Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İsimli şirketin 100 payının mirasçılara kaldığını ve mirasçılar biraya gelemediği için şirketten kar payını alamadıklarını savunarak terekeye temsilci atanmasını istemektedir. Terekeye temsilci atanmasına ilişkin istemler TMK'nun 640. Maddesinde de düzenlenmiş olup, kanun hükmü gereği, temsilci atanması taleplerine bakacak mahkeme Sulh Hukuk mahkemesi olduğu, salt mirasçılar murisinden intikal eden şeyin bir şirket payı olması, davasının niteliğini değiştirmeyeceği, davada şirket yönetimi ve işleyişine ilişkin olarak TTK'da düzenlenmiş hükümlere dayanılmamaktadır. Dava TTK'nun 4 ve 5. Maddesinde düzenlenen hükümlerin uygulanması gerektiren bir dava olmayıp, TTK'daki diğer kanuni düzenlemelerin uygulanması da söz konusu değildir. (Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2015/1723- 6575 sayılı esas ve karar sayılı kararı) Tüm bu nedenlerle mahkemenin görevsizliğine, HMK'nun 114 ve 115....

Somut olayda, tespitin tapu kaydına dayalı olarak yapılması ve davacı tarafından, muris ...’in tapu kaydındaki 7/24 payının ... ...’a satılmadığı iddiası ile tapuda 14/24 pay sahibi ... ... ... mirasçılarının payının 7/24'lik kısmının tapu kaydının iptali ile muris ... mirasçıları adına tescili istemiyle dava açılmıştır. 3.3.2. Mirasbırakanın ölüm tarihi olan 1954 yılına göre terekesi TMK'nın 701. maddesi gereğince elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabidir. Elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi bulunan bir terekede, terekeye ilişkin tüm tasarruf işlemlerin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640 ve 702. maddeleri uyarınca, tüm mirasçılar tarafından birlikte yapılması zorunlu olup, tasarrufi işlem niteliğindeki davanın da terekeye karşı üçüncü kişi konumundaki kişiye karşı tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması gerekir....

    Müdahil ...; çekişmeli taşınmazın 1/3 payının murisi olan ... oğlu ...’den intikal ettiğini, çekişmeli taşınmaza uyan ve 1/2 payı muris adına olan tapu kaydının bulunduğunu, iddia ederek çekişmeli taşınmazın 1/3 payının tapu kaydının iptali ve ... mirasçıları adına tescili istemiyle, davaya katılmıştır. Yargılama sırasında ise müdahil miras payı oranında tapu kaydının iptali ve adına tescili isteminde bulunmuştur. Mahkemece, müdahil ...'in tutunduğu tapu kaydının çekişmeli taşınmaz ile uyumlu olduğu, nüfus kayıtları incelendiğinde tapu kaydında hissedar görünen ...'in müdahilin babası olduğu gerekçesiyle müdahilin davasının kabulüne, çekişmeli taşınmazın 1/3 payının tapu kaydının iptali ile müdahil davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de; yapılan değerlendirme ve varılan sonuç hatalı olmuştur. Müdahil ..., müdahale dilekçesinde çekişmeli taşınmazın 1/3 payının murisi ... oğlu ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık, şirket payının devri karşılığında ödenen meblağın iadesi için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 19. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Böylece, mirasçılar terekeye elbirliği mülkiyeti ile sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere terekeye ait haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. TMK'nin 701/2. maddesi hükmüne göre, elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp, her birinin hakkı ortaklığa giren malların tamamına yaygındır. Bir başka ifadeyle, tereke üzerindeki hak sahipliği ortaklardan tek başına hiçbirine ait olmayıp hak sahibi olan ortaklıktır. Bu yasal düzenlemelere göre, miras ortaklığı mirasın tümü üzerinde söz konusu olduğundan, terekedeki paylar ayrılmaksızın ortaklığa dahil olan mirasçılara aittir. Tereke üzerinde ortaklık devam ettiği sürece, mirasçıların terekeye giren mallar (menkul-gayrimenkul) üzerinde somut ve bağımsız payları mevcut değildir. 3.3....

          Böylece, mirasçılar terekeye elbirliği mülkiyeti ile sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere terekeye ait haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. TMK'nin 701/2. maddesi hükmüne göre, elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp, her birinin hakkı ortaklığa giren malların tamamına yaygındır. Bir başka ifadeyle, tereke üzerindeki hak sahipliği ortaklardan tek başına hiçbirine ait olmayıp hak sahibi olan ortaklıktır. Bu yasal düzenlemelere göre, miras ortaklığı mirasın tümü üzerinde söz konusu olduğundan, terekedeki paylar ayrılmaksızın ortaklığa dahil olan mirasçılara aittir. Tereke üzerinde ortaklık devam ettiği sürece, mirasçıların terekeye giren mallar (menkul-gayrimenkul) üzerinde somut ve bağımsız payları mevcut değildir. 3.3....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Davacılar vekili dava konusu 4738 ada 5 sayılı parselde bulunan 4 adet dairenin terekeye iadesini bu olmadığı takdirde bu daireler muris tarafından yaptırıldığından ve gizli bağış niteliğinde olduğundan tenkise karar verilmesi istenilmiştir. Ancak taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde taşınmazın halen arsa vasfında bulunduğu ve 1/2'şer oranda davalılar Nedim Hıdıroğlu ile Arzu Özdemir adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Bu durum karşısında esasen dairelerin bağımsız olarak terekeye iadesi mümkün bulunmamaktadır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Terekeye İade Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm menkul malların terekeye iadesi istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarihli 2014/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.10.03.2014(Pzt.)...

              Terekeye dahil bir taşınmaz hakkında, bir mirasçı diğer mirasçılar aleyhine tek başına miras payı oranında adına tescil istemi ile dava açabilirse de, 3. kişiye karşı miras payının adına tescili istemiyle dava açması hukuken mümkün değildir. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp, haklarının terekenin tamamını kapsadığı ve TMK'nın 702. maddesine göre topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği açıktır. Mirasçılardan birinin terekeye karşı 3. kişi konumunda olan birisi aleyhine kendi payı hakkında açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına açılmadığından, davaya, diğer mirasçıların katılması (icazet vermesi) veya terekeye temsilci atanması suretiyle devam edilmesine de olanak yoktur....

                Bu halde, diğer mirasçıların davaya katılımının sağlanması, muvafakatlerinin alınması ya da terekeye temsilci atanması gerekir. Somut olayda; muris ...’nın davacı dışında mirasçıları bulunduğu ve davalı Hazine'nin de terekeye göre 3. kişi durumunda olduğu anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu