ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takip dosyasında borçlunun vekille temsil edilmesine rağmen icra emrinin vekil yerine borçlu asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebligatının ve ödeme emrinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; takip dayanağı ilamda şikayetçi borçlunun ismi altında bir vekil yer almadığını, bu sebeple ödeme emrinin asile tebliğ edildiğini, kaldı ki icra müdürlüğüne yapılan taleple ödeme emrinin borçlunun vekiline de gönderildiğini ileri sürerek, şikayetin reddi ile tebligatın asile çıkarılmasında alacaklıya yüklenecek bir kusur bulunmadığından, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin şikayetçi aleyhine hükmedilmesini istemiştir. III....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/12/2019 NUMARASI : 2019/545 ESAS - 2019/914 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İstanbul 35. İcra Müdürlüğü'nün 2018/36338 Esas sayılı dosyası ile yapılan takipte ödeme emrinin müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin 24/07/2019 tarihinde takipten haberdar olduğunu ileri sürerek ödeme emrinin iptaline, tebliğ tarihinin 24/07/2019 olarak düzeltilmesine, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 26/03/2015 NUMARASI : 2015/109-2015/140 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile yapılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayetinde bulunmuş, mahkemece, ödeme emrinin usule uygun tebliğ edildiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2523 KARAR NO : 2022/837 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HATAY İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/10/2020 NUMARASI : 2020/276 ESAS 2020/565 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Hatay İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08/10/2020 tarih 2020/276 esas 2020/565 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı T1 dava dilekçesinde özetle; Hatay İcra Müdürlüğünün 2019/33921 esas sayılı dosyasıyla hakkında takip yapıldığını işlem yapmak için 13/07/2020 tarihinde Antakya Tapu Müdürlüğü'ne gittiğinde öğrendiğini, kendisine gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini belirterek ödeme emri ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2010/24690 Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibine gidildiği, davacı vekilinin 05/03/2021 tarihli şikayet dilekçesi ile ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini söyleyerek tebliğ tarihinin 26/02/2021 olarak düzeltilmesi için şikayette bulunduğu, takibe konu icra dosyasının incelenmesinde davacının nüfusta kayıtlı adresine çıkartılan tebligatın adresten taşındığından bahisle bila tebliğ dönmesi üzerine icra müdürlüğünce yapılan sorgulama sonucu nüfus müdürlüğüne kayıtlı adresine ödeme emrinin TK 35.maddeye göre 29/12/2010 tarihinde tebliğ edildiği, yine icra dosyasının incelenmesinde davacı takip borçlusuna 18/04/2011 tarihinde 103 davetiyesinin tebliğ edildiği görülmüştür....
nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi: 2- Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu icra mahkemesine başvurusunda; hakkında yapılan takibe ilişkin ödeme emrinin, aynı konutta yaşamayan kızına tebliğ edildiğini ve bu tebligatın usulsüz olduğunu, tebligattan 21.08.2015 tarihinde haberdar olduğunu,ödeme emri tebliğinin 21.08.2015 tarihi olarak kabul edilmesini ileri sürüp, 24.08.2015 tarihinde borca ve imzaya itiraz ederek takibin iptalini, taşınmaz üzerinde ve icra dosyada başka hacizler varsa kaldırımasını talep etmiştir....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Bu durumda, takip dosyasında icra emrinin asile tebliğe çıkartılması işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işleminin eksikliği sözkonusu olur....
Davacıların, tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. Somut olayda davacılara, 07/05/2018 tarihinde de ödeme emri tebliğ edildiği, bu tebliğin usulsüzlüğünün şikayet konusu edilmediği, dolayısıyla şikayet süresinin bu tarihten itibaren başladığı, ancak usulsüz tebligat şikayeti 05/12/2019 tarihinde yapılmış olup, şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur. HMK'nın 355. maddesinde "inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" düzenlemesine yer verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, tebliğ işleminin 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve 10. maddeleri hükümlerine uygun yapılmamış olmakla usulsüz olduğu , adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından çekin hamiline düzenlendiğinin kabulü gerektiği , davacının takip konusu çeklerin çek vasfı ve ciro silsilesi bozukluğuna yönelik itirazlarının da kabul görmediği, adi ortaklığın borçlu olarak gösterilmediği ve ödeme emrinin adi ortaklığa tebliğ edilmediği ,C1 8665269 seri numaralı çek üzerine tatbik edilen parefe imzanın T1'ın el ürünü imzası olduğu, imzanın T1 tarafından tatbik edildiğinin tespit edildiği belirtilerek, usulsüz tebligata ilişkin şikayet açısından davanın kabulü ile Adana 2.İcra Müdürlüğünün 2016/16232 esas sayılı takip dosyasından davacıya gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihinin 13/03/2017 olarak düzeltilmesine, davacının diğer borca itirazlarının ise ayrı ayrı reddine, karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesi kararında özetle; Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde ödeme emrinin davacıya 06.08.2021 tarihinde tebliği üzerine davacının vekili aracılığı ile 14/10/2021 tarihinde mahkememize başvurarak tebligatın usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emrinin İİK'nun 58. Maddesine aykırı olarak hazırlandığını, usulsüz tebliğ işleminden 12.10.2021 tarihinde haberdar olduklarını iddia ederek iddia ettiği ve hacizlerin kaldırılması gerektiğini iddia ettiği anlaşılmıştır. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının ve İİK'nun 58. Maddesine aykırı davranıldığına ilişkin iddianın yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin ve İİK'nun 58. Maddesine aykırı işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....