlüğü'nün hükmi şahsiyetinin bulunmadığını, bağımsız bir muhasebesinin, kendisine ait kasasının ve sermayesinin olmadığını, ticari defter ve belgelerin merkezde tutulduğunu, kayıt ve tescil mecburiyetlerinin bulunmadığını savunarak, davanın usul ve esas yönünden reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu iş yerinin şube niteliğinde olduğu, şube niteliği olan iş yerinin bağımsız muhasebesinin bulunmamasının şube olarak tesciline engel teşkil etmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalıya ait ---------- şubelerinde şube müdürü olarak çalıştığı, davacının iş aktinin 15/02/2017 tarihinde davalı tarafça fesh edildiği, bu hususun ---kayıtları ve-------- dosyası ile sabit olduğu, davacının işçi alacaklarını mahkeme yolu ile tahsil ettiği ve davalı şirket bünyesinde herhangi bir görevinin ve sorumluluğunun kalmamasına rağmen ticaret sicil müdürlüğü kayıtlarında şube yetkilisi olarak kaydının devam ettiği, ------- sayılı ilamı gereğince davacının ticaret sicil müdürlüğünde yer alan şube yetkilisi kaydını sildirmekte hukuki yararının bulunduğu, gelen evraklar incelendiğinde davacı talebinin yerinde olduğu anlaşılmış, davanın kabulüne, ------- numarasında kayıtlı bulunan davalı----------şube yetkilisi görevinin --- tarihi itibarı ile sona erdiğinin tespitine, işbu kararın kararın ilgili ticaret sicil müdürlüklerinde tescil ve ilanına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde...
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalıya ait ---------- şubelerinde şube müdürü olarak çalıştığı, davacının iş aktinin 15/02/2017 tarihinde davalı tarafça fesh edildiği, bu hususun ---kayıtları ve-------- dosyası ile sabit olduğu, davacının işçi alacaklarını mahkeme yolu ile tahsil ettiği ve davalı şirket bünyesinde herhangi bir görevinin ve sorumluluğunun kalmamasına rağmen ticaret sicil müdürlüğü kayıtlarında şube yetkilisi olarak kaydının devam ettiği, ------- sayılı ilamı gereğince davacının ticaret sicil müdürlüğünde yer alan şube yetkilisi kaydını sildirmekte hukuki yararının bulunduğu, gelen evraklar incelendiğinde davacı talebinin yerinde olduğu anlaşılmış, davanın kabulüne, ------- numarasında kayıtlı bulunan davalı----------şube yetkilisi görevinin --- tarihi itibarı ile sona erdiğinin tespitine, işbu kararın kararın ilgili ticaret sicil müdürlüklerinde tescil ve ilanına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde...