Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hale göre davalı şirketin Sermaye Piyasası Kanunu'nun 16. maddesi ve anılan yasal düzenleme kapsamında kaldığı ve davacının da artık davalı şirketin ortağı olarak kabul edildiği anlaşılmakla davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun Yasa nedeniyle ayrı ayrı kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve açılan davada 3332 Sayılı Yasaya eklenen Geçici 4.maddesi gereğince karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiştir. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Bu hale göre davalı şirketin Sermaye Piyasası Kanunu'nun 16. maddesi ve anılan yasal düzenleme kapsamında kaldığı ve davacının da artık davalı şirketin ortağı olarak kabul edildiği anlaşılmakla davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurusunun Yasa nedeniyle kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve açılan davada 3332 Sayılı Yasaya eklenen Geçici 4.maddesi gereğince karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiştir. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

ye geçtiğini, kira sözleşmesi ile birlikte aracın fiili olarak tesliminin sağlandığını ve işleten sıfatının devredildiğini, müvekkili şirketin araç sahibi olmakla beraber işleten sıfatının bulunmadığını, kiracanın trafik cezalarından sorumlu olduğunu, aracı tehlikesi kendisine ait olmak üzere kullandığını, bu nedenle işletenin değişmiş olduğunu, 2010 yılında faaliyete başlayan müvekkili firmanın kuruluş sözleşmesinde şirketin faaliyetini araç kiralamak olarak bildirdiğini, müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtlarında ve cari hesap örneklerinde görüleceği üzere aracın 06/01/2015 tarihinde 36 aylık kiralama ile kiralandığının görüldüğünü, müvekkili şirket adına kayıtlı araç sürücüsü ...'...

    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, dava dışı şirketteki müdürlük görevinden istifa ettiğini yazılı olarak bildirdiği, istifa beyanının dava dışı şirkete ulaştığının kabul edilmesi gerektiği, davacının şirketteki müdürlük görevinin son bulduğu, davacının şirket payını ...'e devrettiği, pay devrine ilişkin sözleşmenin yazılı olarak yapıldığı, ancak davacının pay devir sözleşmesine şirket ortaklar kurulunca muvafakat edildiğini kanıtlayamadığı, davacının ortaklık sıfatının devam ettiği gerekçesiyle davacının şirket müdürlüğünün son bulduğunun tespiti isteminin kabulüne, şirket ortağı olmadığının tespiti isteminin ise reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

      Adi Ortaklığı ve ... Ltd.Şti aleyhine 09.01.2021 keşide tarihli, ... ... Yemek ve Medikal Malzemeler Ltd.Şti tarafından düzenlenen, ...Kurumsal AŞ-... ... Adi Ortaklığının kefil olarak imza attığı, 13.04.2021 ödeme tarihli, 330.754,0TL tutarlı bonoya davayı olarak kambiyo takibi yapıldığı anlaşılmıştır. Dava ve takip konusu bononun incelenmesinde davacı şirketin bonoda şahsi olarak borçlu sıfatının bulunmadığı, davacı ve dava dışı ... .......Ltd. Şti.nin oluşturduğu adi ortalık adına kefil olarak imzalandığı, eldeki menfi tespit davasına konu icra takibinin davacı şirket ile ... ......Ltd. Şti ve adi ortaklık aleyhine başlatıldığı, adi ortaklık alacaklısına karşı açılacak davaya tüm ortakların katılımının sağlanması gerektiği anlaşılmakla, davacı vekiline adi ortaklığı oluşturan diğer ortak ... ... Yemek ve Medikal Malzemeler Ltd. Şti.'...

        Şti'nin eski ortak ve müdürü olduğunu, ancak ticaret sicil kayıtlarında dava dışı şirketin halen ortağı ve şirket müdürü olarak göründüğünü tesadüfen öğrendiğini, şirketin 26/04/2010 tarihli ortaklar kurulu kararının sicile 11/02/2013 tarihinde tescil edildiğini, aradan yaklaşık 3 yıl geçtiğini, şirket müdürlüğünden 06/07/2010 tarihinde istifa etmesine rağmen haksız ve yasal dayanaktan yoksun olarak kayıtlarda halen şirket müdürü olarak yer aldığını, müvekkilinin şirketle herhangi bir ortaklık yetkili veya müdür sıfatının bulunmadığını, ancak davalının terkin başvurularını reddettiğini ileri sürerek müvekkilini dava dışı ...İnş. Tic. Ltd. Şti'nin ortağı ve müdürü olarak gösteren 26/04/2010 tarihli kararın sicilden terkinine, terkin taleplerinin kabul edilmemesi halinde terkin için yatırılan harç ve ilan gideri olan toplam 739,40 TL'nin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          tarih ve ... yevmiye numaralı pay devri sözleşmesinin 15/03/2019 tarihinde iadeli taahhütlü posta yoluyla davalı vergi dairesine gönderildiği, ancak ortaklık ve yönetilcilik statüsündeki değişikliklerin ticaret sicilinde tescil ettirilerek ilanının sağlanmadığı, davalı idarece teminat alacağı 14/03/2019 tarihi vade tarihi kabul edilmek üzere tahakkuk ettirilerek dava konusu ödeme emrinin tanzim ve tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....

            ın hileli davranışları sonucunda ve muvazaalı olarak müvekkili ve diğer davalı tarafından kurulduğunu, müvekkilinin diğer davalı abisinin baskısı ile davalı şirketin kurucu ortağı olduğunu, müvekkilinin şirket ortaklığından ayrılmak istemiş ise de ... tarafından şirketin borçlarının yapılandırılmasına kefil olmaya zorlandığını, müvekkilinin şirket müdürü olduğunu dahi bilmediğini ileri sürerek müvekkilinin davalı şirkette bulunan hissedarlık ve müdürlük sıfatının geçmişe etkili olarak hissedar ve müdür olduğu tarihten itibaren iptaline ve hiçbir amacı ve faaliyeti bulunmayan şirketin haklı nedenlerle feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir....

              ın daire ve arsalarını ilgilendiren kredi taahhüdüne ilişkin bir sözleşme daha yapıldığını, davacının bu sözleşmedeki edimlerini yerine getirerek çekilen kredi miktarı olan 85.400,00 TL'yi ... vasıtası ile davalı şirkete verilmek üzere davalı şirketin hissedarı ve yöneticisi olan ...'a verdiğini, bu kredinin taksitlerini de davacının ödediğini, sonrasında 02.11.2009 tarihinde 50.000,00 TL'yi ... Bankası vasıtasıyla, 06.11.2009 tarihinde ise 45.000,00 TL'yi Halk Bankası vasıtası ile, yine değişik tarihlerde davalı şirketin yöneticisi ve hissedarı ...'a iki kez 5.000 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL ve davalı şirketin diğer yöneticisi ve hissedarı ...'...

                Noterliği'nin 25/09/2018 tarih ve ... yevmiye numaralı, 05/10/2018 tarih ve ... yevmiye numaralı ve 11/10/2018 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarname suretleri dosyamız arasına celp edilmiştir. Söz konusu ihtarnameler incelendiğinde davacının hisse devrine yönelik talepte bulunduğu, ihtarnamenin davalı gerçek kişiye tebliğ edildiği; ancak davalı şirkete tebliğ edilemediği görüldü. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nin ... E., ... K. Ve 04/06/2020 tarihli kararına göre; "Ortaklık sıfatının sona erdiğinin tescil ve ilanına karar verilmemesi halinde davacının, aldığı tespit ilamıyla etkili bir hukuki koruma sağlaması imkansızdır. Kararın aleniyet kazanması ve vergi dairesi gibi resmi kurumlara karşı dermeyan edilebilmesi açısından kararın tescil ve ilanı önemli olup, tescil ve ilan talebinin ilk derece mahkemesince reddine karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olup, davacı vekilinin buna ilişkin istinaf başvurusu haklı bulunmuştur."...

                  UYAP Entegrasyonu