Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece mahkemesince, Davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile, Tebligat Kanunun 32. Maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinin 10/07/2019 olarak düzeltilmesine, Usulsüz tebligata dayalı olarak icra emri kesinleşmeden yapılan icra işlemlerinin iptaline, bu kapsamda 05/04/2016 tarihli 02/08/2018 tarihli tutanaklar ile konulan hacizlerin kaldırılmasına, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davalı alacaklı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş, gerekli istinaf harçları yatırılmıştır. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; şikayetin süresinde yapılmadığını, zira borçlunun yine cezaevinde olduğu dönemde İİK. 'nun 54....

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, "usulsüz tebligata ilişkin şikayet yerinde görülmediğinden reddine, takip yoluna göre her türlü itirazın icra müdürlüğünde yapılması gerektiğinden bu yöne ilişkin talep ve davanın reddine" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki hususları tekrar etmiş ilaveten mahkeme kararında davaya konu tebligatın yapıldığı tarihlerin doğru olarak yazılmadığını, bu durumun mahkemece mazbatalar incelenmeden karar verildiğini gösterdiğini, ayrıca tebligat üzerinde TK'nın 21/2 maddesine göre tebligat yapılması talebini içerir şerh bulunmamasına rağmen mahkemece bu şerhin bulunduğunun kabul edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ve takibin usulsüz tebligat ile kesinleştiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, usulsüz tebligat şikayetine ve borca itiraza ilişkindir. Muğla 2....

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; davacının usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; usulsüz tebliğe ilişkin açık taleplerine rağmen şikayet yasa yolu başvurusunu ve davayı reddeden yerel mahkemenin, delillerin takdirinde hataya düştüğünü, yerel mahkemenin 15 Mart 2022 günlü kararının istinaf yasa yolu ile esastan incelemesine ve kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; genel haciz yolu ile usulsüz tebligat şikayetidir. Sakarya 3....

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça müvekkili aleyhine Bayramiç İcra Müdürlüğünün 2021/148 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlattıklarını, müvekkiline bu dosyadan gönderilen ödeme emrine ilişkin tebligatın Tebligat Kanunu hükümlerine aykırı şekilde yapıldığını, müvekkilin orada bulunmadığı hususunun tespit edilmeden doğrudan çalışan olduğu iddia edilen Nur Yağmur Gürer'e tebligat yapılmasının Tebligat Kanunu hükümlerine aykırı olduğunu, tebligatı alan kişinin müvekkilinin çalışanı da olmadığını, mahkemece karar verilinceye kadar takibin durdurulması konusunda tedbir kararı verilmesine, Bayramiç İcra Müdürlüğünün 2021/148 Esas sayılı dosyasından müvekkile gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayetlerinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin müvekkilin usulsüz tebligata muttali olma tarihi olan 24/06/2021 tarihi olarak düzeltilmesine, HMK 323/ç maddesi uyarınca noterlik makbuzunda belirtilen vekaletname düzenlenmesine ilişkin...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda, sair fesih nedenleri yanında, satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek ihalenin feshini istediği, mahkemece şikayetin reddine ve borçlu aleyhine para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine göre; ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/1144 E. - 2019/947 K. sayılı dosyası üzerinden icra emrinin ve kıymet takdir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayette bulunduğu, şikayet sonucunda icra emri ve kıymet takdir raporunun tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 13.06.2019 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiği, borçlunun iş bu şikayet davasında ihalenin feshi şikayetinde bulunan vekil ile temsil edildiği, anılan mahkemenin 10.07.2019 tarihli kararının takip dosyasında mevcut olduğu, alacaklının hem şikayet dosyasında, hem de icra takip dosyasında aynı vekille temsil edildiği ve borçlunun vekille temsil edildiğinden haberdar olduğu, borçlu vekilinin azledildiğine veya istifa ettiğine dair takip dosyası içerisinde herhangi bir kayıt bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, satış ilanının, usulsüz tebligat şikayetinde borçluyu temsil eden vekile tebliği gerekir....

    Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK. nun 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....

      İcra Dairesi'nin 2020/11774 Esas sayılı dosyası kapsamında 95 barkod nolu tebliğ mazbatası ile müvekkiline tebliğe çıkarılan ödeme emri 23.07.2020 tarihinde muhatara tebliğ olduğunu, anılan tebligatın usulsüz olduğunu tebligatın ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini, tebligatın içeriği ile takibin içeriğinin birbirine uymadığını, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde çıkarılan tebligatın usulsüz şekilde muhtara tebliğ olunması Tebligat Kanunu 21/2 , 23/1- 8 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2 maddelerine aykırı olduğunu, anılan nedenlerle ödeme emrinin iptaline ve dosya kapsamında müvekkilinin taşınır ve taşınmaz malları üzerine konulan hacizlerin fekkine ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....

      Borçlunun ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. Somut olayda, davacı borçlu şikayet konusu işlemi 22/10/2020 tarihinde öğrendiğini bildirmiş olup, icra dosyasından da bu tarihten önce öğrenildiğine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, 23/10/2020 tarihinde borca itiraz dilekçesi verildiği anlaşılmakla, dava yasal süresindedir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır....

      Borçlular vekili, şikayet dilekçesinde müvekkilinin takipten 10/02/2020 tarihinde haberdar olduklarını beyan etmiştir. Buna göre ıttıla tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresi içerisinde dava açması gerekirken, yasal süre geçirildikten sonra 18/02/2020 tarihinde mahkememize başvurulduğu anlaşılmakla, şikayetin süreden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "Şikayetin süresinde açılmamış olması nedeniyle REDDİNE" şeklinde karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilleri adına 103 davetiyesi gönderildiğini ve Türkçe bilmeyen eş Ricardo ve beyin sıvısı ile ilgili bir ameliyat geçirmiş olan müvekkil Perihan'ın ancak durumdan ve icra dosyasından kendisinin açıklama yapmasıyla haberdar olduklarını, gecikmiş itiraz ve usulsüz tebligata ilişkin olarak Erzincan 1....

      UYAP Entegrasyonu