Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti'nin çekini sahte olarak düzenleyerek mağdura verdiği iddia ve kabul olunan sanığın, anılan şirkete komisyon karşılığı iş getirdiğini, bu çekle birlikte bir çok çeki de şirketten aldığını savunması, mağdurun, görüşmelerinde şirket ortağı ...'nin çekteki imzayı ve borcu kabul ettiğini; şirket ortaklarından ...'nin soruşturma aşamasındaki beyanıyla çelişkili olarak imzayı kabul ederek, çek keşide etmeye yetkili olmamakla birlikte alışverişi kendisinin yaptığını; çekin keşide edildiği dönemde şirket temsilcisi olan ...'...

    İstinaf Sebepleri 1-Davacı vekili istinaf dilekçesinde, asıl borçlu şirket ... Reklam Tanıtım ve İletişim Tic. Ltd. Şti.'...

      Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanığa isnat edilen İİK’nın 333/a maddesinde düzenlenen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumlarının takdiri gerekirken, eksik bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi Kabule göre; 1- 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle...

        Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; Sanığa isnat edilen İİK’nın 333/a maddesinde düzenlenen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket ticari defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken yazılı şekilde beraat kararı verilmesi ve İİK'nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun'un 179 ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nın 376. (6762 sayılı TTK'nın 324.)...

          Mahkemece bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket muhasebe kayıtlarında davacının şirkete para ödediğine ilişkin bir kayda rastlanılmadığı, taraflar arasında hukuki sonuç doğuracak biçimde sahih bir ortaklık ilişkisinin mevcut olmadığı, somut olayda para toplama amacının güdüldüğü, davacının zararından davalı şirket ve şirket yöneticisinin haksız fiil hükümleri uyarınca sorumluluklarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 18.535,35 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir....

            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanığa isnat edilen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödememesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumlarının takdiri gerekirken, takibin kesinleştiği 17.04.2007 tarihi itibariyle şirketin ödeme gücünü belirlemekten uzak ve yetersiz bilirkişi raporu dayanak yapılarak yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre de;...

              Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 1 ) İİK’nın 333/a maddesine aykırılıktan kurulan hükümlere yönelik incelemede, Sanıklara isnat edilen “ticari işletme yöneticisinin alacaklıları zarara sokmak kastı ile borcu ödmemesi” suçunun oluşması için, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olması ve şirketin hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan şirket yetkilisinin alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla şirket borcunu ödememesi gerekmekte olup, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin borcu ödeme gücüne sahip olup olmadığının tespiti için borçlu şirket defter ve belgeleri ile banka hesapları üzerinde karşılaştırılmalı olarak bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumlarının takdiri gerekirken, takibin kesinleştiği tarih itibariyle şirketin ödeme gücünü belirlemekten uzak, sadece 2009 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesi ve ekindeki bilançoya göre...

                Davalı vekili, davacı ile şirket yöneticisinin enişte-kayın olduğunu davacının birikmiş parasıyla peşinat ödeyerek davacı adına tır aldıklarını, tırın şirket adına kaydedildiğini davacının kendi tırı ile şirkette çalıştığını, şirketin fiilen kendi adına olan araçların şoförlerinin sigortalı olduğunu davacının ise kendi aracında çalıştığını aralarında işçi işveren ilişkisi bulunmadığını, taraflar arasındaki ihtilafın pancar taşımasından kaynaklanan hesabın görülmesi sırasında rakamda mutabık kalınmamasından kaynaklandığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacı tarafından işçilik alacakları ile birlikte açılmış hizmet tespitine ilişkin dava tefrik edilerek hizmet tespitine dair Mahkemenin 2012/659 E sayılı dosyasıyla görülen dava bordro tanıklarının davacı ile davalı arasında işçi işveren ilişkisi bulunmadığına ilişkin beyanlarına göre ispatlanamadığından reddedilmiş ve Yargıtay 21....

                  Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, bozma sonrasında aldırılan bilirkişi raporunda açıkca şirket muhasebe kayıtlarında davacının şirkete para ödediğine ilişkin bir kayda rastlanılmadığının belirtilmesi karşısında taraflar arasında hukuki sonuç doğuracak biçimde sahih bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı, somut olayda para toplama amacı güdüldüğü, davalıların bu durumu bilip birlikte hareket ettikleri, davacının zararından davalı şirketin ve şirket yöneticisinin haksız fiil hükümleri uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıyla davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespitine, 116.910,94 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsililen karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

                    Limited şirket ortağının sorumluluğu, ortağın şirkete karşı koymayı taahhüt ettiği esas sermaye paylarını ödemeye ilişkindir. Bu durumu sınırlı şahsi sorumluluk olarak tanımlamak mümkün olup, aynı zamanda kusursuz sorumluluk olarak da kabul edilmektedir. Hal böyle olunca bu sorumluluk aslında bir vergi sorumluluğu olmayıp, kimi Danıştay kararlarında da belirtildiği şekilde, tahsilat muhataplığı sorumluluğudur. Bir başka deyişle limited şirket ortağının, vergi alacağından olan sorumluluğu, tahsil ile ilgilidir....

                      UYAP Entegrasyonu