ın borçlu şirketin eski yetkilisi ve ortağı olup, borcun doğumundan sonra ve icra takibinden 6 ay önce alacaklıdan mal kaçırmak kastıyla ortaklıktan ayrıldığını, her iki şirketin faaliyetleri aynı olup, birlikte hareket ettiklerini, haciz uygulanan adresin borçluya ait işyeri olduğunu, mülkiyet karinesi borçlu ve dolayısıyla alacaklı lehine olup, haczin İİK'nun 97. maddesi gereğince yapılmış sayılması gerekirken İİK'nun 99. maddesi gereğince istihkak davası açma yükümlülüğünün müvekkiline verilmesinin usulsüz olduğunu belirterek, İcra Müdürlüğünün İİK 99. maddesi uyarınca istihkak davası açmak üzere süre verilmesine ilişkin 07.04.2014 tarihli kararının kaldırılmasına, aksi taktirde şikayetin istihkak davası olarak incelenerek istihkak davalarının kabulü ile hacizli mahcuzların borçluya ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı 3. kişi vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin birleşen şikayet dosyasına ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Asıl dava dosyasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK'nin 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. İİK'nin 97/6 maddesi gereği prosedürün işletilmemesi halinde, dava açma süresi henüz başlamayacağından 3.kişi, hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar istihkak davasını açabilir. Prosedürün işletilmesi halinde ise icra mahkemesince verilecek kararın üçüncü kişiye tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde davanın açılması gerekir. Somut olayda, üçüncü kişi istihkak iddiasında bulunmuş ise de İcra Müdürlüğünce 97/1 maddesindeki prosedür işletilmediğinden dava açma süresi henüz başlamamıştır....
un istihkak iddiasında bulunduğunu, icra müdürlüğünce 4.10.2011 tarihli kararla İİK 99 madde uygulanarak alacaklıya, 3.şahıs aleyhine istihkak davası açmak üzere 7 gün süre verildiğini, ancak Müdürlük işleminin yasaya aykırı olması nedeniyle “İİK 97. madde gereğince istihkak iddiası karşısında alacaklı yanın itirazı üzerinde icra dosyasının karar verilmek üzer İcra Mahkemesine gönderilmesi “şeklinde düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dahili davalı borçlular vekili, davacı alacaklı bu davayı açtıktan sonra aynı gün istihkak davası açtığından bu davanın konusuz kaldığını, haciz yapılan yerin istihkak iddiasında bulunan 3.şahsa ait olduğunu, borçlunun haciz adresindeki bodrum katta faaliyette bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; dava konusu haczin borçluların tebligat adresinde yapıldığı, istihkak iddia eden 3.kişi...'un davalı borçlunun akrabası olduğu, istihkak iddiacısı 3.kişi ...'...
İİK'nın 96/3., 97/9. maddeleri uyarınca, malın haczini öğrenen borçlu veya üçüncü şahsın öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunması gerekir, aksi halde bu kişiler aynı takipte bu iddiayı ileri sürme hakkını kaybederler. İstihkak iddiasının öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içinde icra dosyasına bildirilmesi gerekir. Bu durumda, icra müdürlüğünce İİK'nın 97. maddesinde öngörülen prosedür tamamlandıktan sonra istihkak davası açılabileceği gibi, doğrudan istihkak davası açılmasını engelleyen bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;İcra müdürlüğünce, İİK m.99 yerine, İİK m.97 tatbik edilmesi sebebiyle memur muamelesi şikayet davası ikame edildiğini, yerel mahkemece; 2019/965 sayılı dosyada takibin istihkak iddia edilen bu mallar açısından talikine karar verildiğinden davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verildiğini, anılan dosyada mahkemece %40 gibi yüksek bir teminat yatırılması şartıyla takibin taliki kararı verdiğini, istihkak davası açma külfetini ( eş söyleyişle ispat yükünü) müvekkili şirkete yüklediğini, oysa mahkemece yapılması gereken işlemin; öncelikli olarak 04.09.2019 tarihinde açılan memur muamelesini şikayet dosyası hakkında karar vermek olması gerektiğini, yerel mahkemenin, icra müdürünün dosyada hatalı olarak İİK m.97 hükümlerinin tatbik ettiğini tespit edip memurluk işleminin iptaline karar verseydi -haliyle- ispat yükü ve dava açma külfeti müvekkiline yüklenmeyeceğini, nitekim her iki davanın süresi, harcı, yargılama...
İstinafa konu kararın memur muamelesini şikayete dair olduğu, davanın 29/07/2020 tarihinde açıldığı, davacı borçlu ile ilişkisinin olmadığını, haciz tutanağında istihkak iddiasında bulunduklarını, alacaklının istihkak iddiasına itiraz etmediğini ve yasal 7 günlük süre içerisinde istihkak davası açmadıklarını beyan etmiş, ilk derece mahkemesince icra müdürlüğünün kararında 03/07/2020 tarihinde tensiple 3. Kişinin istihkak iddiasının alacaklı ve borçluya sorulması kararıyla taraflara tebliğine karar verilmiş, şikayet üzerine mahkemece haciz zaptında istihkak iddia eden kişinin şirketi temsile yetkisi olmadığı, yetkilinin Sabiha Gülşen Kılıç olduğu belirtilerek, 3. Kişinin istihkak Gaziantep 3....
İstinaf Sebepleri Üçüncü kişiler vekili, şikayet dilekçesini tekrarla haciz mahallinde hazır bulunan ...’ın ticari mümessil olmadığını ancak ticari vekil olabileceğini, tek taraflı vekalet tesis işleminin müvekkili aleyhine sonuç doğurmayacağını, haczin borçlunun adresinde yapılmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayete konu hacizde, haczedilen vinçlerle ilgili şikayet tarihinden önce hacizler kaldırıldığından vinçlere yönelik istihkak iddiasında bulunan şikayetçilerin hukuki yararlarının kalmadığı, şikayetçilerden AVM şirketi tarafından istihkak iddiasında bulunmadığından anılan şirketin aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, diğer menkuller açısından borçlu şirketteki tüm paylar bir kişiye it olduğundan ayrıca bir genel kurul kararı alınmaksızın şirket sahibinin tek başına ticari mümessil atayabileceğinin kabulü gerektiği, ...'...
A.Ş. ile davalı ......Vs. aralarındaki istihkak davası hakkında Ankara 7. İcra Mahkemesinden verilen 14.10.2005 gün ve 353-78 sayılı hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. K A R A R Garant...... Rekl. Dek. Dan. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin istihkak davasına konu takip dosyasıyla ilgili olarak tebligatın usulüne uygun yapılmadığına dair açtığı şikayet davası dosyasının ilgili mahkemeden celbi ile dosyaya eklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.01.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
bulunmadığını, davanın hukuki yarar yokluğundan reddini talep ettiklerini, davacı tarafın dilekçesinde yapılan haczin usulsüz olduğunu aynı takip içerisinde iki kez istihkak iddiasında bulunulamayacağını iddia ederek haciz işleminin iptalini talep ettiğini ancak karşı yanın ilk haciz işleminin usulsüz olduğunu iddia etmesine karşın memur işlemini şikayet yoluna başvurmadığını, ortada usule aykırı bir işlem var ise somut olayda geçersiz istihkak iddia nedeniyle haczin İİK m.99’a göre değil de İİK m.96- 97 gereğince yapılması gerektiğini iddia ediyor ise memur işlemini şikayet yolu ile işlemin iptalini talep edebileceğini ancak karşı yanın memur işlemini şikayet yoluna gitmediğini, şikayet süresinin geçmiş olduğunu, davacının şikayete dayanak sunmuş olduğu mahkeme ilamında istihkak iddiası bulunulmadığının belirtildiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte karşı yanın iddiasına dayanak gösterdiği mahkeme ilamında istihkak iddiası olmadığını belirtilmekte iken bu şikayete konu istihkak iddiasının...
K A R A R Şikayet eden alacaklı vekili, İpsala İcra Müdürlüğünün 2011/503 sayılı Takip dosyasında 12.08.2011 tarihli hacizde üçüncü kişi ...’ın istihkak iddiasında bulunması üzerine İpsala İcra Hukuk Mahkemesi tarafından 28.09.2011 tarihli ve 2011/4 Değişik İş sayılı kararı ile teminat karşılığında takibin ertelenmesine karar verildiğini, anılan kararın tebliğinden itibaren 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde istihkak davasının açılmadığını, böylece üçüncü kişinin istihkak iddiasından vazgeçtiğini, belirterek takibin ertelenmesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....