Somut olayda davacı, davalı aleyhine ödünç iddiasına dayalı olarak eldeki davayı açmış; davalı ise bu iddiaya karşı koyarak, davacıdan ödünç almadığını, yapılan ödemenin şirket hisse devri ödemesine ilişkin olduğunu belirterek vasıflı ikrar bir başka deyişle gerekçeli inkârda bulunmuştur. Bu ikrar bölünemez ve ikrar edenin aleyhine delil de teşkil etmez. Hal böyle olunca TMK.’nun 6. maddesi ve HMK. hükümleri gereğince, yapılan ödemenin borç verilmesine ilişkin olarak yapıldığını ispat yükü davacıya ait olup, davacı ödünç ilişkisini yasal delillerle kanıtlamakla yükümlüdür....
Davalıya usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ile duruşma gün ve saatini bildiren çağrı kağıdı tebliğ edilmesine rağmen davalı cevap vermemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmeden (protokol) vazgeçen davalıdan sözleşmenin 8 maddesinin ihlal edildiği iddiası ile, bu madde uyarınca cezai şartın tahsili istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında imzalanan 03/03/2014 tarihli devir sözleşmesinde, ... tarafından devir hakkı doğduğu tarihte karşılıklı ... ve ...'a ... gerekli işlemleri yaparak 743 nolu Galyan Bayini ...'a devir edeceği belirtilmesine rağmen Söz konusu devir işleminin nasıl yapılacağı Sabit Ganyan Bayiliği Yönetmeliğinde düzenlenmiş olup yönetmeliğinin 15.maddesinde, BAYİLİĞİN DEVRİ VE ORTAK ALMA YASAĞINI DÜZENLEDİĞİ; Düzenlemeye göre, Kar ortaklığı dahil hiçbir surette yanına ortak alamaz ve hisse devri yapamaz....
Davalıya usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ile duruşma gün ve saatini bildiren çağrı kağıdı tebliğ edilmesine rağmen davalı cevap vermemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmeden (protokol) vazgeçen davalıdan sözleşmenin 8 maddesinin ihlal edildiği iddiası ile, bu madde uyarınca cezai şartın tahsili istemine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında imzalanan 03/03/2014 tarihli devir sözleşmesinde, ... tarafından devir hakkı doğduğu tarihte karşılıklı ... ve ...'a ... gerekli işlemleri yaparak 743 nolu Galyan Bayini ...'a devir edeceği belirtilmesine rağmen Söz konusu devir işleminin nasıl yapılacağı Sabit Ganyan Bayiliği Yönetmeliğinde düzenlenmiş olup yönetmeliğinin 15.maddesinde, BAYİLİĞİN DEVRİ VE ORTAK ALMA YASAĞINI DÜZENLEDİĞİ; Düzenlemeye göre, Kar ortaklığı dahil hiçbir surette yanına ortak alamaz ve hisse devri yapamaz....
Şti. tahsili ile davacıya verilmesine, devri yapılan 30/12/2013 tarihli sözleşmede davalı ...’in kefalet imzası bulunmadığından davalı ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili ve davalı şirket vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, davalı şirket ile dava dışı Özel Alternatif Tıp Hizmetleri San. Tic....
Bayilik sözleşmesi imzalandığını, davalının müvekkili şirketle bayiliği devam ederken sözleşmeye aykırı biçimde başka bir dağıtım firmasının tüplerinin satılmasına aracılık yaptığını, durumun tesbit ettirildiğini iddia ederek sözleşmenin feshine, 5.000.00 YTL kâr mahrumiyeti, 15.000 USD cezai şart ve 5.000.00 YTL manevi tazminatın reeskont faizi ile birlikte tahsiline, davalının bayilik yaparken kullanmış olduğu ve müvekkili şirket abonelerince maruf hale gelmiş olan telefonların müvekkili şirket adına devrine başka firma ile yaptığı bayilik sözleşmesinin iptaline, bu firmaya ait ürünlerin davalı işyerinden toplanmasına ve satışının durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
farklı cezai şart talep edilebileceğini, aksi halin kabulünün sözleşme serbestisi ve sözleşmeye bağlılık ilkesine aykırı olduğunu, sözleşmenin (yürürlük sürecindeki) 17.4.5.madde ile (feshe bağlı) 30.maddedeki cezai şart alacaklarının aynı şey olmadığını, konusu ve içeriği ile uygulanma şekil ve süreçlerinin birbirinden farklı olduğunu, sözleşmenin 17.4.5 ile 7. maddedeki cezai şart alacaklarının feshe bağlı olmayan sözleşmenin uyugulanması sürecine ilişkin alacaklar olduğunu, sözleşmenin 7.maddesindeki cezai şart alacağının kabulü karşısında, aynı şekildeki 17.4.5.maddeski cezai şart alacağının da muteber olduğu ve istenebileceğinin açık olduğunu, 10.000,00 USD ve 25.000,00 USD cezai şartın ödenmesine karar verilmesi gerektiğini, karşı tarafın tacir olduğunu, cezai şartın tenkisini talep edemeyeceğini, karşı taraf yararına 3 misli vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilemeyeceğini, karşı tarafın bu yönde talebi bulunmadığını ileri sürerek ve resen nazara alınacak sebeplerle kararın...
in protokolü müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla imzaladıklarının sözleşme metninden anlaşıldığı, 818 sayılı BK'nın 483. maddesi uyarınca, kefilin borcunun, asıl borcun varlığına ve geçerliliğine bağlı olduğu, sözleşmenin tarafı şirket ile davacı arasında doğmuş ve doğacak geçerli bir asıl borç ilişkisi bulunmadığından, diğer davalıların kefaletinin geçerli olmadığı, hisse devir sözleşmelerinde hisse bedelinin davalılarca ödendiğinin belirtildiği, protokolde cezai şart bedelinden davalı şirketin sorumluluğunun belirlendiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ... ile davalı ...’ın daha önce evli oldukları ve boşandıkları, tarafların boşanma dosyasında akdettikleri protokol uyarınca Mozaik Design ve Dekorasyon San. Tic.Ltd.Şti’nin 249.750TL'ye tekabül eden 9990 adet payın davalıya ait olacağının kararlaştırıldığı, daha sonra taraflar arasında akdedilen pay devri ön protokolü uyarınca davalının davaya konu şirkette yer alan hisselerini davacı ...’a devri hususunda tarafların anlaştıkları, yine söz konusu hisse senetlerinin devri için davacının davalıya 10.000.000 TL ve 57.500 Euro nakden ödemeyi taahhüt ettiği, ayrıca davacı şirket mülkiyetindeki ......
Davacı vekili birleşen davada da, aynı sözleşme ve taahhütnameye göre davalının taahhütname ile yükümlediği mal alımını gerçekleştiremediğini, taahhüt ettiği miktarın çok altında mal alımı gerçekleştirerek "akaryakıt bayilik sözleşmesine" ve "taahhütnameye" aykırı davranmak suretiyle davacı şirketi zarara uğrattığını ve sözleşme ile taahhütname hükümlerine aykırı davrandığını belirterek 18.08.2005 ile 30.04.2009 tarihleri arasında davalının eksik çektiği ürün ve dağıtıcı şirket kar paylarının birlikte değerlendirilmesi sonucu davacının mahrum kaldığı beyaz ürün için cezai şart nedeniyle oluşan 20.000 USD'nin fiili ödeme tarihinde kur üzerinden TL karşılığının en yüksek faiz oranı üzerinden faiz yürütülerek ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Esas sayılı) dosyasının bulunduğunu ve bu nedenle iş bu davanın açıldığını belirtmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davalı şirket yetkilisi tarafından inanç sözlemesinden dayalı olarak taşınmazın 3. Kişiye satılması nedeniyle alacak davasının açıldığı, 14.02.2013 tarihli protokolün delil olarak sunulduğu, protokolün 1. maddesinde " Taraflar arasında kurulan bayilik ilişkisi neticesinde .... 'nın .... 'a kalan borcunun 82.400 TL olarak kabulü konusunda taraflar mutabık kalmışlardır," 5. maddesinde "1. maddede bahsedilen alacak miktarı dışında .... , ... 'dan hiçbir ad altında bayilik sözleşmesinden kaynaklanan hiçbir talepte, alacak iddiasında, tazminat talebinde, cezai şart ve ferileri talebinde bulunmayacaktır. Bakırköy ... Noterliğinin 14.04.2011 tarihli ihtarnamesinde geçen ve tahakkuk ettiği belirtilen cezai şart da bu kapsamda olup .... tarafından talepte bulunulmayacaktır," şeklinde düzenlemeler yapıldığı görülmüştür....