WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı ...’ün satış işleminden sonra bir kaç gün içerisinde şirketteki paylarının tamamını devrettiği dosya kapsamında sabit olduğuna göre bozma kararına uyan mahkemece dava konusu taşınmazların satış tarihi itibariyle belirlenecek rayiç bedeli ile tapudaki satış değeri arasındaki fark belirlenerek davalılar arasındaki ilişki de incelenerek muvazaa iddiası yönünden tüm bu hususların birlikte değerlendirilmesi, muvazaa olmadığı kanaatine varılması halinde terditli talep olan şirket yöneticisinin sorumluluğu iddiası yönünden bir hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeksizin hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 12/09/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    e karşı açılan davanın şirket yöneticisinin azli, ... A.Ş.'ye karşı açılan davanın ise tespit davası olduğu" şeklinde dava vasıflandırılması yapılmıştır. Ancak, davacı vekilinin 03/10/2023 tarihli dilekçesindeki tavzih beyanları ve 04/10/2023 tarihli duruşmadaki tavzih açıklamaları karşısında, davalı ... A.Ş.'ye yönelik açılan dava yönünden Mahkememizin yaptığı "tespit davası" vasıflandırılmasından vazgeçilmiş, ... A.Ş.'ye karşı açılan dava da "şirket yöneticisinin azli" davası olarak vasıflandırılmış, bu şirkete karşı başka bir dava ve tespit talebinin olmadığı kabul edilmiştir. Davacı tarafın tavzih beyanları karşısında, Mahkememizce davalı şirkete karşı açılan dava da şirket yöneticisinin azli olarak vasıflandırılmasına (vasıflandırma değişikliğine gidilmesine) rağmen, şirket ve yöneticisi arasında bu dava yönünden zorunlu dava arkadaşlığının bulunmaması ve usul ekonomisi gereğince davacı tarafın davaların tekrar birleştirilmesi talebi kabul edilmemiştir. Yargıtay ....

      Bu suçun oluşabilmesi için, tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılık suçunu ticari faaliyetleri sırasında işlemiş olmaları gerekir.Keza, kooperatif yöneticilerinin bu nitelikli halden cezalandırılabilmeleri için suçun kooperatifin faaliyeti kapsamında, işlenmesi gereklidir. Bu suçun faili tacir veya şirket yöneticisi yada şirket adına hareket eden kişi yada kooperatif yöneticisi olabilir. Katılanların, Türk Telekom Müdürlüğü bünyesinde özel güvenlikçi olarak görev yaparlarken 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun gereğince özel güvenlik belgelerini yenilemek amacıyla ... Şirketler Grubu bünyesinde bulunan ... Güvenliğe 20/01/2010 tarihinde ücret karşılığında müracaat ederek 13/02/2010 tarihinden itibaren Özel Güvenlik Yenileme Eğitimine başladıkları, 18/04/2010 tarihinde yapılan özel güvenlik yenileme sınavına girmek için ...Emniyet Müdürlüğüne müracaat ettiklerinde sınava katılmayacakları zira ......

        nın 309. maddesi uyarınca şirket alacaklısının kötü yönetim nedeniyle iflasa yol açılması sonucu uğranılan dolaylı zarardan şirket yöneticisinin sorumluluğu temeline dayalı alacak davası olduğu, ancak aynı Yasa'nın 309. maddesi birinci bendinin ikinci cümlesinde hükmolunacak tazminatın şirkete verileceğinin düzenlendiği, bu nedenle icra takibine konu alacağın dava dışı şirkete değil davalıya verilmesi yolundaki icra takibinin, takibe konu alacağın şirkete değil şirket alacaklısına ödenmesinin talep edilmesi nedeniyle yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıların borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir....

          HUKUKÎ SÜREÇ 1.Müştekinin 07.10.2015 havale tarihli dilekçesi ile; borçlu şirket hakkında başlatılan icra takibinde takibin kesinleştiğini, borçlu şirket yetkililerinin şirketin müseccel adreslerini terk ettiğini, borçlu şirketin ortak ve yetkililerinin sermayesi büyük olan şirketin içini boşaltarak ve borçlarını ödemeyerek alacaklıları zarara uğrattığını, sanığın şirketin iflasını istemek mecburiyeti olduğu halde şirketin ödeme güçlüğü içinde olmasına rağmen şirketin iflasını istemeyerek suç işlediğini belirterek, sanık hakkında sermaye şirketinin iflasını istememek ve ticari işletme yöneticisinin kasten alacaklıyı zarara uğratması suçlarından 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 345/a ve 333/a ıncı maddeleri gereğince cezalandırılması için dava açılmıştır. 2.İstanbul 21....

            HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, davalı şirket yöneticisinin sorumluluğu davasıdır. Dava dışı ... Otomotiv Yan Sanayi ve Ticaret A.Ş şirketine ait Ticaret Sicil kayıtları dosyamız içersine getirtilmiş, en son tescil edilen 06.08.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı eki Hazirun cetveline göre ortaklık yapısının ...’ün 1.200.000 hisse adedi ile 1.200.000,00 TL sermaye miktarlı, ...’in ise 800.000 hisse adedi ile 800.000,00 TL bedelli hisselere sahip olup toplma 2.00.000 adet hisseden oluşan 2.000.000,00 TL bedelli sermaye ve ortaklık yapısına sahip bir şirket olduğu anlaşılmıştır.Davaci ... dava dışı şirkette % 40 hisse sahibi ortaktır.TTK.nun 644. Maddesi delaletiyle Limited Şirketlere de uygulanan TTK.nun 553....

              ın şahsi hesabına alındığı, buradan çok cüzi bir miktarının şirket hesabına aktarıldığının, kalanın ...'ın zimmetinde bırakıldığının anlaşıldığı, Örneğin davalı ... 'ın şirketin alacaklısı olduğu 6.000.000,00 TL bedelli senede karşılık yapılan ödemenin 1.000.000 TL sini şirket hesabına aktarılırken kalanın davalı ...'ın zimmetinde bırakıldığının görüldüğünü, davalı ...'ın şirket genel kurul kararı olmadan kira gelirlerinden indirim yaptığı, şirket borçlarının ödenmediğinin anlaşıldığını belirterek; Davalı şirkete ait gayrimenkuller üzerine devir ve temlikini önleyecek tedbir kararı konulmasını, davalı ...'ın şirket hissesi dahil mallarına ve banka hesaplarına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                TTK 396. maddesine göre de, yönetim kurulu üyeleri genel kuruldan izin almaksızın, şirketin işletme konusuna giren ticari iş türünden bir işlemi kendi veya başkası hesabına yapamayacağı gibi aynı tür işlerle uğraşan bir şirkete sorumluluğu sınırsız ortak sıfatıyla giremez. Davalı gerçek kişinin, şirket genel kurulunca TTK'nın 396. maddesi gereğince genel kurul izni olmaksızın şirketin işletme konusuna giren ticari iş türünden bir işlemi kendi veya başkası hesabına yapamayacağı gibi, aynı tür ticari işlerle uğraşan sorumluluğu sınırsız ortak sıfatıyla giremez. Bu hükme aykırı harekette bulunan yönetim kurulu aleyhine şirket tazminat istemekle veya tazminat yerine yapılan işlemi şirket adına yapılmış saymakta ve üçüncü kişiler hesabına yapılan sözleşmelerden doğan menfaatlerin şirkete ait olduğunu dava etmekte serbesttir. Bu durumda, yönetim kurulu üyelerinden şirket tazminat istemekte serbesttir. TTK'nın 396. maddesine göre tazminat davasını açma hakkı şirkete aittir....

                Maddesinden dava açıldığı ve alacaklıdan mal kaçırıldığı belirtilerek İİK'nun 333/a maddesinden hüküm kurulmak suretiyle hükmün karıştırılması, Sanığa isnat edilen İİK’nın 333/a. maddesinde düzenlenen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, İİK'nın 351. maddesi uyarınca şikayetçinin dilekçe veya beyanında göstermiş olduğu delillerle bağlı olduğuna ilişkin düzenleme dikkate alındığında, şikayetçi vekilince verilen şikayet dilekçesinde, sanığın alacaklılarını zarara sokmak kastıyla borçlarını ödemediği iddia olunsa da açık ve net olarak sanığın fiillerini hangi kastla ve ne şekilde gerçekleştirdiğine ilişkin somut bir iddiada bulunulmadığı ve hakimin re'sen araştırma zorunluluğu da bulunmadığından...

                  Davalı vekili duruşmadaki beyanında; "beyanlarımızı tekrar ederiz mahkemeniz, yetkili değildir bu konuda bölge adliye mahkemesi kararı ve bu doğrultuda ilk derece mahkemelerince verilen yetkisizlik kararları vardır, davacıları farklı ancak konusu ve davalısı aynı kişidir," şeklinde beyanda bulunmuştur, Dava dilekçesi, ekleri ve taraf beyanlarından anlaşıldığı üzere, davalının ortak ve yöneticisi olduğu dava dışı ... şirketine yatırım için para yatıran ve hisse alan davacının, davalının hileli davranışları ve şirketin iflası dolayısıyla davacının alacağını tam olarak alamadığı, davalının Türkiye'de bulunan ve beyan edilmeyen malvarlığı nedeniyle şirket yöneticisinin sorumluluğuna ilişkin hükümler uyarınca alacak isteminde bulunulduğu ve bu nedenle takip başlatıldığı, itiraz üzerine de takibin durdurulduğu ve işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Yani dava, haksız fiil ve şirket yöneticisinin sorumluluğu nedenlerine dayalı itirazın iptali davasıdır....

                    UYAP Entegrasyonu