Davacının kar payı alacağı talebinin reddine yönelik karara ilişkin istinafı yönünden yapılan değerlendirmede; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanun’un 408/2- d. fıkrasında finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, yıllık kâr üzerinde tasarrufa, kâr payları ile kazanç paylarının belirlenmesine, yedek akçenin sermayeye veya dağıtılacak kâra katılması dâhil kullanılmasına dair kararların alınmasının genel kurulun devredilemez yetkilerinden olduğu düzenlenmiştir. Şirket genel kurulu, şirket kar payının belirlenmesi ve dağıtımı konusunda tek yetkili organ olup, bu yetkisini yönetim kuruluna devretmesi de mümkün değildir. Genel kurul şirket karının ne zaman, ne kadar ve nasıl dağıtılacağına karar vermeye yetkili tek organdır. Bu yönde alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı müddetçe kar payı alacağından bahsetme imkanı yoktur. Genel kurulca karın dağıtımı konusunda bir karar verildiği takdirde ortağın oluşan bu kar payı alacağı için talep ve dava hakkı bulunacaktır....
in kendi şahıs işletmesine ilişkin hesaplarda tuttuğunu bu sebeple ayrılma akçesi ve kar payı devrinin şirketin gerçek bütçesi üzerinden hesaplanmadığını, kendi payına karşılık olarak payın değerinin altında bir ödeme yapıldığını iddia ederek iş bu alacak davasını ikame ettiği, davacının ortaklıktan ayrıldığı ve dava tarihi itibariyle şirket ortaığı olmadığı halde dava dilekçesinde söz konusu alacak talebini kar payı ve ayrılma akçesi olarak nitelendirdiği mahkememizce dikkate alınarak davacıya talebini açıklamak ve somutlaştırmak üzere kesin süre verildiği, davacının 10/12/2020 tarihli beyan dilekçesinde dava dilekçesindeki iddialarını aynı şekilde tekrarladığı ve taleplerini yinelediği, davacının, geçmişte davalı .... Şti'nin ortağı olduğu ve ortaklığa ilişkin paylarını diğer davalı ...'...
DEĞERLENDİRME :Dava; limited şirket ortaklığından çıkma, çıkma payı ve kâr payı istemine ilişkindir. Yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Davalı şirketin iki kişilik limited şirket olduğu, davacının payının %14, diğer ortak ...’nin ise % 86 pay sahibi olduğu, davacı ortağın TTK 638/II maddesinde düzenlenmiş olan haklı sebeple ayrılma talebinde bulunduğu ve haklı sebep olarak kar payı dağıtımı yapılmamış olmasını, davalı şirket müdürü ve şirketin hakim ortağı %86 pay sahibi ...’nin 2013-2014-2015 yıllarında şahsi firması ...'ye karşılıksız nakit transferler yaptığı, ..."...
nun, müvekkiline her yıl sözlü olarak şirket kar etmediğinden kar dağıtımı yapamayacaklarını beyan ettiğini, bir limited şirketin yegane amacının, ticari faaliyet sonucu gelir elde etmek ve ortaklarına elde edilen gelirden kar payı dağıtmak olduğunu, ancak ne müvekkiline ne de devreden hissedar ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 14/05/2019 NUMARASI : 2017/746 ESAS 2019/262 KARAR DAVA KONUSU : Kar Payı Alacağı KARAR : Davacı tarafından davalı aleyhine Konya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2017/446 Esas sayılı dosyası ile açılan kar payı alacağı davasında 14/05/2019 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine dairemizce yapılan inceleme sonucunda verilen 16/07/2020 tarih 2019/2346 Esas 2020/923 sayılı kararın Yargıtay 11....
DAVA : Kar Payı Alacağı İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 02/03/2022 YAZIM TARİHİ : 03/03/2022 Davacı tarafından davalı aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyası ile açılan kar payı alacağı davasında 14/05/2019 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine dairemizce yapılan inceleme sonucunda verilen 16/07/2020 tarih .... Esas .... sayılı kararın Yargıtay 11....
DEĞERLENDİRME :Dava; limited şirkete tedbiren kayyım atanması ile şirket ortaklığından kaynaklı kâr payı alacağının ödenmesi istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, davacının, dava dilekçesinde ortağı bulunduğu davalı şirkete tedbiren yönetici kayyım atanması ve kâr payı alacağı miktarının tespiti ile davalı şirketten alınarak kendisine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş ise de, Limited şirketlere yönetim kayyım atanması halleri, TMK ve TTK nda sınırlı olarak düzenlenmiş olup, TMK 427/4 maddesine göre, şirketin organsız kalması ve yönetim boşluğunun başka yollarla giderilmesinin mümkün olmaması hali ile TTK nun 636/2-4 maddeleri uyarınca, şirketin haklı nedenle feshi istemli davalarda, alınacak tedbirler kapsamında, şirkete mahkemece gerekli görüldüğü takdirde, yönetim kayyımı atanabileceği düzenlenmiş olup, bunun haricinde doktrinde tartışmalı olmakla birlikte, şirket müdürünün azline ilişkin dava sırasında...
un davalı şirketten kâr payı adı altında talepte bulunmasının mümkün olmadığı, bu nedenlerle davanın reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 608/1. maddesinde; kâr payının, sadece net dönem kârından ve bunun için ayrılmış yedek akçelerden dağıtılabileceği, kâr payı dağıtımına ancak, kanun ve şirket sözleşmesi uyarınca ayrılması gereken kanuni yedek akçelerle, şirket sözleşmesinde öngörülmüş yedek akçeler ayrıldığı takdirde karar verilebileceği, düzenlenmiş olup, davacı yan, ortaklıktan kaynaklı olarak kendisine uzun yıllardır kar payı dağıtılmadığını iddia etmiştir....
Rapor, istinaf ilamındaki kaldırma gerekçesine uygun ve rayiç değerler dikkate alınarak, hazırlandığından mahkememizce hükme esas alınmıştır. Davacı her ne kadar kar payı da talep etmiş ise de davalı şirketin kar payı dağıtımına ilişkin esas sözleşmesinin 11'inci maddesi gereğince genel kurulda karar alınması gerektiği, ancak davalı şirketin genel kurulda bu şekilde bir karar almadığı açıkça anlaşıldığından davacının kar payı alacağına ilişkin talebi reddedilmiştir. Davacı vekili kaldırma kararı öncesinde ıslah dilekçesi sunduğundan ve bu dilekçe ile ayrılma akçesi olarak toplam 46.632,05 TL talep ettiğinden davacının kaldırma kararı sonrası aldırılan ek rapor gereğince fazlaya ilişkin talebi reddedilmiştir. Sonuç olarak, davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına, ayrılma akçesinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine ve davacının kar payı alacağı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
arasında otopark işletmesinden elde edilen gelirler yönünden masraf ve vergiler düşüldükten sonra kalan net kar olup olmadığına ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenildiği, davalı şirket tarafından gönderilen cevabi ihtarname ile talebin reddedildiği, davacının hissedarlar sözleşmesinde yer alan haklarının geçerli ve bağlayıcı olduğu ve bu haklara ilişkin talep ve dava hakkının bulunduğu, şirket ana sözleşmesi ile hissedarlar sözleşmesi arasında çelişki bulunması halinde hissedarlar sözleşmesinin geçerli olacağı, davacının %23,5 pay sahibi olmasına rağmen bugüne kadar davacının bu paya karşılık olarak hiçbir kar payı veya kira geliri elde edemediği, İzmir'in konum açısından en değerli yerinde bulunan taşınmazlardan 1987 yılından beri faydalanamadığı, davalı şirket kurulduktan sonra otel binasının inşası sırasında A grubu hissedarlar tarafından sermaye arttırımı yapılmadığı, şirket tarafından yurt dışında bulunan ... şirketinden, ..., İnter ... ve ......