in hisselerinin ... dışındaki diğer pay sahiplerinin paylarının toplamından daha yüksek adede ulaştığı, yönetim kurulunun 95.166.686 olumsuz oya karşılık 116.816.686 olumlu oyla ibra edildiği, dava dışı şirketin ....06.2009 tarihli Genel Kurul Toplantısı'ndan önceki ve sonraki pay dağılımı dikkate alındığında davalılar arasında yapılan hisse devrinin ibrayı sağlamaya yönelik olduğu, hisse devri karşılığı bedel ödendiğini gösteren delil bulunmadığı, davalı ... Özköşger'in beyanı doğrultusunda davalılar arasındaki hisse devrinin muvazaalı olduğu gerekçesiyle, davalılar arasında yapılan 06.02.2009 tarihli Surtel Kablo Sanayi A.Ş.'nin hisse devir işleminin muvazaa nedeniyle geçersizliğinin tespitine karar verilmiştir. Kararı, davalı ... temyiz etmiştir. 6762 sayılı ...'nın 361. maddesi uyarınca “rey hakkına mütedair tahditlerden birini tesirsiz bırakmak maksadiyle hisse senetlerinin, umumi heyette rey hakkını kullanmak üzere başkasına verilmesi caiz değildir.”...
Şti’nin ortakları olduğunu, müvekkilinin taraflar arasında noterde yapılan 02.05.2008 tarihli sözleşme ile hisselerini davalılara eşit oranda devrettiğini, devrin sicile tescil edildiğini, hisse devir bedelinin ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine yapılan icra takibine davalıların itirazı üzerine açılan itirazın iptali davası sırasında şirket müdürü olan davalı ...’in usulsüz işlemlerle şirkete ait paraları temellük ettiğinin öğrenildiğini, hisse devri sırasında şirket varlıklarının müvekkilinden gizlenerek bilanço incelenmeksizin devir sözleşmesi yapıldığını, hisselerin gerçek değerinin çok altında hesaplanarak hisse devir bedelinin ödendiğini, davalı ...’in bu eylemleri nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek hisse devir sözleşmesinin iptaline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ....000 TL maddi ve manevi zararın davalı ...’den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/432 Esas KARAR NO : 2022/501 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/04/2022 KARAR TARİHİ : 14/06/2022 Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davalı-karşı davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin limited şirket hisse devri vaadi sözleşmesinin imzalanmasıyla davacı-karşı davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-ŞİRKET PAYININ İPTALİ VE TESCİL-BEDEL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, şirket payının iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, şirket payının iptali ve tescil ile bedel isteklerine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakan ...'ın mirastan mal kaçırmak amacıyla 1302 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki 3 nolu bağımsız bölümü ölünceye kadar bakma koşuluyla oğulları davalılar ... ve ...'...
(5) Şirket sözleşmesi devri yasaklamış veya genel kurul onay vermeyi reddetmişse, ortağın haklı sebeple şirketten çıkma hakkı saklı kalır. (6) Şirket sözleşmesinde ek ödeme veya yan edim yükümlülükleri öngörüldüğü takdirde, devralanın ödeme gücü şüpheli görüldüğü için ondan istenen teminat verilmemişse, genel kurul şirket sözleşmesinde hüküm bulunmasa bile, onayı reddedebilir. (7) Başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul reddetmediği takdirde onayı vermiş sayılır." düzenlemesi mevcuttur. Somut olayda, pay devri, noterden onaylama şeklinde yapılmış olup, pay devir sözleşmesinde yasanın aradığı yazılılık ve imzaların noterce onanması koşulunun gerçekleştiği ancak devre onay veren bir genel kurul kararının bulunmadığı görülmektedir. Limited şirket hisse devrinin noterde yapılması ve pay defterine kayıt ile hüküm ifade edeceği tartışmasız olup, davalı şirketin ana sözleşmesinde hisse devrini yasaklayan bir hüküm yoktur....
deki %15 hissesini 15.10.2006 tarihli protokol ile devraldığını, karşılığında borcunu 21 taksitte ödeme taahhüdünde bulunduğunu, ancak ödemediği taksitler nedeniyle hakkında yapılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazının iptalini ve %40 inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacının şirketteki ortaklığının halen devam ettiğini, şirket ile resmi bir bağlantısının olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile dava dışı .... arasında yapılan hisse devri sözleşmesine göre dava dışı ....'nin hissesini davacıya devri konusunda anlaştığı, ancak getirilen Ticaret Sicil kaydında dava dışı ... şirketinin ortakları arasında davacının yer almadığı, dava dışı ...., ... ve ....'nun ortak bulunduğu, davalı ...'...
müvekkiline hile ile devredildiğini belirterek, şirket hisse devri sözleşmesinin iptali ile davalı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
Dava, davacı şirket tarafından ödenen vergi borcunun davacı şirketin eski ortağı ve yönetim kurulu üyesi olan davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup; hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilanında işaret edildiği üzere, davacı taraf, davalının yönetici olduğu dönemdeki şirket yönetici sorumluluğu yanında taraflar arasında yapılmış 25/07/2007 tarihli Hisse Devri Sözleşmesinin 9.maddesindeki davalı taraf taahhüdüne dayanmıştır. Taraflar arasında yapılmış 25/07/2007 tarihli Hisse Devri Sözleşmesi'nin 9.maddesinde; "... şirketinin hisselerinin tamamının ...'...
... müvekkilinin iradesini yanıltarak vesayet davası açtırıp, davanın açıldığı gün ilk eşinden olan ---- şirketlerinin hisselerini devrettiğini, davalı ....-- ayrıca birçok şirket hissesinden ve kazanımlarından tek taraflı olarak feragat ettiğini, davalının bu işlemleri hep akrabaları ve şirket ortakları üzerinden yürüttüğünü, müvekkilinin yapılan bu muvazaalı sözleşmelerin kesin hükümsüzlük nedeniyle ortadan kaldırılması için birçok dava açtığını, eşini---- muvazaalı ve hileli işlerle kandırdığını belirterek, davalılar arasında yapılan 21/11/2016 tarihli sözleşmenin muvazaa-mutlak butlan nedeniyle yok hükmünde sayılmasına, devri yapılan taşınır ve taşınmaz malların şirket hisselerinin paraların ve tüm değerlerin sebepsiz zenginleşime hükümleri gereği hak sahiplerine iadesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliği 'nin ... tarih ... yevmiye nolu Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi ile, davalı ... ile ... hissenin Ankara ... Noterliği 'nin ... tarih ... yevmiye nolu Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi ile ...'e devredildiğini, ancak davalılar tarafından şirket pay defterine kaydedilmediğini, Gümüşhane ... Noterliği'nin ... tarihli ... nolu ihtarnamesi ile davalı şirkete ihtarname çekmesine rağmen şirket hissesinin devrine ilişkin gerekli tescil işlemlerinin yaptırılmadığını, bu nedenle şirket adına tahakkuk ettirilen hiçbir amme alacağı nedeniyle sorumlu olmadığı halde, devir işleminden sonraki tarihlere denk gelen amme alacakları nedeniyle şahsi malvarlığına tedbir işlemi konulduğunu iddia ederek, davacının şirkette bulunan 1 hissenin Ankara ... Noterliği 'nin ... tarih ... yevmiye nolu Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi ile, davalı ... ile ... hissenin Ankara ... Noterliği 'nin ... tarih ... yevmiye nolu Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi ile ...'...