Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın 16.10.2014 tarihinden bu yana davacı şirketin %35 ortağı olduğunu, davacı şirketin diğer ortakları Yaşar Eşmekaya ve Çağrı Eşmekaya tarafındna kendisine devir ve temlik edilen 1320 adet hisse, 33.000,00TL nakdi sermaye ve 33.000,00 TL ödenmiş sermayesi bulunduğunu, davalının davacı şirket muhasebe kayıtlarına göre 2019 yılı itibariyle şirkete olan 1.026.328,06 TL anapara ve 146.222,62 TL işlemiş adat faizi olmak üzere toplam 1.172.550,68 TL borcu bulunduğunu, borcun ifası amacıyla davacı tarafın davalıya 22.07.2019 tarihinde noter vasıtasıyla bir ihtarname gönderildiği ve 2019 yılı itibariyle şirkete olan borçların ödenmesinin ihtar edildiğini, 24.07.2019 tarihinde de davalıya tebligat yapıldığını, yapılan ihtara rağmen davalının borcunu ödemediğini, bu sebeple TTK’ya göre 18.11.2019 yapılan olağan genel kurul toplantısında davalının ortaklıktan çıkarılma kararı alındığını, davalının davacı şirkete olan borçlarının tahsili için...

TALEP: Davacı vekili;Davacının, davalı şirketin 60.000 adet payından 15.000 adet payına sahip olduğunu, en son 03.04.2019 tarihli genel kurula da katıldığını,tesadüfi şekilde şirket ortaklıklığından çıkartıldığını öğrendiğini, ticaret sicil kayıtlarını incelediğinde 02.11.2022 Tarihli 10695 Sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi sayfa 1075'te tek ortaklık bilgisi yayımlandığını, gazetede Kartal ... Noterliğinin 25.10.2022 Tarih ... Yevmiye Sayısı ile tasdikli, 24.10.2022 Tarihli 2 Sayılı Genel Kurulu Kararı, Kartal ... Noterliğinin 27/10/2022 Tarih ... Yevmiye Sayısı ile Tasdikli, 05.10.2022 Tarihli 3 Sayılı Yönetim Kurulu kararının ve bu karara istinaden alınan kararla "Şirket tek pay sahipli bir Anonim Şirkettir. Bu pay sahibi,......'...

    işleminin Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde güvence altına alınan temel hak ve özgürlükleri ihlal ettiği, Mahkemece, temel hak ve özgürlükler açısından hukuki bir denetimin yapılmadığı, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu, OHAL döneminde uygulanan kamu görevinden çıkarma cezasının Ceza Hukuku anlamında bir ceza olduğu, davacı tarafından, OHAL döneminde OHAL süresiyle sınırlı olarak alınan tedbirler çerçevesinde kamu görevinden çıkarıldığı ve 19 Temmuz 2018 tarihinde OHAL uygulamasına son verilmesi nedeniyle ihraç işleminin Anayasal dayanağının kalmadığı, OHAL döneminde durumun gerektirdiği ölçüde geçici tedbirler alınması gerekirken kalıcı sonuçlar doğuran kamu görevinden çıkarılma işleminin uygulandığı, Anayasaya göre OHAL döneminde dahi ihlal edilmeyecek türden bir hak olan masumiyet karinesinden yararlanma hakkının OHAL KHK'sı ile terör örgütü üyesi olarak suçlanmak suretiyle cezalandırılarak ihlal edildiği, kamu görevinden çıkarılma işleminin ceza hukuku...

      işleminin Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde güvence altına alınan temel hak ve özgürlükleri ihlal ettiği, Mahkemece, temel hak ve özgürlükler açısından hukuki bir denetimin yapılmadığı, ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu, OHAL döneminde uygulanan kamu görevinden çıkarma cezasının Ceza Hukuku anlamında bir ceza olduğu, davacı tarafından, OHAL döneminde OHAL süresiyle sınırlı olarak alınan tedbirler çerçevesinde kamu görevinden çıkarıldığı ve 19 Temmuz 2018 tarihinde OHAL uygulamasına son verilmesi nedeniyle ihraç işleminin Anayasal dayanağının kalmadığı, OHAL döneminde durumun gerektirdiği ölçüde geçici tedbirler alınması gerekirken kalıcı sonuçlar doğuran kamu görevinden çıkarılma işleminin uygulandığı, Anayasaya göre OHAL döneminde dahi ihlal edilmeyecek türden bir hak olan masumiyet karinesinden yararlanma hakkının OHAL KHK'sı ile terör örgütü üyesi olarak suçlanmak suretiyle cezalandırılarak ihlal edildiği, kamu görevinden çıkarılma işleminin ceza hukuku...

        SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yüklenici şirket yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 22.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          ın şirkette 1/4 oranında hissedar olduğu, pay oranı dikkate alındığında, dava dilekçesinde belirtilen hususların çıkarılma istemini haklı çıkaracak düzeyde muhik neden olmadığı, pay ve paydaş çoğunluğuna sahip diğer ortakların, ortaklığın amacına uygun olarak şirketin faaliyetlerini devam ettirme imkanlarının bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, mahkeme kararı ile şirket ortaklığından çıkarma istemine ilişkindir. 6102 sayılı Kanun’un 621/h maddesi gereğince işbu davanın açılabilmesi için şirket genel kurulu tarafından ortaklıktan çıkarma yönünde karar alınması gerekmektedir....

            Dosya kapsamı delillere göre; ilk derece mahkemesince davanın kollektif şirket genel kurul kararının iptali isteminden ibaret olduğu, 6100 sayılı HMK 114/1- d maddesi uyarınca tarafların taraf ehliyetinin bulunmasının dava şartı olduğu, davalı taraf sıfatı olan husumet ehliyetinin davalılar yönünden bulunmadığı, bu tür davaların ancak genel kurul kararını alan şirket tüzel kişiliğine yönelik açılabileceği, bu davalarda davalı sıfatının münhasıran şirket tüzel kişiliğine ait olduğu belirtilerek davanın dava şartı olan pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesinde usul ve yasal düzenlemelere aykırı bir yön bulunmadığı, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, değerlendirilmiştir....

            İlk derece mahkemesince, limited şirket ortaklığından çıkartılma davasının ancak tüzel kişiliğe haiz şirket tarafından açılabileceği ve dava açmadan önce davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına yönelik bir genel kurul kararının varlığının ön şart olduğu, davacının davayı şirket tüzel kişiliğini temsilen değil kendi adına açtığı, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda başvurulmuştur. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nce, şirket ortağının diğer bir şirket ortağına karşı açtığı ortaklıktan çıkarılma davasında davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/470 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile de tespit edildiğini, şirket müdürünün 2011- 2012- 2013- 2014 yıllarında şirket genel kurulunu toplantıya çağırmadığını, bu hususun ihtarname ile kendisine bildirilmesine rağmen halen genel kurul toplantılarının yapılmadığını, şirket müdürünün kar dağıtımı konusunda da bir işlem yapmadığını, bu durumun müvekkillerine mağdur ettiğini, müvekkillerinin keşide ettiği ihtarnamelerle şirket işleri hakkında bilgi ve belge talep etmiş ise de, müvekkillerine bilgi ve belgelerin verilmediğini, şirket müdürünün bu tutumu nedeniyle şirket işleri ve hesapları konusunda gerekli ve yeterli bilgiye sahip olunamadığını, bu konudaki hakkının engellendiğini bildirerek müvekkillerinin şirket ortaklığının devamı için gerekli güven duygusu ve isteğinin ortadan kalktığını bildirerek müvekkillerinin anonim şirket ortaklığından çıkarılmasını, kendisine ortaklık payının gerçek değerinin ve kar payının...

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; TTK 638.maddesine göre her ortağın haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabileceği, 640.madde de ise şirket sözleşmesinde bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkartılabileceği sebepler ön görülebileceği, şirket genel kurulu tarafından buna dayanılarak ortağın şirketten çıkartılabileceği, ayrıca şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararıyla haklı sebebe dayanılarak şirkette çıkartılmasını talep edebileceğinin düzenlendiği, davacı şirket adına dava açan şirket ortağı Öncem Yılmaz'ın şirketin yöneticisi olduğu, şirketin tüm işlemlerinin bu şahıs tarafından yürütüldüğü, şirket adına alınan kredilerin teminatı olarak davalıların annesinin evinin üzerine ipotek konulduğu, kredinin davacı şirket tarafından geri ödenmemesi nedeniyle davalıların babası tarafından kredinin kapatılarak ipoteğin kaldırıldığı, davacı şirketin kurulduğu günden beri herhangi bir kâr payı dağıtmadığı ve davalılara bir ödemede...

              UYAP Entegrasyonu