Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili; davacının şirket ile fiilen ilgilenmediğini, şirket ortağı Fatma Zeynep Özoran hakkında haksız ve gerçeğe aykırı beyanlarla ve müvekkili şirkete zarar vererek ortaklar arasında güven ilişkisinin kalmaması nedeniyle davacının şirket ortaklığından çıkarılması için dava açıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, davanın, davacının haklı neden ile şirket ortaklığından çıkarılma talebine ilişkindir. 7155 sayılı Yasa ile 6102 sayılı Yasaya 5/A maddesi eklenerek ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline getirilmiş olup, mahkememizdeki dava 28/02/2022 tarihinde açılmakla davacının dava şartı arabuluculuk koşulunu yerine getirdiği görülmüştür....

      Hukuk Dairesince ilamların infaz edilecek kısmının hüküm kısmı olduğu, icra mahkemesince hüküm kısmının yorumlanması veya değiştirilmesinin mümkün olmadığı, her ne kadar borçlular tarafından TTK.nın 642/1 maddesi gereğince, mahkeme kararı kesinleşmeden ayrılma akçesinin muaccel hale gelmeyeceği iddia edilmiş ise de bu hususun dar yetkili icra mahkemesince incelenemeyeceği, mahkemece açıklanan nedenlerle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi isabetli değil ise de sonuçta istemin reddedildiği gerekçesi ile, kararın gerekçesi düzeltilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırıldığı ve şikayetin reddine karar verildiği, ... bu karara yönelik borçluların temyiz başvurusu üzerine, Dairemizce; "borçluların limited şirket olduğu, takip dayanağı ilamda şirket ortaklığından çıkarılma ile çıkarılma payı ve kar payı ödenmesine karar verildiği, ilamın kişiler hukukuna ilişkin kayıt ve sicillerde değişiklik yaratan ilam niteliğinde olduğu anlaşılmakla kesinleşmeden...

        2012/160 E sayılı dosyası ile yargılamasının devam etmekte olduğunu ve hatta bu suçtan bir müddet tutuklu kaldığını, davalının bu olaydan sonra şirkete gelmediğini, hiçbir faaliyette bulunmadığını, TTK'nun ilgili maddeleri ile sabit olduğundan 500 paylı şirketin 5 payına sahip olan davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline, davalı hakkında maddi ve manevi tazminat açma haklarının mahfuz tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          DELİLLER ve GEREKÇE: Dava, davalı şirket ortaklığından çıkmaya izin davasıdır. TTK. 638/2 maddesi her ortağın haklı sebeplerin varlığı halinde şirketten çıkma amacıyla dava açabileceğini öngörmüştür. Dava, davacının davalı şirketin ortaklığından çıkarılması talebinin yerinde olup olmadığının tespitine yönelik ortalıktan çıkma davasıdır. Davacı tarafından gösterilen kanıt ve belgeler toplanmış, davalı şirketin ticari sicil dosyası getirtilerek incelenmiştir. Davalı şirket Limited Şirket olup haklı nedenlerle feshi TTK 636/3 maddesinde düzenlenmiştir.Yasada haklı nedenlerin neler olduğu açıkça yazılmamış hakimin takdirine bırakılmıştır. TTK:638. Maddesine göre her ortağın haklı sebeple ortaklıktan çıkmasını isteyebileceği belirtilmektedir. Mahkememizin 27/11/2020 tarihli tensip tutanağının 11 nolu ara kararı ile davalı şirkete denetim kayyımı atanmıştır....

            altına alındığını, davalının sürekli olarak şirketten para almasının TTK'nın 358. ve 393. maddelerine aykırı olduğunu, bu nedenlerle davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              İNCELEME VE GEREKÇE: Dava,---ortaklığından ayrılma akçesinin ödenmesi suretiyle çıkma, aksi halde şirketin feshi talebidir.Dosya içerisine gelen --kaydının incelenmesi sonucu davalı şirketin -- sermaye ile --- tarihinde ana sözleşmesini tescil ettirdiği, ortaklarının davacı --- ile dava dışı--- olduğu, şirket yetkilisinin --- olduğu tespit edilmiştir. Uyuşmazlık, TTK 636 (3) maddesi uyarınca davacı ortağın haklı sebepleri gerekçesi ile şirket ortaklığından çıkma veya şirketin feshi şartlarının mevcut olup olmadığı hususudur. 6102 sayılı TTK'nın 636 (3) ''Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir....

                ın davalı şirketin ortağı iken 03.01.1996 tarihinde vefat etmesi nedeniyle, ortaklık hakkının murisleri olan davacılara geçtiğini,davacıların 03.02.1996 tarihinde şirket kar ortaklığından ayrıldıklarını, ancak davalı şirketin karar defterinde alınan kararla mirasçılar şirket ortaklığından ayrılsalar da şirketin gayrimenkulü ve üzerindeki petrol ofisi tesislerine, tanklarına, pompalarına ve diğer eklentilerine 1/4 oranında mülkiyet anlamında ortaklıklarının devam ettiği, bu 1/4 mülkiyet hakkının mirasçılardan 2 yıl süreyle kiralandığının belirtildiğini ,alınan bu karara istinaden davalı şirket tarafından 2 yıl süreyle kira bedelinin ödendiğini daha sonra ki süreçte kira bedelinin ödenmemesi nedeniyle ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1998/78E.- 1999/29 Karar sayılı ilamı ve yine aynı mahkemenin 2000/44 E- 2000/248 Karar sayılı ilamı ile davalı şirketin kiracı sıfatının kabul edilerek kira bedellerinin yargı kararlarıyla ödettirildiğini ve 2000 yılından bu zamana kadar da kira bedelinin ödendiğini...

                  Sunulan belge ve dokümanlardan ve özellikle taraf tanıklarının beyanlarından ve tarafların dilekçe ve beyanlarından da anlaşıldığı üzere şirket ortakları arasında güven ilişkisinin tamamen ortadan kalktığı, birbirlerine karşı tecavüzkar hal ve hareketler içerisinde bulundukları, şirket genel kurul toplantılarının yapılamaz hale geldiği, küfürleşme ve silah çekme gibi eylemlerin olduğu, şirket ortaklığından çıkışmak için zaman içinde kararlar aldıkları ve değişik nedenlerle bunun iradi olarak gerçekleştirilemediği, ortaklar arasında 6- 7 yıldır geçimsizlik ve soğukluk olduğu, şirket ortaklarının çocuklarının büyümesi nedeniyle ailevi sorunların da baş göstermeye başladığı, ortaklar arasındaki güven ve şirketin aynı amaç doğrultusunda faaliyetlerini gerçekleştirmesi ortamının zedelenmesi ve şirketin amaç birliğini kaybetmesi nedenleriyle ortaklardan şirket ortaklığını ve şirketin tüzel kişiliğini devam ettirmelerini beklemenin mümkün olmadığı, davalı şirketin feshi için haklı koşulların oluştuğu...

                  Şti. ile tedarik sözleşmesi akdetmek istediğini, davalıların bu protokolün hayata geçirilmesine engel olduklarını, davacının önce fiilen, sonrasında hukuken şirketten tasfiye edilmek istendiğini, azli için aleyhine dava açıldığını, sonuç olarak davacının %50 hissedarı ve müştereken imza yetkisine sahip ortağı bulunduğu şirket ile bağının fiilen ve hukuken haksız biçimde koparıldığını, davacının kâr payı vs. haklarının ödenmediğini, davalıların hile ve zor ile müvekkilini şirket yönetiminden uzaklaştırdıklarını, yine davalı ortakların şirketi bilerek ve kötü niyetle zarara uğratacak eylemler yaptığını ileri sürerek davalı şirkete tedbiren yönetim kayyımı atanmasına, şirket müdürlerinin yönetim yetkilerinin kaldırılmasına, davalı ortakların şirket ortaklığından çıkarılmasına, ...’un ortak olarak kabul edilip şirketin davacı ve ... ortaklığında devamına, bu taleplerin yerinde görülmemesi halinde şirketin fesih ve tasfiyesine, davacının tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini talep...

                    UYAP Entegrasyonu