Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Reklam Trafik Levhaları ve İnşaat Sanayi Ticaret Ltd. - .... Bilgisayar Mühendislik Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti. Taraflar arasındaki davada ... 7. Asliye Ticaret ve ... 21. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesince, uyuşmazlığın adi ortaklığın feshi istemine ilişkin olduğu, tarafların tacir olmadığı ve uyuşmazlığın ticari işletmeyi de ilgilendirmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 21. Asliye Hukuk Mahkemesince; somut olayda davalıların ticari şirketler olup, bir araya gelerek adi ortaklık kurdukları, adi ortaklığın ticari işletme niteliğinde bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6102 sayılı TTK'nın 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, asliye ticaret mahkemesine aittir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/05/2016 tarih ve 2014/1038-2016/527 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacılar vekili, müvekkillerinin diğer davalı ile davalı şirketin ortağı olduklarını, davalı şirketin bilinmeyen bir adrese taşındığını, davalı ...'nin şirketin faaliyet ve çalışmaları hakkında bilgi vermediğini, şüpheli faturalar ile şirketin gelirini azalttığını, usulüne uygun olmayan bir takım giderlerin şirket giderine kaydedildiğini, vergi dairesi ve SGK’ya olan borçların ödenmediğini ileri sürerek, şirketin fesih ve tasfiyesini, davalı şirketin pasiflerinin dava tarihi itibarı ile tespitini, davalı ...'...

      ----sayılı dosyasında; davacı --davalı şirketin ortaklarından ---ulaşılamadığını ve yönetim kurulu kararlarının alınamadığını, ayrıca şirketin kuruluşundan beri faaliyetsiz bulunduğunu, şirketin tasfiyesi talepli dava açılmış, yargılama sırasında--- tarihli duruşmanın ---nolu ara karar ile davacının davalı şirketin tek temsilcisi olduğu ve bu nedenle işbu davada davalı şirketin--- ile temsil edilmesi gerektiğinden ve Mahkememizce ---atanması sakıncalı olduğundan davacı --- davalı şirkete işbu davada davalı şirketi temsil etmek üzere --- atanması konusunda dava açmak üzere davacıya kesin süre verilmiş, sonraki duruşmalarda mahkememizde açılan dava sonucunun beklenmesine karar verilmiştir.Tüm dosya kapsamı, incelenen --- esas sayılı dosyasında görülen dava nedeniyle davalı şirketin yetkilisi ---hakkında ----kararı bulunduğu, diğer ortağa da ulaşılamadığı, bu durumda şirketin yönetim organı bulunmadığı ve ---- görülen şirketin feshi davasında aynı zamanda şirket yetkilisi olan davacı ile...

        A.Ş temsilcisi ... tarafından iadeli taahhütlü mektupla şirketin merkezinin değiştiği ve 30.12.2016 tarihinde bu adreste genel kurul yapılacağının bildirildiğini, genel kurula çağrı konusunda hiçbir usule uyulmamış olmasına rağmen müvekkilinin belirlenen tarih ve saatte genel kurulun yapılacağı adrese gittiğini ve anılan adreste kimsenin olmadığının görülerek tutanak tutulduğunu belirterek şirketin genel kurulunun toplanamadığının açıkça ortada olduğu ve yönetim kurulu görünürde bulunmasına rağmen fiilen olmadığını, mevcut organ eksikliğinin giderilmesi adına şirketin kayyuma devredilmesi gerektiğini, TTK. 530/1. maddesi uyarınca şirketin feshi ve TTK. 530/2. maddesi uyarınca da gerekli önlemlerin alınmasını talep etmiştir. Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış ancak herhangi bir savunmada bulunmadığı görülmüştür. Şirketin sicil kaydı celp edilip incelenmiş, davalı şirketin sicil kaydına göre kurulu olduğu adresin ...'...

          A.Ş temsilcisi ... tarafından iadeli taahhütlü mektupla şirketin merkezinin değiştiği ve 30.12.2016 tarihinde bu adreste genel kurul yapılacağının bildirildiğini, genel kurula çağrı konusunda hiçbir usule uyulmamış olmasına rağmen müvekkilinin belirlenen tarih ve saatte genel kurulun yapılacağı adrese gittiğini ve anılan adreste kimsenin olmadığının görülerek tutanak tutulduğunu belirterek şirketin genel kurulunun toplanamadığının açıkça ortada olduğu ve yönetim kurulu görünürde bulunmasına rağmen fiilen olmadığını, mevcut organ eksikliğinin giderilmesi adına şirketin kayyuma devredilmesi gerektiğini, TTK. 530/1. maddesi uyarınca şirketin feshi ve TTK. 530/2. maddesi uyarınca da gerekli önlemlerin alınmasını talep etmiştir. Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış ancak herhangi bir savunmada bulunmadığı görülmüştür. Şirketin sicil kaydı celp edilip incelenmiş, davalı şirketin sicil kaydına göre kurulu olduğu adresin ...'...

            Davacı tarafından, davalılar aleyhine 02/10/2018 tarihinde verilen dilekçe ile terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi sırasında yapılan ihalenin feshi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 20/02/2020 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nce istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R 6100 sayılı HMK'nın 341. maddesinde istinaf yoluna başvurulabilen kararlar, 361 ve 362. maddelerinde de temyiz edilebilen ve temyiz edilmeyen kararlar belirlenmiştir....

              Somut uyuşmazlıkta, ticaret sicil kayıtlarından davacıların şirketin kuruluşundan itibaren dava tarihine kadar şirketin yönetim kurulu üyeliği görevlerini yerine getirdikleri anlaşılmakta olup, davacıların şirketin faaliyette bulunmadığı, gelir elde edemediği, 2012-2013 yılı genel kurul toplantısının yapılamadığı gibi davalı anonim şirketin fesih ve tasfiyesi için ileri sürdükleri iddialar ve olaylar davacıların şirket yönetim kurulu üyesi oldukları döneme ait bulunmaktadır. Dolayısıyla, davalı anonim şirketin feshi için dava konusu iddiaların ileri sürülmesinin iyiniyet kurallarına aykırı olduğu nazara alınmaksızın Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, ...'...

                ni borca batık duruma getirerek ciddi zarara uğrattıklarını, şirketin borca batık olduğunu, davalıların daha önce vermiş olduğu zararlar nedeniyle Bursa 1.ATM'nin 2017/109 esas sayılı dosyasında, şirketin fesih ve tasfiyesi için Bursa 2.ATM'nin 2016/620 esas sayılı dosyasında açıldığını, açılan davaların halen derdest olduğunu, davalıların vermiş oldukları zararların yargılama sırasında belirlenecek olması nedeniyle alacağın belirsiz olduğunu, genel kurulda ibra edilemeyen ve şirket borca batıklık durumuna getiren davalıların, müvekkillerine ve şirkete verdikleri zararlardan doğrudan kusurlu ve sorumlu olmaları nedeniyle, fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydıyla tespit edilecek zararların davalılardan tahsil edilerek müvekkillerine ve ... Ltd.Şti.ne şirkete ödenmesini talep ve dava etmiştir....

                  TTK 549/4 maddesi gereğince fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak mali müşavir ...'in atanmasına, tasfiye memuruna yapacağı işe karşılık toplam takdiren 2.000 TL ücretin şirket bünyesinden karşılanmasına, karar verilmiştir. Birleşen dava yönünden verilen fesih ve tasfiye kararını davalı ... vekili temyiz etmiştir. 1- Birleşen dava, 6762 sayılı TTK'nın 549/4. maddesine dayalı olarak davalı limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, davanın feshi istenilen şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekmektedir. Somut olayda, birleşen davada davacı tarafından şirket tüzel kişiliği yanında şirketin diğer ortağına da husumet yöneltilmiştir. Bu durumda mahkemece, davanın niteliği itibariyle kendisine husumet düşmeyen şirket ortağı davalı ......

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu